55. Ulusal Yarışma’da ödüller sahiplerini buldu!
55. Ulusal Yarışma , Harbiye’deki eski Kervansaray Gazinosu’nda açılan Cahide Müzikhol’de gerçekleştirilen ödül töreniyle sona erdi.
Uluslararası Antalya Film Festivali’nin “Ulusal Yarışma” bölümünü iptal etmesinin ardından, sektörün geleceğine dair endişe duyan bir grup sinemacının umutla yola çıkarak düzenlediği Ulusal Yarışma bu yıl ikinci kez gerçekleştirildi. Dayanışmayla, neşeyle, umutla, cesaretle düzenlenen etkinlikler ve gösterimlerle dolu üç günün ardından 55. Ulusal Yarışma , Harbiye’deki eski Kervansaray Gazinosu’nda açılan Cahide Müzikhol’de gerçekleştirilen ödül töreniyle sona erdi. Gecenin kazananları En İyi Film - Yol Kenarı (Tayfun Pirselimoğlu, Vildan Erşen); En İyi Yönetmen - Mehmet Ali Konar (Renksiz Rüya); En İyi Senaryo - Çağla Zencirci, Ramata Sy, Guillaume Giovanetti (Sibel); En İyi Kadın Oyuncu - Damla Sönmez (Sibel); En İyi Erkek Oyuncu - Tansu Biçer (Yol Kenarı); Siyad En İyi Film - Parçalar (Rojda Akbayır) oldu.
Emek Ödülü Kocataş’a
Korhan Abay’ın sunduğu gece, etkileyici Cahide Şov’un ardından duru ve etkileyici performansıyla Göksel’in mini konseriyle başladı. Gecede Ulusal Yarışma’ya destek mesajları öne çıktı. Abay geceye teşekkür konuşmasıyla başladı ve törenin gerçekleştirilmesini sağlayan Cahide Müzikhol ekibine ve İzzet Çapa’ya özel teşekkürleri iletti. Kapanış töreninde, Türkiye sinemasını var eden farklı nesillerden sanatçılar, ulusal yarışmanın Antalya’ya geri dönmesi için çağrı yaptılar. Gecenin ilk ödülü olan Sinema Emek Ödülü, Onur Saylak tarafından dublör Burhan Kocataş’a takdim edildi. Kocataş konuşmasında şunları söyledi: “40 yıldır filmlerin görünmeyen kahramanıyız biz. Hâlâ da yapıyoruz bunu. Bu ödülü layık gördüğünüz için çok teşekkür ederiz.”
100’ler kulübü...
Ödül töreninde Yeşilçam’da yüzler kulübüne giren “görünmez kahramanlar” teşekkür plaketiyle onurlandırıldı. Yüzden fazla film çekerek Yeşilçam’ın 100’ler kulübüne giren Aram Gülyüz; Atıf Yılmaz, Çetin İnanç, Nejat Saydam; Oğuz Gözen; Orhan Elmas, Osman Fahir Seden, Semih Evin, Sırrı Gültekin, Ülkü Erakalın, Yavuz Figenli ve Yücel Uçanoğlu’na ve yakınlarına plaketleri takdim edildi. Uçanoğlu, plaketini alırken “160 film çektim, giderayak bir ödül daha aldığım için çok mutluyum” sözlerini kullandı. Atıf Yılmaz adına plaketi alan Deniz Türkali duygularını, “Yüz filmin büyük kısmında birlikteydik. Her filmde, sanki hiç film çekmemiş gibi sıfırdan başlaması beni en çok heyecanlandıran şeylerden biri oldu. Sinemayı seven tüm dostları kucaklıyorum” sözleriyle ifade etti. Osman Fahir Seden adına ödülü alan oğlu Kemal Seden, “Sadece benim değil, sektörün de babasıydı” dedi.
Algan’a Onur Ödülü
Nazan Kesal, usta sanatçı Ayla Algan’a Onur Ödülü’nü takdim etti. Algan, ödülü alırken “Antalya Festivali’ne kamyonlarca insan taşıdılar bizi engellemeleri için ve filmi (“Karanlıkta Uyananlar”) oynatmadılar. Siz bunu görmediniz, biz pisliğini yaşadık. Sinemalara bombalar koydular. Sinemalar filmi oynatmaya korktular. Bu sloganı (Neyimiz var kaybedecek?) aldığınız için çok teşekkür ediyorum, o Beklan’ın (Algan) koyduğu bir sahneydi. Bizim figüranlarımız sendikacılardı, DİSK sendikasıydı. İyi ki varlar” dedi.
En İyi Kadın Oyuncu ödülünü sunmak üzere sahneye çıkan İştar Gökseven, “Seneye inşallah Antalya’dayız!” diyerek konuşmasına başladı. “Sibel” filmiyle ödülü kazanan Damla Sönmez teşekkür konuşmasında şunları söyledi: “Çok güzelsiniz, çok güzeliz. Umuyorum ben, ‘sen’ bittiğinde, tekrar ‘biz’ olduğumuzda, elbet o şehre döndüğümüzde, çocuklarımıza anlatacağımız çok güzel, pırıl pırıl bir pes etmeme hikâyemiz var artık. Bu hikâyenin parçası olduğum için çok mutluyum.”
Türkiye sinemasının efsane ismi Kadir İnanır, En İyi Film ödülünü sunmak üzere sahneye çıktı. “Yol Kenarı” filmiyle ödülü kazanan Tayfun Pirselimoğlu şunları söyledi: “Çok gururlu, mutlu ve sevinçliyim. Özellikle böyle bir yarışmanın parçası olmak çok heyecan verici, jüriye teşekkür ediyorum. Hepimizin teşekkür etmesi gereken birisi var, en soluksuz kaldığı anda bize nefes alacak bir delik açan Kaan Müjdeci’ye teşekkür ediyorum.
Yönetmenlere destek müjdesi
Kaan Müjdeci, törenin sonunda, önümüzdeki yıldan itibaren ikinci ya da üçüncü filmini çekecek yönetmenlere destek sağlanacağını açıkladı. Müjdeci, “Biz aslında ‘destek’ olmuyoruz. Bir filmin içinde var oluyoruz. Bu festivali bir sürü arkadaşımla yaptık, hiçbiri destek olmadı, hepsi içinde var oldular. Buradaki coşkuyu, yönetmenlerin ikinci veya üçüncü filmini destekleyen bir fona dönüştürelim dedik. Bergüzar Korel, Onur Saylak, Özge Özpirinçci, Onur Ünlü, Zerrin Tekindor, Şebnem Bozoklu, benim ve diğer sinemacıların da katkılarıyla toplam bir milyon liralık bir fon oluşturmayı ve beş filmin içinde var olmayı amaçlıyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.
Emek Ödülü Kocataş’a
Korhan Abay’ın sunduğu gece, etkileyici Cahide Şov’un ardından duru ve etkileyici performansıyla Göksel’in mini konseriyle başladı. Gecede Ulusal Yarışma’ya destek mesajları öne çıktı. Abay geceye teşekkür konuşmasıyla başladı ve törenin gerçekleştirilmesini sağlayan Cahide Müzikhol ekibine ve İzzet Çapa’ya özel teşekkürleri iletti. Kapanış töreninde, Türkiye sinemasını var eden farklı nesillerden sanatçılar, ulusal yarışmanın Antalya’ya geri dönmesi için çağrı yaptılar. Gecenin ilk ödülü olan Sinema Emek Ödülü, Onur Saylak tarafından dublör Burhan Kocataş’a takdim edildi. Kocataş konuşmasında şunları söyledi: “40 yıldır filmlerin görünmeyen kahramanıyız biz. Hâlâ da yapıyoruz bunu. Bu ödülü layık gördüğünüz için çok teşekkür ederiz.”
100’ler kulübü...
Ödül töreninde Yeşilçam’da yüzler kulübüne giren “görünmez kahramanlar” teşekkür plaketiyle onurlandırıldı. Yüzden fazla film çekerek Yeşilçam’ın 100’ler kulübüne giren Aram Gülyüz; Atıf Yılmaz, Çetin İnanç, Nejat Saydam; Oğuz Gözen; Orhan Elmas, Osman Fahir Seden, Semih Evin, Sırrı Gültekin, Ülkü Erakalın, Yavuz Figenli ve Yücel Uçanoğlu’na ve yakınlarına plaketleri takdim edildi. Uçanoğlu, plaketini alırken “160 film çektim, giderayak bir ödül daha aldığım için çok mutluyum” sözlerini kullandı. Atıf Yılmaz adına plaketi alan Deniz Türkali duygularını, “Yüz filmin büyük kısmında birlikteydik. Her filmde, sanki hiç film çekmemiş gibi sıfırdan başlaması beni en çok heyecanlandıran şeylerden biri oldu. Sinemayı seven tüm dostları kucaklıyorum” sözleriyle ifade etti. Osman Fahir Seden adına ödülü alan oğlu Kemal Seden, “Sadece benim değil, sektörün de babasıydı” dedi.
Algan’a Onur Ödülü
Nazan Kesal, usta sanatçı Ayla Algan’a Onur Ödülü’nü takdim etti. Algan, ödülü alırken “Antalya Festivali’ne kamyonlarca insan taşıdılar bizi engellemeleri için ve filmi (“Karanlıkta Uyananlar”) oynatmadılar. Siz bunu görmediniz, biz pisliğini yaşadık. Sinemalara bombalar koydular. Sinemalar filmi oynatmaya korktular. Bu sloganı (Neyimiz var kaybedecek?) aldığınız için çok teşekkür ediyorum, o Beklan’ın (Algan) koyduğu bir sahneydi. Bizim figüranlarımız sendikacılardı, DİSK sendikasıydı. İyi ki varlar” dedi.
En İyi Kadın Oyuncu ödülünü sunmak üzere sahneye çıkan İştar Gökseven, “Seneye inşallah Antalya’dayız!” diyerek konuşmasına başladı. “Sibel” filmiyle ödülü kazanan Damla Sönmez teşekkür konuşmasında şunları söyledi: “Çok güzelsiniz, çok güzeliz. Umuyorum ben, ‘sen’ bittiğinde, tekrar ‘biz’ olduğumuzda, elbet o şehre döndüğümüzde, çocuklarımıza anlatacağımız çok güzel, pırıl pırıl bir pes etmeme hikâyemiz var artık. Bu hikâyenin parçası olduğum için çok mutluyum.”
Türkiye sinemasının efsane ismi Kadir İnanır, En İyi Film ödülünü sunmak üzere sahneye çıktı. “Yol Kenarı” filmiyle ödülü kazanan Tayfun Pirselimoğlu şunları söyledi: “Çok gururlu, mutlu ve sevinçliyim. Özellikle böyle bir yarışmanın parçası olmak çok heyecan verici, jüriye teşekkür ediyorum. Hepimizin teşekkür etmesi gereken birisi var, en soluksuz kaldığı anda bize nefes alacak bir delik açan Kaan Müjdeci’ye teşekkür ediyorum.
Yönetmenlere destek müjdesi
Kaan Müjdeci, törenin sonunda, önümüzdeki yıldan itibaren ikinci ya da üçüncü filmini çekecek yönetmenlere destek sağlanacağını açıkladı. Müjdeci, “Biz aslında ‘destek’ olmuyoruz. Bir filmin içinde var oluyoruz. Bu festivali bir sürü arkadaşımla yaptık, hiçbiri destek olmadı, hepsi içinde var oldular. Buradaki coşkuyu, yönetmenlerin ikinci veya üçüncü filmini destekleyen bir fona dönüştürelim dedik. Bergüzar Korel, Onur Saylak, Özge Özpirinçci, Onur Ünlü, Zerrin Tekindor, Şebnem Bozoklu, benim ve diğer sinemacıların da katkılarıyla toplam bir milyon liralık bir fon oluşturmayı ve beş filmin içinde var olmayı amaçlıyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.