"34 YILLIK GAZETECİYİM BÖYLESİNİ YAŞAMADIM"!..AKŞAM YAZARI HALİT KAKINÇ NEDEN BÖYLE SÖYLEDİ?..

Akşam gazetesi yazarı Halit Kakınç 34 yıllık gazetecilik hayatı boyunca böyle bir şey görmedi.Mailler yağdı Akşam yazarına, Akşam yazarı da bu mailleriderleme yapmaya karar verdi!...İşte Halit Kakınç'ın bugünkü yazısı...

Halkın Sesi

- Pazar günkü makalem ve ATV´deki yorumlarım, inanılmaz bir ilgi gördü. Mailler yağdı. 34 yıllık gazeteciyim. Böylesini yaşamadım.

Bu maillerden bir derleme yapacağım. İsim açıklamayacağım. Sarıkamış´ın zafer değil hezimet olduğunu, bu toplum ancak 8 yıl sonra öğrendi. Bu sefer aynısı olmayacak:

"Artık Yeter yazınız ve TV´de `Oğlumu böyle bir durumda askere göndermek istemem, ama ben savaş olsa canımı veririm´ diyerek yaptığınız cesur konuşmanız için teşekkür etmek istedim.

Varsınlar vatan haini desinler, vatan sevgisini kendilerine maske edinenler asıl bu güzel vatanın hainleri...

Sizden istediğim, bildiğinizi, duyduğunuzu bizlerle Türk Halkı´yla paylaşın.. Bizleri uyandırın, biz de arkanızdan gelelim..."

"Ben Güneydoğu´da iç güvenlik harekâtına katılan bir astsubayım. Askeri yaşantımda hissettiklerimi mükemmelce ifade ettiniz.

Keşke Kuzey Irak harekâtına fiilen katılan tim veya komutan statüsünde bir dostunuz olsaydı da size harekâtın ne kadar başarısız olduğunu anlatsa da Türk Milleti´ni de uyandırsanız.

3 günlük takviyeli kumanya ile 10 gün harekat yapıldığını ve ikmalin gerçekleşmediğini düşünebilir misiniz? Sizce kamplara girildi mi? Nerede fotoğraflar?"

"KRAL ÇIPLAK"

"İçimizden geçenleri söylediğiniz için çok teşekkür ediyorum. Yeterince şehit verdik, tek tek hepimiz de şehit oluruz bu topraklar, bayrağımız için. Ama nereden beslendiği belli olmayan ve 25 yıldır bize çektiren bir avuç çapulcu dağ faresi için bu vatanın gencecik evlatlarına yazık olmakta...."

"Kaleminizden ve yüreğinizden dolayı kutluyorum. Aklı başında olanların düşünüp de dillendirmediği bir yara asker konusu. Subaylar garnizonda! Astsubay ve uzatmalarla asteğmenler kırsalda..."

"Şehit olan 15 askerimiz karakolda ölüme atılmışlardır. Karakol diye kurulmuş en âdi köy evlerinden bile daha basit olan, tuğladan ya da ona benzer malzemelerden yapılmış bu rezil yerin hesabı başta genelkurmay başkanı olmak üzere ilgili bütün ordu ve hükümet mensuplarına sorulmalıdır.

Şehit aileleri ise artık Vatan Sağolsun demekten vazgeçip, ölüme terk edilen, ölüme atılan çocuklarının hesaplarını mahkemelerde yetkililere sormalılar."

"Sizi açıkça kral çıplak dediğiniz için takdir ediyorum.Bütün bu olayların üzerine gidilmediği, sorumluları açığa çıkarılarak gerekli yasal işlem yapılmadığı için bu tür acı olaylar daha devam edecektir. Yetkililer hesap vereceğine hesabı sorulacak, kanı yerde kalmayacak gibi laflarla milletimiz oyalanacak ve bu tür olaylar unutturulacaktır.

"SESSİZ YIĞINLAR"

Savaşan timlerin başında hep bir astsubay var. Üstsubaylar törenlerde ve düğünlerde boy gösterirlerler. Bu kadar zayiatın üzerine yılbaşında bir de eğlence tertip ederler. Bu olayların hesabı hep arazide savaşan, yağmur ve kar altında ailelerinden uzakta çalışan şehit olan ve yaralı kalanlardan sorulur, hatalar şehitlere yıkılır gider."

"Sessiz yığınların sesi oldunuz. Birileri sesini çıkarmadıkça, bu iş bir çok insanın kesesini doldurmaya devam edecek... Adamlar yıllardır savaşıyor bizim 20 yaşında babasının tokat vurmadığı çocuklar karşı koyuyor. Söylenecek çooook şey var ama..."

"Birilerini vatan haini ilan edeceklerse, beni de bunların arasına koyabilirler. Artık TSK´nın dokunulmazlığı yetti. Askerî, hukukî veya maddî herhangi bir konuda hesap sorulamamazlığı yetti. 15 şehit var ama karakolda subay yok. Çünkü bu ülke