21. Avrasya Ekonomi Zirvesi

- Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Suver:- “Daha fazla hayal gücü, özgür düşünce ve esnek çalışma hayatı ile şeffaflığı esas olarak belirleyen sistemlerin ayakta kalacağı bir dünyaya doğru gidiyoruz. Bir başka deyişle, teknolojiyi ıskalayan her yapı tarihe karışacak. Nice meslek, nice iş sahası...

İSTANBUL (AA) - Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Akkan Suver, “Daha fazla hayal gücü, özgür düşünce ve esnek çalışma hayatı ile şeffaflığı esas olarak belirleyen sistemlerin ayakta kalacağı bir dünyaya doğru gidiyoruz. Bir başka deyişle, teknolojiyi ıskalayan her yapı tarihe karışacak. Nice meslek, nice iş sahası yok olacak. Teknoloji bu yok oluşun mimarı olarak geleceğin sahnesinde yerini almış bulunmaktadır.” dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin katılımıyla Marmara Grubu Vakfı tarafından düzenlenen 21. Avrasya Ekonomi Zirvesi başladı.

Zirvenin açılışında konuşan Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Suver, büyük bir dikkat ve özenle 21 yıldır sivil toplum kimlikleriyle aralıksız olarak gerçekleştirdikleri Avrasya Ekonomi Zirvelerinin bir yenisini açmanın engin mutluluğu içinde olduklarını ifade etti.

Suver, Avrasya Ekonomi zirvelerinin bugün bir gelenek halinde dünden bugüne intikal eden mütevazi bir barış ve diyalog birlikteliği olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Geçen zirveden sonra Arnavutluk devleti büyük bir jest göstererek Cumhurbaşkanı Bujar Nishani eliyle Arnavutluk devletinin yüksek liyakat madalyasını verdi. Geçen ay da Romanya majesteleri Margareta tarafından tarafıma Romanya Kraliyet Madalyası sunuldu. Ben ve arkadaşlarım Balkanlar'da ortaya koyduğumuz mütevazi çalışmalarımızı taçlandıran Romanya Kraliyet ailesine ve Romen milletine minnettarız. Bunlar Marmara Grubu Vakfı'nda ve Avrasya Ekonomi Zirvelerinde ortaya koyduğumuz mütevazi çalışmalarımıza gösterilen büyük ilginin şerefli tezahürleri, karşılıklarıdır. Romanya Kraliyet Madalyası'nı Afrin'de şehit düşen kahraman askerlerimize armağan ettim. Bu gururu ve şerefi onlara adamanın huzuru içindeyim.”

Teknolojinin başını alıp gittiğini, siyasetin ise her geçen gün biraz daha aşağılara çekildiğini aktaran Suver, “Daha fazla hayal gücü, özgür düşünce ve esnek çalışma hayatı ile şeffaflığı esas olarak belirleyen sistemlerin ayakta kalacağı bir dünyaya doğru gidiyoruz. Bir başka deyişle, teknolojiyi ıskalayan her yapı tarihe karışacak. Nice meslek, nice iş sahası yok olacak. Teknoloji bu yok oluşun mimarı olarak geleceğin sahnesinde yerini almış bulunmaktadır.” diye konuştu.

Araştırmalara göre yapay zeka, robotik, nanoteknoloji ve diğer sosyoekonomik faktörlerin insan işçilerine olan ihtiyacın yerini alması nedeniyle 2 yıl içerisinde 5 milyon iş kaybının beklendiğini kaydeden Suver, sözlerine şöyle devam etti:

“Buna karşılık aynı teknolojik gelişmelerin aynı zamanda 2,1 milyon yeni iş alanı yaratması beklenmektedir. Ne var ki işini kaybeden esnaf ve büro çalışanları, yeni yaratılan rollerle rekabet etmek için becerilere sahip olmayabilirler. Dolayısıyla yakında sadece sahip olduğumuz beceriler kadar iyi olabileceğiz. Bunun için de beceri eğitimi odaklı çalışmalara devam etmeliyiz. Öte yandan, dünyamız fiziksel bir topluluktan dijital bir topluluğa geçiş arifesindedir. Dijital bir toplum hızla ortaya çıkmakta ve fiziksel ve de sanal dünyaları harmanlamaktandır. Bu geçiş iş modellerini, çalıştığımız alanları yaşadığımız ve etkileşim kurduğumuz her şeyi beraberinde etkileyecektir. Dijital ve fiziksel dünyalarımız giderek birbirine yaklaşırken, teknoloji her geçen gün kimliğimizin bir parçası haline gelmektedir. Bu yıl tertipleyeceğimiz bu zirvede bu konuyu devlet adamları, akademisyenler, dini liderler ve gençlerle tartışmaya açacağız.”

Bu zirvede “Dijital Dönüşümün Toplumsal Eşitlik Kültürüne Etkileri” konulu bir paralel oturumun da gerçekleştirileceğine işaret eden Suver, yurt dışından ve yurt içinden katılacak olan "Ezber Bozan Kadınlar" oturumunda teknoloji, akademi, siyaset, moda, sanat, medya, sivil toplum dünyasından uzman ve liderlerin konuşmacı olarak yer alacağını bildirdi.

Suver, yıllar önce "Gelecek Avrasya'dır" dediğini anımsatarak, “Evet geleceğimiz Avrasya'dadır. Ancak bu gelecek Batı ile şekillenerek Batı değerleriyle birlikte o coğrafyaya intikal ettiğinde bunun bir kıymeti olacaktır. Avrasya'nın varlığı, 'Bir Yol, Bir Kuşak' projesiyle veyahut da tarihi ismiyle İpek Yolu Projesi’nin hayata geçirilmesiyle şekillendiğinde burada oluşacak sinerji AB'nin gücü ve potansiyeli çerçevesinde olacaktır. Ancak bu potansiyele ulaşılmasının ilk ve olmazsa olmaz şartı Batı değerleridir. Yani hukukun üstünlüğü, şeffaflık ve küreselleşmenin sınırsızlığıdır.” şeklinde konuştu.

Bugün burada oluşan yüksek topluluğun Türkiye’nin tanıtımı açısından önemli bir buluşma merkezi olduğunu vurgulayan Suver, şunları kaydetti:

“Zira başımızda bulunan terör belasıyla uğraşmamızı, yabancı ülkeler, ülkemize karşı haksız ve yersiz değerlendirmektedirler. Bunun doğru gerekçeleriyle yabancı konuklara anlatılması konusunun önemi üzerinde duruyorum. 21. Avrasya Ekonomi Zirvesi'ni bugünün şartları içinde bir fırsat olarak telakki ediyorum. Zira Türkiye'mizin teröre karşı ortaya koyduğu haklı mücadelesini, vizyonunu ve sahip bulunduğu yüksek değerleri anlatma açısından 21. Avrasya Ekonomi Zirvesi'ni uygun bir platform olarak görmekteyim. Tanıtımın önemine ve gerekliliğine inanan biri olarak belirtmek isterim ki meselenizi anlatmak, izah etmek en az haklı oluşunuz kadar önemlidir. Dolayısıyla bizim oluşturduğumuz etkinlikler gibi platformlar, bir fırsattır. Bu fırsatı, 21. Avrasya Ekonomi Zirvesi'nde değerlendirelim.”

Suver, zirveye katılacak cumhurbaşkanları, başbakanlar, bakanlar, milletvekilleri, akademisyenler, iş insanları, gençler ve dini önderlerin konuşmalar yapacağını aktardı.

Konuşmaların ardından Marmara Grubu Vakfı tarafından 10 yılını idrak eden üyelere onur madalyası verildi.

40 ülkenin önde gelen temsilcilerinin katıldığı 21. Avrasya Ekonomi Zirvesi çeşitli oturumların ardından yarın sona erecek.