10 ARALIK 2009!..BU TARİHİ NOT EDİN!..10 DAKİKADA SİTEDEN BİR HABER NASIL UÇURULUR DİKKATLE OKUYUN!..

Bugün saat tam 11:32´de bir medya sitesi öyle bir iddialı haber girdi ki, okuyanlar neler oluyor diye "heyecanla" hemen habere tıkladı.

Bakın haberde ne diyordu:

"Bugün 10 Aralık 2009! Bu tarihi not edin... Medyatava şimdiden uyarıyor, bu tarih Türk medyasının dönüm noktalarından biri olacak. Medyada hem olanı hem de olacakları bilen Medyatava, Hürriyet'te bugün tarihi bir gün yaşanacağını şimdiden duyuruyor..."

Sonra da yine büyük bir iddiayla haber şöyle devam ediyordu:

"Bugün Hürriyet gazetesi için büyük gün.... Üst düzey yönetimde değişikliklerin yaşanacağını Medyatava herkesten önce duruyor. Şu anda Ertuğrul Özkök, Aydın Doğan'la toplantıda... Aydın Doğan'ın odasında gerçekleşen toplantı yaklaşık 1 saat önce başladı... Bu toplantıdan Türk medya tarihinin dönüm noktası olacak bir karar çıkabilir.

Hürriyet binasında ve yazı işlerinde meraklı bir bekleyiş hakim şu anda... Kritik toplantıdan ne karar çıkacak, Hürriyet'te neler yaşanacak Medyatava gün boyu dakika dakika bildirecek... Bizi izlemeye devam edin..."

Bir de bakın bu "bomba" ve "yılın haberi" için nasıl not düşüldü:

"ÖNEMLİ NOT: Medyatava'nın bu haberinden sonra bütün internet sitelerinde konuyla ilgili çeşitli haberler çıkacak, deyim yerindeyse sallayıp tutturmaya çalışacaklar. Ancak her zaman olduğu gibi dakika dakika en doğru bilgi yine gün boyu Medyatava'da olacak. Unutmayın Medyatava yazmadıysa doğru değildir."

Peki ne oldu dersiniz? Bu haberin başına bir iş geldi! Bu tarihi iyi not edin denilen 10 Aralık´ta, haber o siteden 10 dakikada uçuverdi.

Peki bir haber neden yayından kaldırılır? Hadi şıkları sıralayalım:

1- Haber yalandır geri çekersiniz.

2- Birileri size hesap sorar, fırça çeker. Siz de haberi anında uçurursunuz.

Peki haber yalan mıydı? MEDYARADAR´ın araştırmasına göre yalan değildi. Ama o site konuyu abartmıştı, o kadar...

Peki gelelim ikinci şıkka. O sitenin sahipleri ki birisi de Kelebek yazarı Cengiz Semercioğlu olup maaş aldıkları kurumla ilgili haber yapmışlardı aslında. Sonra ne oldu, patron kulak çekti. "Ne yapıyorsunuz siz kardeşim?" diye hesap sordu.

MEDYARADAR bir kez daha altını çizme gereği hissediyor: Bağımsız ve bağlantısız olmayanın gazetecilik iddiası da olamaz.

Bağımsız ve bağlantısız olmayınca da ne olur? Girdiğiniz haberleri sık sık yayından çekmek zorunda kalırsınız. Yanlı habercilik yaparsınız. Hesap verdiğiniz patronlarınızı memnun etme telaşı sizin "motivasyonunuz" olur, gazetecilik ölür!

Yine her zamanki gibi bir habercilik skandalına daha imza atarsınız. Böyle olunca da ne olur? Güvenilirlik ve saygınlık tarumar!..

O yüzden yine eskilerin bir sözüyle yazımıza son verelim:

"Büyük lokma ye, büyük konuşma".

MEDYARADAR