'Allah' sözcüğünün mecaz anlamı TDK'dan çıkartıldı
"Allah" sözcüğünün gerçek anlamının dışında, mecaz anlamıyla ve küçük harfle başlayacak şekilde çoğul olarak gösterilen yazım kuralının kaldırılması için dava açıldı. Ankara 12. İdare Mahkemesi, başvuruyu haklı buldu. Karar, istinaf kararıyla kesinleşti ve TDK, "Allah" sözcüğünün mecaz anlamını ve örneklerini sildi.
Türk Dil Kurumu sözlüğünde yer alan “Allah” sözcüğü dava konusu oldu. “Allah” sözcüğünün gerçek anlamının dışında, mecaz anlamıyla ve küçük harfle başlayacak şekilde çoğul olarak gösterilen yazım kuralının ve örnek cümlelerin “tdk.gov.tr” ve “sozluk.gov.tr” adlı internet sitelerinden kaldırılması talebiyle dava açıldı.
İLK OLARAK TDK'YA BAŞVURDU
Habertürk’ten Yasemin Güneri’nin haberine göre; Davacı S.Y. "tdk.gov.tr", "sozluk.gov.tr" adlı internet siteleri ile Türk Dil Kurumu yazım kılavuzu ve Güncel Türkçe sözlükte yer alan "Allah" sözcüğünün gerçek anlamının dışında, mecaz anlamıyla ve küçük harfle başlayacak şekilde çoğul olarak gösterilen yazım kuralının ve örnek cümlelerin kaldırılması için ilgili kurumlara başvurduğunu ve başvurusunun reddedildiğini belirtti.
ÖRNEKLER SUNULDU
S.Y. CİMER aracılığıyla yaptığı başvuruda; "tdk.gov.tr", "sozluk.gov.tr" adlı internet siteleri ile TDK yazım kılavuzu ve Güncel Türkçe sözlükte yer alan "allah" sözcüğünün tanımında; "allah: isim, mecaz, Herhangi bir işte veya konuda erişilmesi imkânsız görülen en üst dereceye ulaşmış kimse veya ulaşma durumu: ‘Lewis Hamilton, son şampiyonluğu ile adını Formula l'in allahları arasına yerleştirmiş bir pilottur. Amerika'da kaçakçılığın allahları vardır. -Tarık Buğra” ifadelerinin yer aldığını belirtti.
Başvuru dilekçesinde "tdk.gov.tr", "sozluk.gov.tr" adlı internet siteleri ile TDK yazım kılavuzu ve Güncel Türkçe sözlükte yer alan "allah" sözcüğünün gerçek anlamının dışında, toplumun bir bölümünün benimsediği İslam dinince kutsal sayılan değerlere karşı hakaret anlamına gelecek şekilde küçük harfle ve çoğul olarak ve kötü bir durumu nitelemek için tanımlandığını belirten S.Y., bu durumun mecaz anlam da olsa küçük düşürücü bir ifade olduğunu ileri sürdü. Bu sözcüğün de mecaz karşılıklarının sözlüklerden çıkarılmasını talep etti.
İDARE MAHKEMESİNE DAVA AÇTI
Başvurusunun reddedilmesi üzerine, Ankara 12. İdare Mahkemesi’ne dava açan S.Y. işlemin hukuka aykırı olduğunu, uyuşmazlık konusu sözcüğün “Allah” dışında başka bir şeyi niteleyecek şekilde kullanılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirtti. Ayrıca istisna kullanımların yanlış anlaşılmaya yol açabileceği, toplumun bir kesiminin inandığı değerlere aykırı tanımlamanın yaygınlaştırıldığı ve bu durumun milli ve manevi değerlere aykırı olduğunu ileri sürdü.
MAHKEME DAVACIYI HAKLI BULDU
Açılan dava sonrası Atatürk Kültür ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı, mahkemeye savunma gönderdi. Kurum, savunmasında; sözcüklerin anlamlandırılmasında ilk önce sözün en yaygın anlamına, sonra mecaz anlamına yer verildiğini, varsa örneklerinin sıralandığı, dava konusu edilen kelimelerin asıl anlamlarının değil, mecaz anlamına vurgu yapıldığını belirtti. Kurum, 1945 yılından bu yana yayımlanmış olan Türkçe Sözlükte sözlük hazırlama ve yazma ilkelerine riayet edildiğini, bu şekilde özendirici olma özelliğinin önüne geçildiğini kaydederek açılan davanın reddedilmesi gerektiğini savundu.
Ankara 12. İdare Mahkemesi, davacıyı haklı buldu. Mahkeme, davalı idarenin Türkçe'nin, özeliklerini ve kurallarını doğru, güzel ve anlaşılır şekilde kullanılmasını sağlaması, dilin düzeysiz, kaba ve argo kullanımına yer vermemesi ve de "milli ve manevi değerler" bağlamında bunları aşağılayan, alaycılık içeren ifadeleri özendirici biçimde kullanmaması gerektiğini vurguladı.
İSTİNAFIN KARARIYLA TDK SÖZLÜKTEN ÇIKARTTI
Mahkemenin kararını Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu temyiz etti. Temyiz talebi, Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi’ne gitti. Daire, temyiz talebini reddederek, Mahkeme kararını onadı. Kararının ardından “tdk.gov.tr” ve “sozluk.gov.tr” Allah sözcüğünün mecaz anlamlarını sayfalarından kaldırdı.