Alişan'dan nişanlısını kızdıracak sözler: Tabii ki terliklerimi ayağıma getirecek!
Adı müzmin bekara çıkan Alişan nihayet nişanlandı, kasım ayında sunucu Esra Erol’un kız kardeşi Eda Erol ile evleniyor.
“Cumhurbaşkanımıza 6 ay içinde evleneceğim” diye söz vermiştim.
Süremin bitmesine 15 gün kala Eda ile tanışarak sözümü tutmuş
oldum” diyen ünlü türkücü, hakkında merak edilen her şeyi
anlattı.
Alişan'ın, Posta Gazetesi'nden Oya Çınar'a verdiği röportaj
şöyle:
Tebrikler, sonunda şeytanın bacağını kırdınız.
Evleniyorsunuz.
Şeytanın bacağını öyle bir kırdım ki bacak kalmadı, dağıldı kangren
oldu, hahaha!
Aşık mısınız?
Görücü usulü tanıştık. Uzun yıllardır kimseye duygusal bir şey
hissedemiyordum. Annem babam da görücü usulü evlenmiş.
Ablası Esra Erol tanıştırdı bizi. Karşılıklı güzel
duygular hissettik.
Bu devirde niye görücü usulü?
Uzun zamandır evlenmeyi istiyordum ama karşıma biri çıkmıyordu. Bir
de artık etrafımda bekar arkadaşım kalmadı.
Flörtleriniz olmuyor muydu?
Oluyordu ama adı üstünde, flört. Artık yuva kurmak istiyordum.
Cumhurbaşkanına verdiğiniz söz ne kadar etkili oldu bu
kararınızda?
Her karşılaşmamızda bir an evvel evlenmem gerektiğini söylüyordu.
Zaten yaşım 41 oldu. En son bir davette, “Oğlum hadi artık evlen”
deyince, ağzımdan, “Tamam Sayın Cumhurbaşkanım. Söz veriyorum, altı
ay içinde evleneceğim” cümlesi çıktı. 29 Nisan’da doluyordu sürem.
15 gün kala sözümü yerine getirdim. Eda ile 11 Nisan’da
tanıştık.
"ERKEK ÇOCUĞU BULANA KADAR DEVAM EDECEĞİM"
‘En az üç çocuk’ önermesine uyacak mısınız?
Mümkünse 4-5 çocuk yapacağım. Bizim ailede erkek çocuk özlemi var.
Ben erkeği bulana kadar devam edeceğim. Soyadımızı taşıyacak biri
lazım.
Eda Hanım’ın neyi etkiledi sizi?
Aile yapımız benzer. Bir de Esra Erol’un kız kardeşi olmasına
rağmen basında hiç yer almamıştı. Bu benim için önemli. Kendisi
temiz, ailesi temiz.
Temizden kastınız ne?
Kimsenin hayatına girerken öncesinin hesabını soramazsınız. Evlenip
ayrılmış bir kadın da olabilirdi ama çocuğu olmasını istemezdim.
Çok şükür kriterlerime uygun birini çıkardı Allah karşıma. Hem
fiziksel, hem de iç yapısı olarak istediğim her şeyi buldum
Eda’da.
Fiziksel kriterleriniz nelerdi?
Eda uyuyor her şeyiyle! Uzun boylu olmasını istemezdim. Hep derdim,
“Elini tutunca göğüs hizamı geçmesin” diye. Çok güzel, çok alımlı,
çok seksi, herkesi dönüp baktıracak bir kadınla evlenmek
istemezdim. Yanımdaki kadın daha normal olmalı. Öyle de oldu
şükür.
Çok kıskançsınız o halde...
O benim eşim olacak neticede. El ele yürürken insanların dönüp
dönüp bakacağı bir kadın beni rahatsız eder. Geçenlerde Serdar
Ortaç “Herkes hanımıma dönüp bakıyor, gurur duyuyorum” demiş.
Ona saygı duyuyorum ama bu beni deli eder.
"TABİİ Kİ TERLİKLERİMİ AYAĞIMA GETİRECEK"
Eda Hanım konservatuvar mezunuymuş. Şu an neler
yapıyor, kariyer planları var mı?
Klasik Batı Müziği eğitimi almış. Benim gibi arabeskçi değil tabii,
hahaha! Çok iyi piyano ve keman çalıyor. Özel dersler veriyor. Bir
ara oyunculuğa merak sarmış. Hatta Kanal D’de ‘Elif’ dizisinde
oynamış. Ama artık oyunculuk yapmayacak.
Neden?
E, evleneceğiz.
Evlenmeniz oyunculuk yapmasına niye engel?
Çalışma şartları çok zor oyunculukta.
Sadece bu mu, yoksa, 'Evinin hanımı olsun' arzusu
mu?
Valla dizide oynayacaksa benimle oynayabilir ancak. Bilmiyorum,
belki ‘geri kafalılık’ diyeceksin ama istemiyorum.
Başkasıyla öpüşmesi fikri mi asıl rahatsız
eden?
Öyle bir şey zaten olamaz!
Siz de kliplerinizde kadınlarla
yakınlaşıyorsunuz...
Hiçbir kadınla kliplerimde öpüşmedim. Bir kere yalandan dudak
dudağa değme olmuştur, o kadar. Bunları konuştuk zaten. Eski Türk
filmleri tarzında değil ki artık hiçbir şey. İnsanlar kendi
karısıkocasıymış gibi çok cesur sahnelerde oynuyorlar. Ben
kaldıramam açıkçası.
Çağla Şıkel'e ayakkabılarınızı bağlatmanız olay olmuştu.
Karınızdan bekler misiniz bu tip jestler?
Elbette terliğimi de ayağıma getşrecek! beklerim tabii.
Eda Hanım’ın sizin Çağla Hanım’la olduğunuz kadar yakın bir
erkek arkadaşı olsa?
Aaa! Bak onu hiç düşünmedim. Zor soru. Şöyle, gerçekten bizim
Çağla’yla olduğumuz kadar yıllara dayanan bir arkadaşlıkları varsa
bir şey diyemem. Ama bir yıldır tanıdığı bir insanla çok yakın
olursa onu sorgularım. Bir erkekle bir yerlere gitmesini, yemek
yemesini, çıkıp gezmesini istemem.
"YALAKA DEMELERİ UMRUMDA DEĞİL"
Cumhurbaşkanlığı davetlerinde sıkça yer almanız
eleştiriliyor. Söylenenler sizi üzüyor mu?
Hiç umurumda değil. Yabancı bir ülkenin cumhurbaşkanının davetine
mi gidiyorum?
Daha fazla iş alabilmek için bunları yaptığınızı
söyleyenler var...
Hiç ilgisi yok. Ak Parti döneminden önce de belediye
konserlerine gidiyordum. Ecevit zamanında da gittim. İlk
zamanlarımda Cumhurbaşkanı Demirel’di. Onun davetlerine de
gidiyordum. Ak Parti 16 yıldır iktidarda. Toplasan 16 yılda 16
belediye konseri vermedim. TRT’de iş yapmıyorum. Nasıl bir
çıkarım olabilir, anlamıyorum.
Göründüğünüz kadar politik bir insan mısınız?
Tabii ki kendime göre fikirlerim var
ama siyaset yapmıyorum. Ben sanatçıyım. Evet, bence
Recep Tayyip Erdoğan bu ülke için büyük bir şanstır.
Böyle söyledim diye yarın yine, “Alişan yalakalık yaptı” diyenler
çıkar eminim. Desinler. Bu yalakalık değil. Kendisini gönülden
destekliyorum.
İfade özgürlüğü konusunda Türkiye’yi nerede görüyorsunuz?
Eksiklikler var mı sizce? Mesela 150’nin üzerinde gazeteci
tutuklu...
Benim haddime değil ki bunları eleştirmek.
Neden olmasın?
Cumhurbaşkanımızla hiçbir özel görüşmem olmadı ki. Davetlere
gidiyorum. Orada da tezahürat yapmıyorum, “Helal olsun” demiyorum.
Bunlar kendi fikirlerim. Kendisini siyasi yasaklıyken de çok
severdim. O zaman da ziyaretine gitmiştim. Çıkıp çıkamayacağı bile
belli değildi. Allah yardım etti, çıktı. Şimdi onu takdir ediyor,
seviyorum diye yalakalık mı yapmış oluyorum?
"SUÇSUZ OLAN GELSİN"
Hiç endişeniz yok mu?
Endişeli olanlar 1990’ları hatırlamıyorlar galiba. Devlet yoktu.
Sokakta ulu orta adam öldürüyorlardı. Bu Türkiye ile o zamanı
karşılaştırmam bile.
Her şey yolunda o zaman...
Öyle bir süreç ki, kurunun yanında yaş yanıyorsa da bu normal
yani. Ergenekon davalarında da öyle oldu. Oturduğu yerden
kimsenin Cumhurbaşkanına küfretmeye, Türk halkına ‘beyinsiz’ demeye
hakkı yok! Kimse kusura bakmasın. Suçsuz olan gelsin. Yargılanıp
aklansın. Neden korkuyorlar suçsuzlarsa!
"DÜĞÜN TARİHİNİ CUMHURBAŞKANIMIZIN TAKVİMİNE GÖRE
AYARLAYACAĞIZ"
Evlenme teklifini nasıl yaptınız?
Yapmadım.
Nasıl yani?
Bildiğiniz yapmadım. Hatta geçen gün, “Hâlâ evlenme teklif etmedin,
farkında mısın?” dedi. “Gerek yok ki! Zaten istedik” dedim.
Evlenme teklif etmeden istemeye nasıl
gittiniz?
Bayağı... “Akşam seni istemeye geliyoruz” dedim.
Yüzüğü verirken ne söylediniz?
Hiç. İstedikten sonra nişan yapıldı. Orada takıldı yüzükler. Zaten
tanışma amacımız belli. Allah aşkına! Komik olmaz mıydı, “Benimle
evlenir misin?” demem.
Düğün ne zaman?
Kasım ayında. Cumhurbaşkanımızın programına göre günü
kararlaştıracağız. İnşallah bir aksilik olmazsa şahidimiz olacak.
Biz sadece kendimizden sorumluyuz ama o tüm ülkeye karşı sorumlu.
Biz kendi adımıza katılımını sağlamak için elimizden geleni
yapacağız.