27 Ara 2016 09:47
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 22:18
Akşam'ın tepe ismi sinyali verdi: Hürriyet'e operasyon mu geliyor?
Akşam'ın Genel Yayın Yönetmeni Murat Kelkitlioğlu, Hürriyet ve Doğan Grubu'na operasyon yapılacağı sinyali verdi.
Doğan Holding Ankara Temsilcisi Barbaros Muratoğlu hakkındaki ilk haberi yapan Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Kelkitlioğlu'ndan Doğan Medya ile ilgili yeni iddialar geldi.
Doğan Medya'a yönelik FETÖ operasyonlarının süreceği sinyalini veren Kelkitlioğlu, Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök hakkında ise çarpıcı bir iddiada bulundu.
ÖZKÖK KİMLERİN İSTEĞİYLE O YAZIYI YAZDIĞINI İTİRAF ETTİ
Ertuğrul Özkök'ün 9 Nisan 2009’daki ‘Hoca Bu Konuyu Neden Açtı’ başlıklı yazısı nedeniyle ‘Tahşiye kumpası’ davasında tanık olarak ifade verdiğini hatırlatan Kelkitlioğlu şu iddiayı gündeme getirdi:
"Özkök ifadesinde, 2009’daki yazıyı kimlerin isteğiyle kaleme aldığını itiraf etti mi? Bu itirafta bulunurken, ‘Aman benim isimleri verdiğim bilinmesin’ dedi mi Köşenizden FETÖ’cülere yalandan selam göndereceğinize, bu sorulara cevap verin!"
İşte Murat Kelkitlioğlu'nun o yazısı:
ÇIRPINDIKÇA MASKELERİ DÜŞÜYOR
Ben soruşturmanın FETÖ’nün medya ayağına yönelik olduğunu yazdıkça, onlar konuyu kişiselleştirme çabasına giriyorlar.
Hiç sorun değil! Önümüzdeki günler kimin haklı olduğunu gösterecek. Bu operasyonlar devam edecek.
Bu arada, öyle şeyler yapıyorlar ki, kendilerini ele veriyorlar, hatta suçüstü yakalanıyorlar.
Doğan Grubu ve gazetesi Hürriyet’ten bahsediyorum.
Bakın; önce savcılığın, Doğan Holding’in Ankara Temsilcisi Barbaros Muratoğlu ile ilgili tutuklama kararına “Telefonunda ByLock bulunmadığı halde telefonunda ByLock bulunanlarla görüşmesi suç sayılamaz” şeklinde itiraz ettiler.
Sonra, Rus büyükelçi suikastını gerçekleştiren teröristin, ByLockçularla görüştüğü haberini gazetelerinin birinci sayfasında ikinci manşet yaptılar.
Telefonunda ByLock olmasa da, FETÖ militanı olmanın en önemli kanıtı olan ‘kırmızı listedeki ByLockçularla’ görüşmek suçtur. Hele hele bu görüşmeler, kritik isimlerse, birden fazlaysa ve pazarlıklar içeriyorsa çok daha büyük suçtur.
Bu da yetmedi, köşelerinden FETÖ’den tutuklu isimlere selam gönderdiler. CHP lideri Kılıçdaroğlu, miting alanında FETÖ’cülerle ilgili nasıl yoklama yaptıysa, Ertuğrul Özkök de, bir bir isimlerini sayarak, FETÖ’den tutuklulara köşesinden “Sizi unuttuğumuzu sanmayın, hepinizi selamlıyorum” diye seslendi.
Şimdi soruyorum! Özkök’ün yaptığı nedir? Suç unsuru içermiyor mu?
Bütün bunlar, gündemin yoğunluğundan gözden kaçıyor.
ÖZKÖK’Ü KİMLER ARADI?
Ertuğrul Özkök’le ilgili bir hatırlatma daha yapayım!
9 Nisan 2009’da ‘Hoca Bu Konuyu Neden Açtı’ başlıklı bir yazı yazdı Özkök. Daha sonra bu yazıyla ilgili ‘Tahşiye kumpası’ davasında tanık olarak ifade verdi. Özkök ifadesinde, 2009’daki yazıyı kimlerin isteğiyle kaleme aldığını itiraf etti mi? Bu itirafta bulunurken, ‘Aman benim isimleri verdiğim bilinmesin’ dedi mi?
Köşenizden FETÖ’cülere yalandan selam göndereceğinize, bu sorulara cevap verin!
Son olarak, FETÖ’den tutuklanan Barbaros Muratoğlu benim hakkında 3 ayrı dava açmış. Gizliliği ihlal, yalan haber ve iftira. Öncelikle gerçeklerin ortaya çıkması, maskelerin düşmesi açısından bu davalar hayırlı oldu. İkincisi, yargının konu üzerinde hiçbir gizlilik kararı olmadığı halde, gizliliği nasıl ihlal ettiğimi de anlatırlarsa sevinirim.
Doğan Medya'a yönelik FETÖ operasyonlarının süreceği sinyalini veren Kelkitlioğlu, Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök hakkında ise çarpıcı bir iddiada bulundu.
ÖZKÖK KİMLERİN İSTEĞİYLE O YAZIYI YAZDIĞINI İTİRAF ETTİ
Ertuğrul Özkök'ün 9 Nisan 2009’daki ‘Hoca Bu Konuyu Neden Açtı’ başlıklı yazısı nedeniyle ‘Tahşiye kumpası’ davasında tanık olarak ifade verdiğini hatırlatan Kelkitlioğlu şu iddiayı gündeme getirdi:
"Özkök ifadesinde, 2009’daki yazıyı kimlerin isteğiyle kaleme aldığını itiraf etti mi? Bu itirafta bulunurken, ‘Aman benim isimleri verdiğim bilinmesin’ dedi mi Köşenizden FETÖ’cülere yalandan selam göndereceğinize, bu sorulara cevap verin!"
İşte Murat Kelkitlioğlu'nun o yazısı:
ÇIRPINDIKÇA MASKELERİ DÜŞÜYOR
Ben soruşturmanın FETÖ’nün medya ayağına yönelik olduğunu yazdıkça, onlar konuyu kişiselleştirme çabasına giriyorlar.
Hiç sorun değil! Önümüzdeki günler kimin haklı olduğunu gösterecek. Bu operasyonlar devam edecek.
Bu arada, öyle şeyler yapıyorlar ki, kendilerini ele veriyorlar, hatta suçüstü yakalanıyorlar.
Doğan Grubu ve gazetesi Hürriyet’ten bahsediyorum.
Bakın; önce savcılığın, Doğan Holding’in Ankara Temsilcisi Barbaros Muratoğlu ile ilgili tutuklama kararına “Telefonunda ByLock bulunmadığı halde telefonunda ByLock bulunanlarla görüşmesi suç sayılamaz” şeklinde itiraz ettiler.
Sonra, Rus büyükelçi suikastını gerçekleştiren teröristin, ByLockçularla görüştüğü haberini gazetelerinin birinci sayfasında ikinci manşet yaptılar.
Telefonunda ByLock olmasa da, FETÖ militanı olmanın en önemli kanıtı olan ‘kırmızı listedeki ByLockçularla’ görüşmek suçtur. Hele hele bu görüşmeler, kritik isimlerse, birden fazlaysa ve pazarlıklar içeriyorsa çok daha büyük suçtur.
Bu da yetmedi, köşelerinden FETÖ’den tutuklu isimlere selam gönderdiler. CHP lideri Kılıçdaroğlu, miting alanında FETÖ’cülerle ilgili nasıl yoklama yaptıysa, Ertuğrul Özkök de, bir bir isimlerini sayarak, FETÖ’den tutuklulara köşesinden “Sizi unuttuğumuzu sanmayın, hepinizi selamlıyorum” diye seslendi.
Şimdi soruyorum! Özkök’ün yaptığı nedir? Suç unsuru içermiyor mu?
Bütün bunlar, gündemin yoğunluğundan gözden kaçıyor.
ÖZKÖK’Ü KİMLER ARADI?
Ertuğrul Özkök’le ilgili bir hatırlatma daha yapayım!
9 Nisan 2009’da ‘Hoca Bu Konuyu Neden Açtı’ başlıklı bir yazı yazdı Özkök. Daha sonra bu yazıyla ilgili ‘Tahşiye kumpası’ davasında tanık olarak ifade verdi. Özkök ifadesinde, 2009’daki yazıyı kimlerin isteğiyle kaleme aldığını itiraf etti mi? Bu itirafta bulunurken, ‘Aman benim isimleri verdiğim bilinmesin’ dedi mi?
Köşenizden FETÖ’cülere yalandan selam göndereceğinize, bu sorulara cevap verin!
Son olarak, FETÖ’den tutuklanan Barbaros Muratoğlu benim hakkında 3 ayrı dava açmış. Gizliliği ihlal, yalan haber ve iftira. Öncelikle gerçeklerin ortaya çıkması, maskelerin düşmesi açısından bu davalar hayırlı oldu. İkincisi, yargının konu üzerinde hiçbir gizlilik kararı olmadığı halde, gizliliği nasıl ihlal ettiğimi de anlatırlarsa sevinirim.
