08 Ara 2015 16:10 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 18:13

Akşam yazarı Özgecan kararını beğenmedi: Yargıda popülizm!

Akşam gazetesi yazarı Gülay Göktürk, Özgecan Aslan davasında sanıklara verilen ağırlaştırılmış müebbet cezasına tepki gösterdi.

Akşam gazetesi yazarı Gülay Göktürk, Mersin'in Tarsus İlçesi'nde bindiği minibüste tecavüz girişiminde bulunulup direnince öldürülüp cesedi yakılan, üniversite öğrencisi 20 yaşındaki Özgecan Aslan davasında sanıklara verilen ağırlaştırılmış müebbet cezasına tepki gösterdi.

“Yargıda popülizm de herhalde bu oluyor” diyerek mahkemenin kararını hedef alan Gülay Göktürk, Özgecan’ın ölümüne ilişkin ise “Yanlışsam düzeltilsin ama benim bildiğim kadarıyla” diyerek vahşice cinayeti çarpıtarak anlattı.

“ÖZGECAN KARARINI HERKES BEĞENDİ AMA BANA GÖRE ÇOK ACAYİP”

Özgecan Yasası olarak bilinen yasada, sadece cinsel suçlardaki ihmal nedeniyle ceza indirimini eleştiren Gülay Göktürk, yazsının sonunda ise Özgecan Aslan davasındaki kararı skandal sözlerle eleştirdi.

“Özgecan Cinayeti kararıyla ilgili dikkatimi çeken bir noktayı da yazmazsam içimde kalır” diyen Göktürk, “Mahkemenin her üç sanık için de ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası vermesi herkes tarafından pek yerinde bulundu. Karar mahkemenin kadına şiddet konusundaki kararlılığının göstergesi olarak değerlendirildi ve herkes tarafından övgüyle karşılandı. Bana ise çok acayip görüldü” dedi.

GÖKTÜRK: AMA GARİP BİR ŞEKİLDE, MAHKEME BİLEREK…

Göktürk cinayeti çarpıtarak şöyle anlattı:

“Yanlışsam düzeltilsin ama benim bildiğim kadarıyla minibüsün şöförü Özgecan’ı tek başına öldürüyor. Öldürdükten sonra panikleyip şehir merkezine dönüyor; yardım için babasını ve bir arkadaşını da yanına alıyor, gidip birlikte cesedi yok ediyorlar. Diğer iki sanığın cinayetten ne haberleri, ne de ilgileri var… Sadece cesedi yok etmekte katile yardım ediyorlar. Ama garip bir şekilde, mahkeme bilerek-isteyerek cinayet işleyen katille ona yardım eden iki kişiye aynı cezayı veriyor. Yargıda popülizm de herhalde bu oluyor.”

GÖKTÜRK’ÜN ÇARPITTIĞI VAHŞİ GERÇEK!

Mersin'in Tarsus İlçesi'nde bindiği minibüste tecavüz girişiminde bulunulup direnince öldürülüp cesedi yakılan, üniversite öğrencisi 20 yaşındaki Özgecan Aslan'ın katil zanlıları minibüs şoförü Ahmet Suphi Altındöken ağırlaştırılmış müebbet ve 27 yıl, babası Necmettin Altındöken ağırlaştırılmış müebbet, arkadaşı Fatih Gökçe ise ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 24 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

Bu cezayı eleştiren Göktürk cinayeti çarpıtarak anlattı, ancak vahşi gerçek ise şöyle gelişti:

ÖZGECAN HAYATTAYKEN 2 ELİNİ KESTİ!

Sorgusunda suçunu itiraf eden Suphi Altındöken, cinayeti en ince detayına kadar soğukkanlılıkla anlatarak, "Otobüste bulunan bıçağı sol kapı gözünden alıp boğazına, boynunun şah damarına doğru soktum. O panikle bir iki defa daha boğazına soktum çıkardım. Araçtan inip Fatih'e boğazını kestiğimi söyledim. Bu sırada bayandan harıltılı bir şekilde nefes alıp verme sesi ve öksürük sesi geliyordu. Fatih bu sesi duyunca 'Oğlum madem yaptın yüzünü cırmalamış, kızın tırnaklarına kimliğini bırakmış gibisin' dedi. 'Ne yapayım?' diye sordum o da bana 'Ellerini kes' dedi. Bu sırada Fatih aracının ön tamponuna koyduğum bıçağı alıp bana verdi ben de o panikle araca girdim. Bu sırada bayandan hala harıltılı bir ses geliyordu ve yaşıyordu. Bayanın iki elini de bileklerinden kestim" diye ifade verdi.

DAVUTOĞLU: YÜREĞİM SOĞUMADI

Başbakan Ahmet Davutoğlu ise Özgecan Aslan davasındaki karar ilişkin şunları söylemişti:

"Özgecan kızımızı katledenler ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası aldılar. Mübarek anne, babası gibi ben de diyorum ki benim de yüreğim hala soğumadı. 3 kız babası olarak ve bütün Türkiye'deki kızların manevi babası olarak yüreğim soğumadı. Kadına karşı kalkan her el karşısında AK Parti'yi bulacak. Yargının verdiği vicdanlı karar acımızı dindirmese de yüreklerimize su serpti."