29 Haz 2014 11:24 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:22

Akşam gazetesinin 'Paralel Paşa' manşeti devleti böldü!

Akşam’ın "Karargah’ta 40 paralel paşa" haberi, devletin zirvesinde ‘Köşk, TSK ve Başbakanlığı’ karşı karşıya getirdi

AKP eski Bursa Milletvekili ve bir dönem Başbakan’ın danışmanı olan Mehmet Ocaktan’ın yönettiği, Ethem Sancak’ın da sahibi olduğu Akşam gazetesinin “Karargâh’ta 40 paralel paşa” haberi tartışma yarattı.

Taraf gazetesinin haberine göre; 27 Haziran tarihli gazetede Başbakan’ın talimatıyla üç aydır çalışan bir ekibin, 40 general ve amiralin “paralel” örgüte çalıştığını tespit ettiği yönünde haber yer aldı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, haberin yayınlandığı gün, saat 22:30 sularında yaptığı açıklamada durumu “büyük bir sorumsuzluk örneği” olarak değerlendirip tepki gösterdi. Bir tepki ise dün Türk Silahlı Kuvvetleri’nden (TSK) geldi.

Cemaatin yoğun şekilde sızdığı kurumların başında TSK’nın geldiği iddia edilen habere göre, bizzat Başbakan Erdoğan’ın talimatıyla oluşturulan özel ekip, TSK içindeki cemaatçileri tespit etmek için üç aydır çalışıyor. Şu ana kadar 40 general ve amiralin “paralelci” olduğu belirlendi. Cemaate hizmet eden 40 paşanın 20’si “tuğgeneral” ve 5’i bölge komutanı, 7’si “tuğamiral”, diğerleri ise “tümgeneral” ile “tümamiral” düzeyinde. Yine özel ekibin ulaştığı bilgilere göre, çok önemli bir kuvvet komutanı paralel yapıyla işbirliği içinde.

“ASKERÎ ŞURA'DA TASFİYE EDİLECEK”

Haberin devamında ise cemaatin TSK’da birçok birimin başkanlıkları ve alt kademelerinde etkili olduğunu, albay ve altındaki rütbelerde örgütün kadrolaşma oranının yüzde 50 olduğunu belirtiliyor. Haberde tepkilere neden olan bir iddia ise paralelci paşaların kurumda çalışan bazı kadınları kullanarak üst düzeydeki subayları tuzağa düşürüp şantaj yaptığı yönünde. Haberdeki bir diğer iddiaya göre ise Ağustos ayında yapılacak Yüksek Askerî Şura ve öncesinde TSK’ya sızmış “paraleller” pasif göreve çekilecek. Şok etkisi yaratan bu haberin üzerine ilk olarak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, tepki gösterdi. Gül, haberi büyük bir sorumsuzluk örneği olarak gördüğünü ve derin üzüntü duyduğunu belirti.

Gül’ün ardından bir tepki de TSK’dan geldi. Konuyla ilgili yapılan açıklamada şöyle denildi: “Kamuoyu nezdinde TSK’nın kurumsal kimliği ile mensupları hakkında olumsuz algı yaratma çabasını içeren iddia ve yorumların hiçbir hukuki, insani ve vicdani dayanağı bulunmamaktadır. İleri sürülen iddiaları araştırmak için bugüne kadar resmî istihbarat makamlarından somut hukuki hiçbir bilgi ve belge TSK’ya ulaşmamıştır. TSK’nın kurumsal kimliğini ve personelini ilgilendiren her türlü iddia, titizlikle araştırılmakla birlikte somut bilgi ve belgeye dayanmayan, kişileri karalamaya matuf haber ve yorum yapan ve bunu kasıtlı olarak medyaya sızdıran kişiler hakkında da hukuki yollara başvurulmuştur ve başvurulmaya devam edilecektir.”

Özel birim oluşturulmadı

Haberin yayınlanmasının üzerinden 18 saat geçtikten sonra Başbakanlık’tan açıklama geldi: “Türk Silahlı Kuvvetleri’ne sızma girişimleriyle alakalı olarak bir günlük gazetede yayımlanan haber çerçevesinde, söz konusu girişimi araştırmak üzere Başbakanımızın talimatıyla özel bir ekip oluşturulduğu biçimindeki iddia gerçeği yansıtmamaktadır. Ülkemizde, TSK da dahil olmak üzere resmî kurumlara yönelik her türlü gizli yapılanma girişimleri karşısında neler yapılacağı yasalarla belirlenmiş durumdadır... Medya organlarının daha titiz davranmalarında yarar görülmektedir.”