AKP-Cemaat savaşını başlatan isim kim? İşte O'nun gizemli hayatı!
AKP ile Cemaat arasındaki savaşı başlatan adımlar, iddiaya göre onun yazdığı raporlar ile atıldı. İşte Kemalettin Özdemir'in bilinmeyen öyküsü...
Daha önce Fethullah Gülen'in en yakın çevresindeki birkaç kişiden
biri olarak gündeme gelen Kemalettin Özdemir'in adı son günlerde de
Cemaat-Ak Parti savaşının en önemli aktörlerinden biri olarak
geçmeye başladı.
"Bu günlerin ileride bir filmi yapılsa benim senaryosunu yazacağım
insan Kemalettin Özdemir olur" diyen Radikal gazetesi yazarı Cüneyt
Özdemir, köşesinde bugüne kadar MİT'te odası olduğu, Başbakan
Erdoğan'a danışmanlık yaptığı, Dershanelerin kapatılması için
hükümete rapor yazdığı, Cemaat-Ak Parti savaşını başlatan isim
olduğu, Cemaatte iken Gülen'in en büyük rakibi olduğu gibi iddialar
ile ismi birlikte anılan Kemalettin Özdemir'i yazdı.
İşte Kemalettin Özdemir'in hakkındaki iddialar ve avukatlarının
yaptığı açıklamalar...
"Kendisi ile hiç karşılaşmadım. Telefonda bile konuşmadım. Ancak
bugün öğreniyoruz ki bir dönem kendisi cemaatin önde gelen
isimlerinden biri olmuş. Fethullah Gülen’in en yakın çevresindeki
birkaç kişiden biriymiş.
İLK ÖNCE SABAH YAZARI ADINI YAZDI
Kemalettin Özdemir’in adını Türkiye ilk olarak Sabah gazetesinden
Sevilay Yükselir’in köşesinde okudu. Sevilay bundan neredeyse 3 yıl
önce yazdığı yazısında Hanefi Avcı’nın tutuklandığı dönem
Kemalettin Özdemir’in adını anarak cemaat içindeki bir çekişmeden
bahsetti.
AVCI HİÇ BİR İLİŞKİM YOK YAZDI
Cemaat dışındaki çevreler böyle bir ismin varlığını işte böyle
öğrendi. Sevilay, Hanefi Avcı’nın Kemalettin Özdemir ile ilişkisi
olduğunu iddia etmişti. Hatırlayacaksınız geçen günlerde Hanefi
Avcı cezaevinden bana bir mektup gönderip ‘kendisinin Kemalettin
Özdemir ile hiçbir ilişkisi olmadığını zaten olsaydı bunun çoktan
ortaya çıkacağını’söylüyordu.
Ardından Nazlı Ilıcak Fethullah Gülen’in hani şu esrarengiz bir
telefon ile gece yarısı bir aşufteye giderken kurtardığı ismin
Kemalettin Özdemir olduğunu iddia etti. Bu arada farklı köşelerde
de cemaat-Ak Parti kavgasında Kemalettin Özdemir’in adı anılmaya
başlandı.
EMNİYET'İN ÖNCEKİ İMAMI
MİT’te bir odası olduğu, cemaatin pek çok sırrını hükümete
Kemalettin Özdemir’in verdiği hatta cemaatin emniyetteki bir önceki
imamının Kemalettin Özdemir olduğu bile iddia edildi. Bu arada
cemaatin içinde de bir Kemalettin Özdemir fırtınası yaşanıyordu.
Kırgınlık ve kızgınlık saklanamıyordu. Cemaati temsil eden kişilere
“Yahu kimdir bu Kemalettin Özdemir” diye sorduğunuzda önce
yüzlerinde bir gülümseme beliriyor sonra kelimelerini son derece
dikkatli seçerek bir sır verirmişçesine kısık sesle kim olduğunu
anlatıyorlardı. İşin ilginci orada da Kemalettin Özdemir hakkında
pek çok farklı senaryo vardı.
GÜLEN'İN EN BÜYÜK RAKİBİ KEMALETTİN ÖZDEMİR
Bu senaryoların ortak noktası Kemalettin Özdemir’in cemaatin içinde
Gülen’e rakip olduğu iddialarının açıkça dile getirilmesiydi. Hatta
70 kişilik bir işadamı grubu ile cemaatten ayrıldığı sonrasında ise
tamamen cemaate karşı bir pozisyon aldığı iddiaları havada
uçuşuyordu.
Şimdi gelin de böyle gizemli bir ismin senaryosunu yazmayın!
Önceki gün Kemalettin Özdemir’in avukatı Fatih Dinçer kamuoyuna bir
açıklama yaptı. Baktım dün hemen hiçbir gazetede yok. Avukatı
Kemalettin Özdemir hakkındaki bütün iddialar için suç duyurusunda
bulunduklarını belirtiyor.Dezenformasyon yapıldığını iddia
ediyorlar. Hanefi Avcı’nın benim köşemde yayımlanan mektubunu örnek
gösterip Emin Arslan ve Sabri Uzun ile de hiçbir irtibatlarının
olmadığını bir kez bile telefonla görüşmediklerini söylüyorlar.
Bu vesile ile Kemalettin Özdemir’in gizemli hayatı ile ilgili yeni
detaylar da öğreniyoruz.
DİYANET, MİLLİ EĞİTİM, ÜNİVERSİTE
Mesela Özdemir’in 1975’ten itibaren kamu görevlisi olarak Diyanet
İşleri Başkanlığı’nın değişik kademelerinde, Milli Eğitim Bakanlığı
emrinde öğretmen olarak,“eğitim ve öğretim ile irşat ve dini tebliğ
hizmetlerinde bulunduğu” ya da 1995’ten bugüne kadar da
üniversitelerde akademik çalışmalar yaptığı gibi…
DGM'DE SORUŞTURMA
Üstelik yine açıklamadan anladığımız kadarıyla bu tür iddialar
Kemalettin Bey hakkında ilk kez de ortaya atılmıyor! Açıklamada
“Hayatı boyunca, iftira edildiği şekilde hiçbir zaman bir devlet
kurumunda, kanunlara aykırı bir yapılanma gerçekleştirmesi söz
konusu olmamıştır. Daha önce de kendisine yöneltilen benzer iftira
sebebiyle konu Ankara DGM’ce ihbar telakki edilip ele alınmış,
mahkemenin verdiği talimat gereği ilgili birimlerce yapılan
araştırma, takip ve soruşturmalar sonunda iddianın varit olmaması
sebebiyle kovuşturmaya mahal olmadığına karar
verilmiştir”deniliyor.
BAŞBAKAN DANIŞMANLIĞI VE MİT'TE GÖREV...
Kemalettin Özdemir yaptığı açıklamada MİT ve Başbakan’a danışmanlık
meselesine de değiniyor. “Kendisine isnat edilen Başbakanlık veya
MİT ile ilgili görev yakıştırmaları iftiralardan öte bir anlam
ifade etmemektedir. Bilhassa ifade edildiği üzere, müvekkilin Sayın
Başbakan ve Sayın MİT Müsteşarı’na doğrudan veya dolaylı bir
danışmanlık yapması da söz konusu değildir. Esasen gerek
Başbakanlık gerekse MİT başta olmak üzere hiçbir şahıs ve kurum da
kendilerinden bahse konu hususlarla alakalı danışmanlık hizmeti,
bilgi ve belge talebinde de bulunmamışlardır.”
DERSHANELERİN KAPANMASI RAPORUNU...
Bu vesile ile bir başka iddianın da olduğunu öğreniyoruz.
Kemalettin Özdemir’in dershanelerin kapatılması ile ilgili rapor
yazdığı iddia edilmiş. O da yalanlanıyor. Müvekkilime izafe edilen
dershanelerin kapatılması ile ilgili rapor verildiği iddiası da
tamamen hayal mahsulüdür. Bu iftira da diğerleri gibi müvekkilimi
itibarsızlaştırma çabalarının bir örneği olarak öne
çıkmaktadır.”
Kemalettin Özdemir açıklamasının devamında cemaati bölüp parçalamak
gibi bir düşünce gayretinin de olmadığını belirtiyor. “Eğitim,
öğretim ve irşat hizmetlerinde isimsiz bir fert olmak dışında
hiçbir gaye ve hedef içinde olmamıştır” diyerek açıklamasını
bitiriyor.
ANLATILANLARIN TAMAMI HAYAL ÜRÜNÜ
Sanırım bu açıklamadan sonra yazacağımız film senaryosunun sonuna
“Anlatılanların tamamı hayal ürünüdür” diye yazmak gerekiyor.
Ama yine de iyi hikâye!