AKP-Cemaat savaşında çok kötü şeyler olacak! Hüseyin Gülerce'den bomba iddia!
Başbakan Erdoğan'ın cemaati hedef gösteren açıklamalarına işaret eden yazar Hüseyin Gülerce'ye göre çok kötü şeyler olacak.
Zaman gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce, hükümet cemaaat kavgasını
tek şeritli köprüde kafa kafaya çarpışan iki arabaya benzetti.
Gülen'e yakın isimler arasında gösterilen Gülerce, bugünkü
köşesinde Başbakan Erdoğan'ı sorumlu açıklamalar yapmaya davet
etti.
Erdoğan'ın Brüksel ziyaretinde paralel yapıyı anlatmasından duyduğu
rahatsızlığı gizlemeyen yazar, Başbakan'ın her şeyi paralel yapıyla
izah etmesini dehşet verici buldu.
Erdoğan'ın cemaati hedef gösteren açıklamaları ve Gülen'in
avukatının yeni ses kayıtlarının çıkabileceği uyarısını yan yana
getiren Gülerce, tartışılacak bir görüşte bulundu. Yazara kulak
veriyoruz:
DEMEK ÇOK KÖTÜ ŞEYLER OLACAK
"Sayın Gülen’in avukatının ikazlarıyla birlikte okunduğunda, Sayın
Başbakan’ın ifadeleri dimağlarımıza bir çivi gibi çakılan,
zihinlerimizi zonklatan şu soruyu akla getiriyor: “Demek, çok kötü
şeyler olacak... Bu süreç; sapla saman karıştırılmadan, koskoca bir
camia töhmet ve zan altında bırakılmadan, bu ülkede hayır ve iyilik
hevesi, heyecanı öldürülmeden, insanımızı birbirine hasım hale
getirmeden nasıl yönetilecek?”
“Yolsuzluk ve rüşvet soruşturması”nda, Sayın Başbakan “Sabah
gözaltılar başladı, öğlen haberi medyaya sızdırıldı, akşam da
mahkûmiyet kararı verildi.” diyerek yapılanları eleştirmişti. Şimdi
aynı şey yapılmıyor mu? Bir heyuladan bahsediliyor. Darbe yapmış,
MİT’i karşısına almış, herkesi dinlemiş, her yere sızmış, her köşe
başını tutmuş. Kesin bir dille, sanki ortada bir yargı kararı
varmış gibi konuşuluyor.
Ama hukuk nerede? Yargı, kararını verinceye kadar hani insanlar
masumdu? Hani suçun şahsîliği prensibi vardı? Diyelim ki bazıları,
Hizmet’in ruhu ile bağdaşmayan bir iş yaptılar, sadece Allah’ın
rızasına kilitlenmiş, gerçekten bugüne kadar görülmemiş bir
fedakârlık destanı yazan milyonlarca insanı üzmenin, kırmanın âlemi
nedir? Neden titizlik gösterilmiyor, neden üslup cinayetleri ile
dümdüz gidiliyor? Psikolojik harp unsurlarıyla kendi insanımıza bir
operasyon mu yapılıyor? Bu, devlet ciddiyeti, hukukun üstünlüğü ile
bağdaşır mı?
Sayın Başbakan’ın yargıya müracaat etmesi gerekir. Değilse tek
şeritli -demokratikleşme, hukukun üstünlüğü ve özgürlükler şeridi-
bir köprüde -o köprü Türkiye’dir- iki araba kafa kafaya çarpışacak.
Kardeşliğimize, huzurumuza yazık olacak…"