13 Oca 2014 17:01
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:52
Akın İpek açıkladı; Medyadan çekilecek mi?
Koza - İpek Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı, Akın İpek The Wall Street Journal Türkiye'nin sorularını yanıtladı.
Geçtiğimiz günlerde Çukuralan madeninin geçici olarak
durdurulmasıyla birlikte gündeme gelen Koza - İpek Holding'in
Yönetim Kurulu Başkanı Akın İpek, The Wall Street Journal
Türkiye'nin sorularını yanıtladı.
Koza Altın'ın madenine el konulması da Türkiye'de yaşanan Cemaat - AKP kavgasının bir uzantısı olarak yorumlanmıştı.
Bugün Gazetesi, Bugün TV ve KanalTürk markalarını da bünyesinde barındıran İpek Medya Grubu'nun sahibi olan Akın İpek'in yaşadıklarında medya sahipliğinin etkili olup olmadığı ve medyadan çıkmayı düşünüp düşünmediği soruldu. Medyadan çıkmayı şu an için düşünmediklerini ifade eden İpek "Fakat ticari olarak cazip bir teklif olur ise değerlendiririz" dedi.
Akın İpek Türkiyede son günlerde yaşananlarla ilgili olarak düşüncesini de şöyle açıkladı: "Yasal ve ahlaki olmayan her türlü faaliyetin, uygulamanın ve oluşumun yasalar çerçevesinde ortadan kaldırılması gerekir." Akın İpek'in The Wall Street Journal'ın sorularına verdiği cevaplar şöyle:
Faaliyetleri durdurulan maden ocağı Koza Altın için ne ifade ediyordu? Hacim bakımından toplam kapasite içindeki payı neydi?
Öncelikle şu an itibarı ile faaliyetleri durdurulan herhangi bir işletmemizin olmadığını ifade etmek isterim. Kısa süreliğine durmuş olan Çukuralan madenimiz toplam üretimimizin yüzde 25 ini oluşturuyor.
Maden ocağının durdurulması kararı sizce Hizmet Hareketi ile Hükümet arasında bir gerilimin sonucu muydu?
Yaşanan sorunların büyük ölçüde madencilik sektörünün iyi bilinmemesinden kaynaklandığını düşünüyorum.Türkiye'de bilindiği gibi yaklaşık iki yıl önce çıkarılan bir genelge ile, madencilik faaliyetleri için gerekli orman tahsis izinleride başbakanlığın iznine tabi hale geldi. Madencilik arama izin ruhsatlarından maden devir iznine kadar Tüm yeni izinler durduruldu.Buna bağlı olarak zaten çok kısıtlı olan maden arama ve geliştime faaliyetleri durma noktasına geldi.
Bu durum sadece Koza grubu maden şirketlerine değil tüm sektöre uygulanan bir kısıtlamadır. Grubumuz da doğal olarak bundan etkilenmektedir.
Koza maden şirketleri gibi kendi risk sermayesi, bilgi birikimi ve ekibi olan maden şirketleri bütün ülkelerin davet ettiği ve gelmesi için teşvik ettiği şirketlerdir. Özellikle aramalardan başlayarak madencilik yapan şirketler tüm dünyada hüsnü kabul görürler.
Türkiye'de madencilik sektörünün anlaşılacağını ve zaman içerisinde sorunların çözüleceğini düşünüyorum.
Basına yansımayan farklı şeyler de oldu mu? Örneğin şirketlerinizde başlatılan ani vergi incelemeleri gibi? Tedirgin misiniz? Hükümet cephesinden gelecek buna benzer yaptırımlara karşı endişeli misiniz?
Grup şirketlerimiz her sene hem uluslararası bağımsız kurumlar tarafından hem kamu kurumları tarafından, denetlenen kurumsal şirketlerdir. Bu konuda bir endişemiz yok.
Röportajın tamamını okumak için tıklayınız.
Koza Altın'ın madenine el konulması da Türkiye'de yaşanan Cemaat - AKP kavgasının bir uzantısı olarak yorumlanmıştı.
Bugün Gazetesi, Bugün TV ve KanalTürk markalarını da bünyesinde barındıran İpek Medya Grubu'nun sahibi olan Akın İpek'in yaşadıklarında medya sahipliğinin etkili olup olmadığı ve medyadan çıkmayı düşünüp düşünmediği soruldu. Medyadan çıkmayı şu an için düşünmediklerini ifade eden İpek "Fakat ticari olarak cazip bir teklif olur ise değerlendiririz" dedi.
Akın İpek Türkiyede son günlerde yaşananlarla ilgili olarak düşüncesini de şöyle açıkladı: "Yasal ve ahlaki olmayan her türlü faaliyetin, uygulamanın ve oluşumun yasalar çerçevesinde ortadan kaldırılması gerekir." Akın İpek'in The Wall Street Journal'ın sorularına verdiği cevaplar şöyle:
Faaliyetleri durdurulan maden ocağı Koza Altın için ne ifade ediyordu? Hacim bakımından toplam kapasite içindeki payı neydi?
Öncelikle şu an itibarı ile faaliyetleri durdurulan herhangi bir işletmemizin olmadığını ifade etmek isterim. Kısa süreliğine durmuş olan Çukuralan madenimiz toplam üretimimizin yüzde 25 ini oluşturuyor.
Maden ocağının durdurulması kararı sizce Hizmet Hareketi ile Hükümet arasında bir gerilimin sonucu muydu?
Yaşanan sorunların büyük ölçüde madencilik sektörünün iyi bilinmemesinden kaynaklandığını düşünüyorum.Türkiye'de bilindiği gibi yaklaşık iki yıl önce çıkarılan bir genelge ile, madencilik faaliyetleri için gerekli orman tahsis izinleride başbakanlığın iznine tabi hale geldi. Madencilik arama izin ruhsatlarından maden devir iznine kadar Tüm yeni izinler durduruldu.Buna bağlı olarak zaten çok kısıtlı olan maden arama ve geliştime faaliyetleri durma noktasına geldi.
Bu durum sadece Koza grubu maden şirketlerine değil tüm sektöre uygulanan bir kısıtlamadır. Grubumuz da doğal olarak bundan etkilenmektedir.
Koza maden şirketleri gibi kendi risk sermayesi, bilgi birikimi ve ekibi olan maden şirketleri bütün ülkelerin davet ettiği ve gelmesi için teşvik ettiği şirketlerdir. Özellikle aramalardan başlayarak madencilik yapan şirketler tüm dünyada hüsnü kabul görürler.
Türkiye'de madencilik sektörünün anlaşılacağını ve zaman içerisinde sorunların çözüleceğini düşünüyorum.
Basına yansımayan farklı şeyler de oldu mu? Örneğin şirketlerinizde başlatılan ani vergi incelemeleri gibi? Tedirgin misiniz? Hükümet cephesinden gelecek buna benzer yaptırımlara karşı endişeli misiniz?
Grup şirketlerimiz her sene hem uluslararası bağımsız kurumlar tarafından hem kamu kurumları tarafından, denetlenen kurumsal şirketlerdir. Bu konuda bir endişemiz yok.
Röportajın tamamını okumak için tıklayınız.