AK Partili Mehmet Metiner'den çözüm süreci çıkışı! 'Bu kez de olmazsa…'
Çözüm sürecine ilişkin açıklama yapan AK Partili eski milletvekili Mehmet Metiner, "Sn. Bahçeli’nin çıkışı yeniden umutlanmamızı sağladı. Cumhurbaşkanımızın bu bahiste diyecekleri umudumuzu umarım taçlandırır. Bu kez de olmazsa sonuç hiç de hayrolmaz çünkü. Bu sürece katkı sağlamak boynumuzun borcudur elbet" ifadelerini kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin TBMM açılışında DEM Partili vekillerle tokalaşmasıyla başlayan ve teröristbaşı Abdullah Öcalan için yaptığı "Gelsin Meclis'te konuşsun" çağrısı yeni çözüm süreci iddialarını güçlendirdi.
AK Parti kanadı "Çözüm süreci masamızda yok" dese de Bahçeli'nin çağrısının ardından DEM Partili Ömer Öcalan'ın, İmralı'da Abdullah Öcalan ile görüştüğü ortaya çıktı.
Çözüm süreci tartışmaları devam ederken, AK Partili eski Milletvekili Mehmet Metiner, sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı.
Bir önceki çözüm sürecini FETÖ'nün sabote ettiğini ifade eden Metiner, "Süreç FETÖ aklının tecessüm ettiği güvenlik bürokrasisine havale edildi. Kürtlerin taleplerini ve geleceğini PKK ile müzakere etme yanlışlığına gidildi" ifadelerini kullandı.
"BU KEZ DE OLMAZSA SONUÇ HİÇ DE HAYROLMAZ"
MHP lideri Bahçeli'nin çağrısından dolayı 'umutlu' olduğunu belirten Metiner, "Cumhurbaşkanımızın bu bahiste diyecekleri umudumuzu umarım taçlandırır. Bu kez de olmazsa sonuç hiç de hayrolmaz çünkü. Bu sürece katkı sağlamak boynumuzun borcudur elbet. Herkesi öngördüğüm çerçevede katkı sunmaya çağırıyorum. Sağduyuya ve duyarlılığa davet ediyorum" ifadelerini kullandı.
Mehmet Metiner'in paylaşımının tamamı şöyle:
"YENİ GÜNE SELAM
Umudun kapısı aralanmıştır.
Yeni güne selam olsun!
Ne umutsuzluğa gerek var ne de fazla umuda.
Zor bir süreç.
Uzun bir yolculuk.
Türbülanslar ve kırılmalar kaçınılmaz.
Umut var.
Tünelin ucunda ışık görünüyor.
Ama umudu tüketecek boş hayallerden ve aşırı iyimserlikten kaçınmak gerek.
Provokasyonları boşa çıkartacak derin bir sağduyuya ve çelik gibi bir iradeye sahip olmak şart.
Önceki süreç ABD aklının devrede olduğu bir süreçti.
ABD aparatı FETÖ aklı süreci sabote etti.
Süreç FETÖ aklının tecessüm ettiği güvenlik bürokrasisine havale edildi.
Kürtlerin taleplerini ve geleceğini PKK ile müzakere etme yanlışlığına gidildi.
Umarım bu kez geçmişteki iki hata yapılmaz.
Birincisi, ABD aklıyla hareket edilmez. Sadece ve yalnızca Türkiye’nin devlet aklı esas alınır.
İkincisi, sorunun çözümü için siyasal akıl öncelenir. Güvenlik bürokrasisinin masa başı aklıyla hareket edilmez.
Umarım sadece terörü sonlandırmaya odaklı bir güvenlikçi anlayış esas alınmaz.
Eş zamanlı olarak sadece Türkiye Kürtlerini değil bölge Kürtlerini de kazanmayı önceleyen demokratik reform niteliğinde adımlar atılır.
Kürtlerin demokratik ve kültürel hakları konusunda yapılacak demokratik reformlar, kazanımcı siyasetin başarılı olmasını sağlayacaktır.
Her iki konuda da çok iyi çalışılması lazım.
Günü değil geleceği kurtarmaya dönük köklü ve kapsamlı kazanımcı bir devlet aklı iyi oluşturulmazsa bu kez bütün umutlar tükenir.
Pusuda bekleyen emperyalist odaklara gün doğar.
Umutluyum.
Ama kaygılarım yok değil.
ABD aklı devrede ise bin düşünürüm.
ABD aklı daha çok yarılmayı ve kan dökmeyi beraberinde getirir son tahlilde.
Umudu çoğaltacak sözlere ve pratiğe ihtiyaç var.
Sn. Bahçeli’nin çıkışı yeniden umutlanmamızı sağladı.
Cumhurbaşkanımızın bu bahiste diyecekleri umudumuzu umarım taçlandırır.
Bu kez de olmazsa sonuç hiç de hayrolmaz çünkü.
Bu sürece katkı sağlamak boynumuzun borcudur elbet.
Herkesi öngördüğüm çerçevede katkı sunmaya çağırıyorum.
Sağduyuya ve duyarlılığa davet ediyorum.
Her türlü tedbiri elden bırakmadan.
Yeni bir devrin eşiğindeyiz.
Yeni güne selam olsun!"