AK Parti TBMM Grup Toplantısı
-Cumhurbaşkanı ve Genel Başkan Erdoğan: (2)-"Eğer Türkiye'nin siyasi alternatifi bu şahsın İstanbul İl Başkanı olduğu bir CHP ise vay milletimin, ülkemin haline. Bu kafayla CHP, bırakınız iktidara gelmeyi kendi birliğini, bütünlüğünü dahil koruyamaz"-"Sadece ülkemizin değil dünya tarihinin en şanlı.
TBMM (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Eğer Türkiye'nin siyasi alternatifi bu şahsın İstanbul İl Başkanı olduğu bir CHP ise vay milletimin, ülkemin haline. Sadece ülkemizin değil dünya tarihinin en şanlı mücadelesini, böylesine alçakça ifade eden bir kişinin şu anda ana muhalefet partisi adına İstanbul gibi bir şehrin il başkanı koltuğunda oturması çok düşündürücüdür. Bay Kemal, herhalde sende bundan sonra çok daha fazla düşüneceksin." dedi.
Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, çok yönlü ve çok aktörlü bir terör meselesi bulunduğunu, bölgede yaşanan insani krizlerden kaynaklanan sıkıntıları olduğunu belirtti. Erdoğan, Türkiye'nin küresel düzeyde bir tehdit haline dönüşen ayrımcılık, ırkçılık, Türk ve İslam düşmanlığı gibi sorunları olduğunu aktararak, "Bütün bunların üzerine Türkiye'nin bir de ana muhalefet sorunu vardır. " ifadesini kullandı.
-"Cebinde keklik olarak gördüğü yüzde 25'lik oy"
Erdoğan, dünyanın her yerinde ana muhalefet partilerinin, ülkenin yönetimine aday olduklarının bilinciyle proje ürettiklerini, program geliştirdiklerini, adeta gölge hükümet gibi çalıştığını anlattı. Erdoğan, Türkiye'deki ana muhalefetin ise cebinde keklik olarak gördüğü yüzde 25'lik oyunun üzerine en küçük bir ilave yapmaya gerek görmediği gibi tam tersine kendini sürekli marjinalize etmenin gayreti içinde olduğunu bildirdi.
Bu partinin başındaki zatın hezeyanlarını kimi zaman üzüntüyle kimi zaman yüzleri kızarak takip ettiklerini vurgulayan Erdoğan, "Şimdi İstanbul'a bir il başkanı seçmişler ki tam bir facia. Elbette demokrasiye saygımız var. Bu kişi madem ki kongre salonundan çıkmıştır öyleyse CHP'nin il başkanıdır. Ona diyecek sözüm yok. Ama bu il başkanının geçmişine baktığımızda bizim bir şey söylememize gerek kalmıyor, kendi söyledikleri zaten her şeyi anlatıyor." diye konuştu.
-"Gazi Mustafa Kemal'in kurduğu parti ne hallere geldi"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması sırasında sinevizyon ekranından CHP İl Başkanlığına seçilen Canan Kaftancıoğlu'nun attığı twettler ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yan yana görüntüsü de yansıtıldı. Erdoğan, "Bu tweetlerde neler yok ki...Yüzünde poşuyla polisimize taş atmaya varıncaya kadar, görüntülerden tutun attığı tweetlere varıncaya kadar nasıl birisi? Her şey bir tarafa da Gazi Mustafa Kemal'in kurduğu parti ne hallere geldi, kimlerin eline kaldı?" diye sordu.
Kaftancıoğlu'nun, "Ermeni soykırımı" diyerek tarihi ve milleti aşağıladığını, "Devlet katil değil, seri katil" açıklamasıyla terör eylemlerinde güvenlik güçlerine saldırırken hayatını kaybedenlerin suçunu devlete attığına işaret eden Erdoğan, "Gezi olayları sırasında çekilen ve kendisine atfedilen, o yüzünde maske, elinde taş güvenlik güçlerimize saldırırken çekilmiş, eylemci resmi ona ait değilse bile bu vandallığa sahip çıktığını ispat ediyor. Diğer paylaşımlarından Gezi olayları sırasında insanları, 'Ananı da al haydi Taksim'e' diyerek tahrik etmek dahil provokasyonların her yerinde bu kişinin bizzat bulunduğu anlaşılıyor." ifadesini kullandı.
-"Söyle bana arkadaşını söyleyeyim sana kim olduğunu"
Erdoğan, Kaftancıoğlu'nun, CHP ile BDP'nin ortak hareket etmesini kutlayan mesajlar yayınladığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Bu konuda tepkiler almış olacak ki hemen CHP'yi BDP ile aynı yola girdi diye eleştiren gerzekler, 'yol doğru yol ona bak sen' diyerek karşı saldırıya geçiyor. PKK'nın güdümündeki BDP'liler ülkemizi kaosa sürüklemek için sokakları kana ve ateşe boğarken bu kişi Kürtler Gezi'de yok, şunu yapmış, bunu yapmış bahane bulma sen, Kobani'de ne yapıyorsun, nasıl davranıyorsun, ona bak diyerek, yapılan ihanete ortak oluyordu. Bu olaylarda ihtiyaç sahiplerine kurban eti dağıtmak için evden çıkan Yasin Börü ve arkadaşları başta olmak üzere 50'nin üzerinde masum insan alçakça şehit edilmişti. 15 Temmuz kahramanlarına etmedik hakaret bırakmıyor, darbe gecesi daha işin rengi dahil henüz tam belli olmamışken 'Alın size nurtopu gibi mağduriyet' diyerek tam da FETÖ'cülerin istediği gibi 15 Temmuz direnişini itibarsızlaştırmaya çalışıyor.
Bu kişi, adını daha sonra 15 Temmuz Şehitler Köprüsü olarak değiştirdiğimiz 34 vatandaşımızın alçakça şehit edildiği Boğaziçi Köprüsü'nde darbe gecesi yaşanan olayları nasıl anlatıyor biliyor musunuz; bu, CHP'nin nerede bulunduğunun da bir ifadesidir. 'Tedbir getirerek, boğaz keserek mi demokrasi mücadelesi verilir? İnandığınız Allah’ınız, sizin de belanızı versin.' Ey Kılıçdaroğlu, ey Kemal Efendi, söyle bana arkadaşını söyleyeyim sana kim olduğunu. Kiminle yoldasın, ortada işte. 15 Temmuz'la ilgili 'Dinin nasıl afyon olarak kullanılabileceğinin canlı ve acı örneğini yaşadık dün gece' diyerek, Marksist terminoloji ile milletimizin değerlerine saldırdı. Sadece ülkemizin değil dünya tarihinin en şanlı mücadelesini böylesine alçakça ifade eden bir kişinin şu anda ana muhalefet partisi adına İstanbul gibi bir şehrin il başkanı koltuğunda oturması çok düşündürücüdür. Bay Kemal, herhalde sen de bundan sonra çok daha fazla düşüneceksin."
-"Kendisi bu naneleri yer de eşi geri kalır mı?"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların sadece demokrasiden değil orada ülkesi, bayrağı, milleti, ezanı için hayatını kaybedenlere yaptığı saygısızlığın, insanlıktan da nasiplerini almadıklarının anlaşıldığını belirtti.
Kaftancıoğlu'nun, Türkiye'nin geçen kasımda büyük bir ekonomik saldırının altındayken, doların 4 lira olması için adeta yalvaran mesajlar paylaştığına dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"Kendisi bu naneleri yerde eşi bundan geri kalır mı? O da adeta övünerek, 7 dakikada çeyrek domuzu nasıl yediğini anlatıyor. Hıza bak, hıza. Milletime olan saygım nedeniyle şahsıma hatta vefat etmiş anacağıma yönelik galiz küfürleri burada zikretmekten hicap duyacağım. Nice seviyesiz mesajları aktarmıyorum bile. Eğer Türkiye'nin siyasi alternatifi bu şahsın İstanbul İl Başkanı olduğu bir CHP ise vay milletimin, ülkemin haline. Bu kafayla CHP, bırakınız iktidara gelmeyi kendi birliğini, bütünlüğünü dahil koruyamaz. İnanıyorum ki CHP'ye gönül veren vatandaşlarım bu açıklamalardan, bu tweetlerden sonra CHP'nin başına İstanbul gibi bir şehirde gelen bu tür her şeyden olumsuz nasiplenmiş kişilerden sonra bu kafanın benzerini artık ruh ikizi oldukları dünün BDP'sinin, bugünün HDP'sinin başına da musallat etmişlerdir. Normal şartlarda Taksim'in arka sokaklarındaki küçük bir büroda faaliyet gösteren marjinal bir derneğin başında olması gereken bu tipleri, oradan alıp siyasi partinin başına koyduğunuzda işte böyle arizi bir durum ortaya çıkıyor."
(Sürecek)