Aileyi tanıyan gazeteci şifreleri çözdü! Demirören konuşmasında kime, ne mesaj verdi?
Vatan Gazetesi yazarı Murat Çelik, Türk medyası için büyük önem taşıyan Doğan Medya Grubu'nun Demirören Grubu'na devrini kaleme aldı.
Dün Doğan Medya Grubu'nun Demirören Grubu'na devredilmesi ile
medyada yeni bir dönem başladı. Vatan Gazetesi yazarı Murat Çelik
Türk medyası için büyük önem taşıyan bu devri kaleme aldı. Yıldırım
Demirören'in yaptığı konuşmanın önemine dikkat çeken Çelik,
günlerdir konuşulanlar için bu sözlerin cevap olduğunun altını
çizdi. Çelik, "Medya sektöründe sadece Türkiye değil, dünya çapında
büyük bir iş bu alım satım." dedi.
İşte Murat Çelik'in "Medyada yeni dönem ve satır arasındaki
mesajlar" başlıklı bugünkü yazısı:
"Sizden tek ricamız, önyargılardan uzak kalmanız. En çok da
kendinize ve kurumlarınıza güvenmenizdir.”
Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Yıldırım Demirören,
dün Doğan Medya Grubu’nu devraldıkları törende yaptığı konuşmanın
bir yerinde işte böyle dedi.
“Kendinize ve kurumlarınıza güvenin...”
Demirören’in bu mesajı çalışanlarınaydı. Biz gazetecilere...
***
Bağcılar’daki Hürriyet Gazetesi binasında düzenlenen törende, Doğan
Grubu Onursal Başkanı Aydın Doğan’ın ardındın kürsüye gelen
Yıldırım Demirören’in yaptığı konuşma önemliydi.
Önemliydi çünkü medyadaki bu el değiştirme hakkında günlerdir
söylenmeyen, yazılmayan kalmamıştı ve Demirören’in sözleri bu
spekülasyon gündemine verilen cevaptı.
***
Yıldırım Bey’i ve başta Erdoğan Demirören olmak üzere aile
üyelerini yıllardır tanıyan, son 7 yıldır da grup bünyesinde görev
yapan bir gazeteci olarak dünkü tabloda altını çizmek istediğim
noktalar var.
***
Her şeyden önce, dün orada sadece iş adamları yoktu. Kardeşler,
eşler ve çocuklar da tören salonundaydı. Demirören Ailesi, ‘aile’
olarak oradaydı.
Tanıyanlar bilir, bu durum Demirörenler için sıradandır, hep olduğu
gibidir ama bu görüntünün anlamı büyük. Yıldırım Demirören’in
konuşmasında çocuklarından söz ederken, en küçük evlatlarından
bahsederken ‘Cemalim’ demesi de, bilenlerin dikkatinden kaçmamıştır
sanırım.
***
Gelelim konuşmanın detaylarına...
“Ömrünü ülkesine, bayrağına ve milletine adamış Erdoğan Demirören,
1965’te Hürriyet Gazete Dağıtım Şirketi’nin Simavi Ailesi’yle
birlikte ortaklarından biriydi. 1979’da da Aydın Bey Milliyet’i
Karacan Ailesi’nden satın alırken yine kendisi ortaklardan biriydi.
En son 2011’de Milliyet, Vatan gazetelerinin satışı yapılmıştı. Bu
binaların, kurumların ne kadar bir arada olduğunu görüyoruz ve
diyoruz ki, kalıcı olan Türk medya tarihini yazan bu kurumlar, bu
kurumlara can veren emekçiler, gazeteciler ve yayıncılardır.”
Bu mesaj önemliydi...
Devamında gelen şu cümleler de öyle:
“Bu alımın üzerine çok yazılıp çok konuşuldu. Gerçekleri
yansıtmayan spekülasyonlar yapıldı. Ancak bilmenizi isteriz ki,
ortak geçmişimizi değerlendirdiğimizde, birlikte sahip çıkacak
tarihimizi de bizler birlikte yazacağız.”
Ve yazının başındaki o cümle:
“Sizlerden tek ricamız önyargıdan uzak kalmanız. En çok da
kendinize ve kurumlarınıza güvenmenizdir.”
Dikkat ederseniz, “talimatımız” değil, “isteğimiz” bile değil,
“ricamız”...
Bu üslup da önemli ve gözden kaçmamalı.
***
Özetle...
Medya sektöründe sadece Türkiye değil, dünya çapında büyük bir iş
bu alım satım.
Demirören Grubu’nun sorumluluğu da grubun ulaştığı büyüklüğe
paralel oranda arttı.
Biz çalışanların, patronlarımızdan beklentilerimiz var.
Patronların da bizden...
Ve Yıldırım Demirören o beklentilerini, yazının başındaki iki
cümleyle özetledi dün.
***
Yeni dönem hepimiz için hayırlı olsun.
Ülke, sektör, Demirören Ailesi ve biz gazeteciler için...