16 Haz 2015 10:13 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:39

Ahmet Taşgetiren Abdullah Gül'e yüklendi! "Herkes durduğu yere bir daha baksın!"

Ahmet Taşgetiren yazdığı kitapla ortalığı karıştıran Gül'ün eski danışmanı Ahmet Sever üzerinden Abdullah Gül'e yüklendi.

"Abdullah Gül İle 12 Yıl" adlı kitabı yazan Abdullah Gül'ün eski danışmanı Ahmet Sever'in kitabına tepkiler gecikmedi.

"Muhafazakar çevrelerde fitne çıkarmak" ile suçlanan Sever kadar Gül de eleştirilerin odağında.
Star yazarı Ahmet Taşgetiren bugünkü yazısında Sever'in kitabını ve Gül'ün son dönemde değişen profilini değerlendirdi.

Milliyet muhabirliğinden gelen Sever'in sosyal demokrat çizgisine atıf yapan yazar, Cumhurbaşkanlığı döneminde Gül'ün Sever'in etkisiyle Erdoğan karşıtı isimleri uçağına aldığına dikkat çekti. Gül için çizilen profilin AK Parti'deki ilişkilerini sıkıntıya sokacağını düşünen Taşgetiren, yazısını bakın nasıl tamamlıyor:

"HERKES DURDUĞU YERE BİR KEZ DAHA BAKSIN"

"Kitapla ilgili ilk hamle pazar günü Hürriyet’in Pazar ekinde Ahmet Sever’le yapılan bir mülakatla devreye girdi. Orada Gül’ün güncel tartışmalar konusundaki tavrı öne çıkıyor, bu da genelde Tayyip Erdoğan’la farklı duruşa işaret ediyordu. Onlardaki genel muhteva da, Gül’ün, Erdoğan karşıtı dünyadaki yaklaşıma paralel bir duruş ve söylem sahibi olduğu şeklindeydi.

Özetle verilen mesaj şuydu:

- Gül Erdoğan’dan farklı ve Erdoğan karşıtlarına daha yakın. Daha uzlaşmacı, daha, daha, daha...
Şimdi tabii bütün bunları, bir seçim sonrasında, Ak Parti’nin oy kaybettiği ama yüzde 41’le yine birinci parti olduğu, Ak Parti’nin kayıp oyların muhasebesini yaptığı, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı üslubunun tartışıldığı, en büyük karşıtlığın Erdoğan’a yönelik olduğu, Ak Parti’nin Eylül’de genel kurul yapacağı, bu arada koalisyon ihtimalleri üzerinde çalışıldığı bir ortamda konuşuyoruz.
Tam bu ortamda “Bundan sonrası için Abdullah Gül ismi etrafında bir gelişme olabilir mi?” sorusu da soruluyor.

Benim kanaatim:

Ahmet Sever’in öne çıkardığı profil Abdullah Gül’ün parti ile ilişkilerini sıkıntıya sokacak bir profildir.
Şunu çok rahatlıkla ifade edebilirim:

Abdullah Gül, ilk gençlik yıllarından itibaren Büyük Doğu davası içinde yer almış, kimlik ve kişiliği, İslam davası ile yoğrulmuş bir isimdir. Bu sebeple onu farklı misyonlar içinde görme eğilimlerini çok yanlış bulurum. Politikada dil, üslup, yöntem farkı, evet var. Ben o farkı da hep önemsedim, hatta Tayyip Erdoğan’la o anlamda birlikteliğinin de bizzat Erdoğan için kazanç olduğuna inandım.
Ancak politik süreç, ciddi hercümerçler, türbülanslar, fırtınalar halinde yaşandığında bazen durulan yerler tartışılır hale gelebiliyor.

Öyle bir dönemden geçiyoruz. Derim ki, herkes durduğu yere ve o yerin kadim davadaki karşılığına bir kere daha baksın."