Ahmet Kekeç'ten Ahmet Taşgetiren'e "Adalet Yürüyüşü" tepkisi: Yazık, hakikaten çok yazık!
Star yazarları Ahmet Kekeç ile Ahmet Taşgetiren bir kez daha karşı karşıya geldi.
Star gazetesi yazarları arasında bu sefer de "Adalet Yürüyüşü"
polemiği başladı.
Ahmet Taşgetiren'in "Kılıçdaroğlu'nun eylemi klasik CHP tabanının
ötesinde karşılık bulur" çıkışına Star yazarı Ahmet Kekeç'ten bugün
tepki geldi.
AHMET TAŞGETİREN NE DEMİŞTİ?
Ahmet Taşgetiren dünkü köşesinde, Adayet yürüyüşü'ne nasıl bakmalı
diye sormuş ve "İktidarın küçümsemesi, medyada kimi köşelerin alaya
almaları, yıpratmaya yönelmeleri tabii. Ama bir toplumsal birikime
tekabül etme amacı taşıdığını görmezden gelmemek gerekiyor." demiş
ve yazısını şöyle bitirmişti: "Kılıçdaroğlu'nun eylemi klasik CHP
tabanının ötesinde karşılık bulur. (...) 69 yaşında bir direnç
yürüyüşüdür bu..."
HALK TV, "STAR YAZARINDAN DESTEK" DEYİNCE...
Taşgetiren'in bu yazısı CHP'nin yayın organı Halk TV'de "Star
yazarından Adalet yürüyüşü'ne destek" şeklinde haber olunca, Ahmet
Kekeç bugün köşesine "Star yazarı ne düşünüyor?" başlığı koyup
Ahmet Taşgetiren'e "tavzih mi yahut tekzip mi" yapacağını düşünme
çağrısı yaptı.
İşte Ahmet Kekeç'in yazısının o bölümü:
Dalga geçecek, eskilerin tabiriyle “istihfafla” bakacak, “Ne güzel,
spor yapıyorlar işte... Yürüsünler, açılırlar...” diyecek halimiz
yok.
Fakat, “adalet” talep eden bir “yürüyüş”ten daha fazlası bu...
Bunu görelim.
Bunu, “69 yaşında bir direnç yürüyüşüdür bu” diyen ağabeylerimiz de
görsün.
Kimsenin adalet filan istediği yok.
FETÖiçin yürüyorlar.
Suç ortaklıkları ortaya çıkmasın diye yürüyorlar.
İltisaklı elemanlarını yargının elinden kurtarmak için
yürüyorlar.
Delil karartmak için yürüyorlar.
Yeni 15 Temmuz’lara kapı aralamak için yürüyorlar.
Bir kez daha FETÖ yalanlarının altını çizmek ve meseleyi
uluslararası platformlara taşımak için yürüyorlar.
69 yaşında bir direnç yürüyüşü...
Öyle mi?
İki cümlesinden biri “20 Temmuz darbesi” olan, 15 Temmuz’daki rezil
darbe girişimini unutturmak için elinden gelen her melaneti
sergileyen Kemal Kılıçdaroğlu’nun “direncinden” nasıl bir “haklı
adalet talebi” yükseliyor olabilir?
Bugüne kadar bütün adalet taleplerini ucuz sloganlarla bastırmış
bir partinin müntesipleri mi sağlayacak adaleti? Cumhuriyet
tarihinin en adaletsiz hükümetlerini kurmuş CHP mi yapacak
bunu?
Bu partinin “adaletsiz yöntemlerle” (rezil bir “kaset” kumpasıyla)
yönetime gelmiş genel başkanı ve onun çakma “Gandi yürüyüşü” mü
oluşturacak muhtaç olduğumuz adalet iklimini?
Ne adaleti?
Hâlâ “Siz DEAŞ’a silah gönderiyordunuz” diyorlar.
Hâlâ “Lahey’de yargılanacaksınız, ellerinizde kelepçe görmek
istiyoruz sizin” diyorlar.
Hâlâ “15 Temmuz kurguydu...” diyorlar.
Hâlâ, şehitlerimizden bahisle, “Erdoğan’ın itleri” nitelemesini
kullanıyorlar. (Bunlar, Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşünden görüntülü
diyaloglar. Küçük bir “google” taramasıyla ulaşabilirsiniz.)
Hâlâ FETÖ’nün darbedeki rolünü görmüyorlar.
Hâlâ “Savaş suçlusu Erdoğan” göndermesi yapıyorlar.
Son “Lahey” ve “savaş suçlusu” göndermesini CHP Grup Başkanvekili
Engin Altay yaptı...
Kılıçdaroğlu’na “yürüyüş” kararının dikte edildiği saatlerde,
Çağlayan Adalet Sarayı önünde bekleyen gazetecileri topladı ve
“aynen” şöyle dedi: “Bugün görüşülen bu dosya Recep Tayyip
Erdoğan'ın uluslararası mahkemelerde savaş suçlusu olarak
yargılanmasının ana zeminini oluşturan bir dosyadır aynı zamanda.
Gün gelecek, bugün milletvekilimizi tutuklama kararı olarak işlem
yapılan bu evraklar, bu dosyalar nedeniyle Recep Tayyip Erdoğan
uluslararası mahkemelerde savaş suçlusu olarak
yargılanacaktır.”
Demek ki, “69 yaşında” sergilenen bu “direnç”, aynı zamanda,
Erdoğan’ı uluslararası mahkemelerde yargılatma kararlılığının bir
ifadesiymiş.
Demek ki mesele “adalet” değilmiş.
FETÖ’yle bağlantılı “elemanları” için yüzlerce kilometre yol
tepmeyi göze alan Kılıçdaroğlu, partisinden milletvekili seçilen
gazeteciler Ergenekon kumpasından içeri tıkılıp sorgusuz sualsiz 5
yıl tutuklu bırakıldığında, bırakın “yürümeyi”, FETÖ’nün kalbine
saplanacak sert bir açıklamayı bile çok görmüştü.
Şimdi adalet için yürüyor ve bu çakma eylem, “69 yaşında bir direnç
yürüyüşüdür bu” diyen ağabeylerimiz tarafından, 28 Şubat sürecinin
“özgürlükler için el ele yürüyüşü”yle eş değer tutuluyor.
Yazık.
Hakikaten çok yazık!
HAMİŞ
15 Temmuz’da darbe destekçiliği yaparken suçüstü yakalanan Halk TV,
önceki gün, “Star yazarından Kılıçdaroğlu’nun adalet yürüyüşüne
destek” diye sürekli altyazı geçti. Bu durum bir tavzih yahut
tekzibi gerektirir mi? Bunu da “yürüyüş destekçi”si ilan edilen
Star yazarı düşünsün.