17 Haz 2013 09:10 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:13

AHMET KEKEÇ; "SEN NASIL BİR PROVOKATÖRSÜN CAN DÜNDAR"

Star yazarı Ahmet Kekeç, Gezi olaylarını Halk Tv'ye anlatan Can Dündar'ı yerden yere vurdu..

Sen nasıl bir provokatörsün Can Dündar!

Kaç yıldır meslekteyim...
Başımdan iki tam, bir yarım, bir de “postmodern” darbe geçti.
12 Eylül öncesinin “ölmeli-öldürmeli” olaylarına tanık oldum.

Cinayetler gördüm... Toplumsal olayların ortasında kaldım... Yanımda yöremde bombalar patladı... Çığlıklar duydum...
Kenan Evren’in devrisaadetinde, henüz çocuk yaşta olmama rağmen, iki kez gözaltına alındım.
Sırtımda sopalar kırıldı...
Kitaplarımı yakmak zorunda kaldım.
İşkence görmüş insanlarla aynı evi, aynı kaderi, aynı yoksunluğu paylaştım.
Zulme uğradım.
Yok sayıldım.
Kırıldım, üzüldüm, parçalandım.
12 Eylül rejiminin zindanlarında çile dolduran ağabeyimin peşinden, o cezaevi senin bu cezaevi benim, yıllarca dolaşıp durdum.

Çok doldum. Hep isyan etmek istedim. Sıkılı yumruklarla dolaştım.
Ülkenin en sancılı, en karanlık günlerinde mesleğe başladım.
Birçok mecrada çalıştım.
Birçok insan gördüm.
Birçok olaya tanıklık ettim.
Bir insanın ömrüne sığabilecek bütün “acı tecrübelerden” geçtim.
Fakat böylesini ne gördüm, ne duydum.
Duyabileceğimi de sanmıyorum.
Elbette Can Dündar’dan söz ediyorum. Kim olabilir ki?

Buğulu ve romantik ses tonuyla bize “aşk”ları, “sevda”ları, insan olmanın erdemini anlatan ve bol para kazanan, hep de “romantik isyankâr” görüntüsüyle hafızamızda yer etmiş ama bugüne kadar hangi haksızlıklara isyan ettiği, hangi derde deva olduğu, hangi yaralı parmağa işediği, “öteki”nin özgürlüğü konusunda hangi insani refleksleri geliştirdiği meşkuk bu arkadaşımız, polisin Gezi Parkı’nı boşalttığı gece Halk TV’ye bağlandı ve bütün Türkiye’nin gözü önünde, “böylesi de olmaz ki birader” dedirten vicdansız bir provokasyona imza attı.

Birazdan okuyacağınız “Can Dündar mamulü” açıklamayı arşivlemenizi, daha da olmadı hafızanızda tutmanızı rica ediyorum; utanması ve vicdanı olmayan insanların neler yapabileceğine örnek olması açısından. İşte, romantik isyankar Can Dündar’ın “destansı” provokasyon girişimi:

Katliam hazırlığı bu... Annelerin kucağından çocuklarını alıyorlar. Çocukların çığlıklarına tanık oluyorum. Akıl alır gibi değil. Buna inanamıyorum. Gerçekten çok kötü şeyler olacak. Bunu Başbakan göremiyorsa bizim bir şeyler yapmamız lazım. Ben kaç yıldır gazetecilik yapıyorum bu kadar pervasızca yapılmış müdahale görmedim. Biraz önce Vali ile görüştüm “çaresizliğini” söyledi.

Ahmet Kekeç'in yazısının tamamı için tıklayın