12 Mar 2011 09:10
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:07
AHMET HAKAN'IN 19 SENE ÖNCE MESAİ ARKADAŞI OLAN İKLİM BAYRAKTAR'LA BİR TEMASI OLDU MU?
Ahmet Hakan mesai arkadaşı İklim Bayraktar'ı yazdı.
Mesai arkadaşım İklim
İKLİM var ya İklim...
Benim eski mesai arkadaşımmış.
Takvim gazetesine verdiği demeçte şöyle diyor İklim:
“Kimse bana sahip çıkmadı. Bir dönem beraber çalıştığımız insanlar, hatta Ahmet Hakan bile tanımadığını söyledi.”
* * *
İklim, Fatih Altaylı’nın programında özgeçmişini anlatırken şöyle demiş:
“Ben bir ara Ahmet Hakan’la TGRT’de çalıştım.”
Bu cümleyi işittiğim an, hafızamı şöyle bir yokladım.
Yok, hayır!
Zerre kadar hatırlamıyordum kendisini.
Mesela Sema’yı hatırlıyorum...
Mesela Bedia’yı hatırlıyorum...
Ama sıra İklim’e gelince...
Hayır, yok... İzi bile yok.
* * *
Bundan 19 sene evvel TGRT’de “Yankı” adlı haber programda çalışmıştım.
İklim’in sözünü ettiği “mesai arkadaşlığı” oradan geliyor olmalı.
Hemen Yankı’da beraber çalıştığım arkadaşlarımdan birini aradım:
“Ben bu İklim’i hatırlamıyorum... Kimdi bu İklim?” diye sordum.
Arkadaşım şöyle dedi:
“Tabii hatırlamazsın. Onun adı o zamanlar Ayfer’di... Ayfer’i hatırlıyorsun değil mi? Hani Tarkan hayranıydı o zamanlar... Hani ‘Falanca bana asıldı’ diye olay çıkarmıştı.”
Tekrar yokladım hafızamı...
Ayfer’i hayal meyal hatırladım.
Silik bir fotoğraf gibiydi benim için. Belleğimde yer etmemiş bir portre...
* * *
Ama işte gelin görün ki...
Adınız bir anda...
19 yıl evvel bir kurumda beraber çalışmak dışında hiçbir bağlantınız olmayan bu arkadaşın diline düşebiliyor.
Ayfer iken İklim haline gelmiş bu hanımefendi, “...Hatta Ahmet Hakan bile tanımadığını söyledi...” diye gazetelere demeç veriyor.
“Hatırlamamış olabilir” kuşkusu taşımıyor, “Aradan geçmiş şunca zaman” deme gereğini duymuyor, “19 yıl... Dile kolay” falan diye düşünmüyor, “Adım Ayfer’di, İklim oldu” meselesine kafayı takmıyor.
Anında basıyor yargıyı:
“O bile beni tanımadığını söyledi.”
* * *
Vallaha iyi ki İklim’i hatırlamıyorum.
İyi ki belleğimde yer etmemiş.
İyi ki bu 19 sene boyunca temasımız olmamış.
İyi ki “eski mesai arkadaşlığı” hukuku bir biçimde devam etmemiş.
Yoksa...
Maazallah! Hafazanallah!
Baksanıza: Dokunan yanıyor.
Ahmet Hakan/www.hurriyet.com.tr
İKLİM var ya İklim...
Benim eski mesai arkadaşımmış.
Takvim gazetesine verdiği demeçte şöyle diyor İklim:
“Kimse bana sahip çıkmadı. Bir dönem beraber çalıştığımız insanlar, hatta Ahmet Hakan bile tanımadığını söyledi.”
* * *
İklim, Fatih Altaylı’nın programında özgeçmişini anlatırken şöyle demiş:
“Ben bir ara Ahmet Hakan’la TGRT’de çalıştım.”
Bu cümleyi işittiğim an, hafızamı şöyle bir yokladım.
Yok, hayır!
Zerre kadar hatırlamıyordum kendisini.
Mesela Sema’yı hatırlıyorum...
Mesela Bedia’yı hatırlıyorum...
Ama sıra İklim’e gelince...
Hayır, yok... İzi bile yok.
* * *
Bundan 19 sene evvel TGRT’de “Yankı” adlı haber programda çalışmıştım.
İklim’in sözünü ettiği “mesai arkadaşlığı” oradan geliyor olmalı.
Hemen Yankı’da beraber çalıştığım arkadaşlarımdan birini aradım:
“Ben bu İklim’i hatırlamıyorum... Kimdi bu İklim?” diye sordum.
Arkadaşım şöyle dedi:
“Tabii hatırlamazsın. Onun adı o zamanlar Ayfer’di... Ayfer’i hatırlıyorsun değil mi? Hani Tarkan hayranıydı o zamanlar... Hani ‘Falanca bana asıldı’ diye olay çıkarmıştı.”
Tekrar yokladım hafızamı...
Ayfer’i hayal meyal hatırladım.
Silik bir fotoğraf gibiydi benim için. Belleğimde yer etmemiş bir portre...
* * *
Ama işte gelin görün ki...
Adınız bir anda...
19 yıl evvel bir kurumda beraber çalışmak dışında hiçbir bağlantınız olmayan bu arkadaşın diline düşebiliyor.
Ayfer iken İklim haline gelmiş bu hanımefendi, “...Hatta Ahmet Hakan bile tanımadığını söyledi...” diye gazetelere demeç veriyor.
“Hatırlamamış olabilir” kuşkusu taşımıyor, “Aradan geçmiş şunca zaman” deme gereğini duymuyor, “19 yıl... Dile kolay” falan diye düşünmüyor, “Adım Ayfer’di, İklim oldu” meselesine kafayı takmıyor.
Anında basıyor yargıyı:
“O bile beni tanımadığını söyledi.”
* * *
Vallaha iyi ki İklim’i hatırlamıyorum.
İyi ki belleğimde yer etmemiş.
İyi ki bu 19 sene boyunca temasımız olmamış.
İyi ki “eski mesai arkadaşlığı” hukuku bir biçimde devam etmemiş.
Yoksa...
Maazallah! Hafazanallah!
Baksanıza: Dokunan yanıyor.
Ahmet Hakan/www.hurriyet.com.tr