27 Mar 2011 07:16 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:10

AHMET HAKAN'DAN SONRA SEVGİLİSİ BAŞAK SAYAN DA REHA MUHTAR'I TOPA TUTTU!

"Kırk yıldır kalem tutan bir el, koskoca felaket yerine Japon dilberle geçirdiği geceyi yazarsa kınanır tabii!"

METAFOR...

İsteyen istediği şeyi yazabilir...
İsterse en ateşlisinden siyasi görüşlerini bildirir, isterse bu uğurda başka köşelerdeki kalemlerle kavgaya tutuşabilir.
Veya bırakın özel hayatını, cinsel hayatını bile deşifre edebilir...
Hayat onun hayatı, kim karışabilir ne yazıp çizeceğine...

Amma velakin;
Kırk yıldır kalem tutan bir el, görülmemiş büyüklükte bir felaketler zinciri ile boğuşan, ölülerinin sayısının bile bilinemediği, binlerce insanın evsiz kaldığı, dahası yaşam savaşı verdiği bir coğrafyadan bahsederken aşk hayatının mahrem yanlarını anlatarak konuya giriş yapmayacağını, dahası bunun bir metafor olmayacağını bilir...
Japonya’daki felaketlerle ilgili çiziktirecekken Japon dilberle geçirilen aşk gecesiyle başlanıyorsa yazıya cümle alem alay eder elbette.
Yoksa Reha Muhtar istediğini yazabilir sonuçta. İster Japon dilberden bahsetsin, ister Afrikalı güzelin hünerlerinden, isterse de Fransız sevgilinin yataktaki becerisinden...
Mesele bu değil...
Mesele insanların acılarıyla ilgili hassas konuları yazarken empati kurabilmekte ve doğru ’metafor’u seçebilmekte...

Başak Sayan / AKŞAM