04 Nis 2016 09:36
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 18:26
Ahmet Hakan'dan Abdülkadir Selvi'ye "merhaba" yazısı: Azgın azınlıklar Hürriyet'i anlamamak için direnecek!
"Meslek hayatımın yeni durağında Hürriyet'teyim" diyen Abdülkadir Selvi için Hürriyet yazarı Ahmet Hakan bakın neler yazdı?
Yeni Şafak gazetesinin Ankara Temsilcisi iken "ceketimi ve kalemimi
alıp çıkıyorum" diyerek veda eden ve herkesi şaşırtan Abdülkadir
Selvi'nin yeni adresi Hürriyet oldu.
Hürriyet' sürpriz transferi dün sürmanşetten "Usta gazeteci Hürriyet'te" anonsuyla okurlarına duyururken, Selvi, bugün ilk yazısında "suratsız değil ama sıkıcı bir insan" olduğunu anımsatıp, "meslek hayatımın yeni durağında Hürriyet'teyim" dedi.
Peki Selvi gibi mahalle değiştirip Hürriyet'e transfer olan Ahmet Hakan'ın yeni köşedaşına karşı tepkisi nasıl oldu?
Selvi’nin ‘her şeye rağmen gazetecilik yapmaya çabaladığını’ savunan, bu transferi eleştirecekleri de ‘azgın azınlıklar’ ilan etti. Hakan yazısını şöyle sonlandırdı: “Ortadan “çat” diye ikiye bölünmüş şu Türkiye ortamında azgın azınlıkların bu anlamı anlamak istememek için direneceklerini biliyorum. Ama biz buna rağmen doğru bildiğimiz yolda ilerleyeceğiz.”
İşte Hürriyet yazarı Ahmet Hakan'ın Selvi için yazdıkları:
ABDÜLKADİR SELVİ'YE MERHABA
HÜRRİYET bir kitle gazetesi.
Bu gazetede her sese yer var.
*
Keskin muhaliflerin de keskin hükümet yanlılarının da yazabildiği tek gazete olmak istiyor Hürriyet.
*
- Gazetelerin kendi siperlerine çekildiği...
- Gazetelerin sadece kendi cemaatlerine konuşmaya başladığı...
- Gazetelerin önceden kestirilebilir bir yayın çizgisine saplanıp kaldığı...
- Gazetelerin kaskatı bir pozisyon aldığı ve sürprizsizleştiği...
- Gazetelerin cepheleşme ortamına büyük katkı sağladığı...
- Gazetelerin kendilerini farklı görüşlere tamamen kapattığı...
- Gazetelerin aşırı fanatikleştiği...
- Gazetelerin iktidar bülteni ya da muhalefet bülteni haline geldiği...
Şu tuhaf ortamda HÜRRİYET...
Herhangi bir sipere çekilmeyi, sadece tek bir cemaate konuşmayı, cepheleşmeye eşsiz katkılar sunmayı, fanatikleşmeyi, bülten haline gelmeyi, farklı görüşlere kapanmayı elinin tersiyle itiyor.
*
Ankara kulislerinin nabzını en iyi tutanlardan biri olan, haber değeri taşıyan yazılara imza atan, her şeye rağmen gazetecilik yapmaya çabalayan Abdülkadir Selvi'nin Hürriyet'te yazmaya başlamasının anlamı işte budur.
*
Ortadan "çat" diye ikiye bölünmüş şu Türkiye ortamında azgın azınlıkların bu anlamı anlamak istememek için direneceklerini biliyorum.
Ama biz buna rağmen doğru bildiğimiz yolda ilerleyeceğiz.
AHMET HAKAN'IN YAZISININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN
Hürriyet' sürpriz transferi dün sürmanşetten "Usta gazeteci Hürriyet'te" anonsuyla okurlarına duyururken, Selvi, bugün ilk yazısında "suratsız değil ama sıkıcı bir insan" olduğunu anımsatıp, "meslek hayatımın yeni durağında Hürriyet'teyim" dedi.
Peki Selvi gibi mahalle değiştirip Hürriyet'e transfer olan Ahmet Hakan'ın yeni köşedaşına karşı tepkisi nasıl oldu?
Selvi’nin ‘her şeye rağmen gazetecilik yapmaya çabaladığını’ savunan, bu transferi eleştirecekleri de ‘azgın azınlıklar’ ilan etti. Hakan yazısını şöyle sonlandırdı: “Ortadan “çat” diye ikiye bölünmüş şu Türkiye ortamında azgın azınlıkların bu anlamı anlamak istememek için direneceklerini biliyorum. Ama biz buna rağmen doğru bildiğimiz yolda ilerleyeceğiz.”
İşte Hürriyet yazarı Ahmet Hakan'ın Selvi için yazdıkları:
ABDÜLKADİR SELVİ'YE MERHABA
HÜRRİYET bir kitle gazetesi.
Bu gazetede her sese yer var.
*
Keskin muhaliflerin de keskin hükümet yanlılarının da yazabildiği tek gazete olmak istiyor Hürriyet.
*
- Gazetelerin kendi siperlerine çekildiği...
- Gazetelerin sadece kendi cemaatlerine konuşmaya başladığı...
- Gazetelerin önceden kestirilebilir bir yayın çizgisine saplanıp kaldığı...
- Gazetelerin kaskatı bir pozisyon aldığı ve sürprizsizleştiği...
- Gazetelerin cepheleşme ortamına büyük katkı sağladığı...
- Gazetelerin kendilerini farklı görüşlere tamamen kapattığı...
- Gazetelerin aşırı fanatikleştiği...
- Gazetelerin iktidar bülteni ya da muhalefet bülteni haline geldiği...
Şu tuhaf ortamda HÜRRİYET...
Herhangi bir sipere çekilmeyi, sadece tek bir cemaate konuşmayı, cepheleşmeye eşsiz katkılar sunmayı, fanatikleşmeyi, bülten haline gelmeyi, farklı görüşlere kapanmayı elinin tersiyle itiyor.
*
Ankara kulislerinin nabzını en iyi tutanlardan biri olan, haber değeri taşıyan yazılara imza atan, her şeye rağmen gazetecilik yapmaya çabalayan Abdülkadir Selvi'nin Hürriyet'te yazmaya başlamasının anlamı işte budur.
*
Ortadan "çat" diye ikiye bölünmüş şu Türkiye ortamında azgın azınlıkların bu anlamı anlamak istememek için direneceklerini biliyorum.
Ama biz buna rağmen doğru bildiğimiz yolda ilerleyeceğiz.
AHMET HAKAN'IN YAZISININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN