02 Mar 2009 07:22 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 13:34

AHMET HAKAN "YERİNDE GÖZÜM YOK" DİYEN FEHMİ KORU'YA NE CEVAP VERDİ?...

"Fehmi Abi! Fehmi Abi! Ne olur doğruyu söyle... Gerçekten de yerimizde gözün yok değil mi?"


İyi ki gözü yok


FEHMİ Koru'nun yerimizde gözü yokmuş...

Ertuğrul Özkök
rahat edebilirmiş...

Tabii biz yazarlar da...

Fehmi Koru, aslında buralara gelmek istese işi çok ama çok kolaymış...

Aydın Doğan Bey'in kulağına eğilip, "Onları at / beni al" dermiş, işi bitirirmiş...

Oysa...

Bunu yapmıyormuş...

Çünkü yerinden pek bir memnunmuş...

Ayrıca "kifayetli" imiş ama "muhteris" değilmiş...

Dolayısıyla...

Hürriyet yazarları olarak bizler, "saçmalıklar" çiziktirmeye devam edebilirmişiz...

* * *

Bunları okuyunca...

Öyle bir rahatladık ki sormayın...

"Oh" çektik...

Pozisyonlarımızı sağlama almanın verdiği güven duygusuyla...

Fehmi Koru'nun "Yerinizde gözüm yok" yazısının çıktığı günün akşamında...

Süper bir "kutlama yemeği" bile yedik...

Neşe içinde... "Oh be" nidalarıyla...

* * *

Fakat...

Durun bir dakika!

Bendeki kahrolası "kuşkucu mizaç", ancak bir kutlama yemeği boyunca yakamı rahat bıraktı...

Gece olunca... Karanlık bastırınca...

İçime bir kurt düşüverdi... Beynim karıncalanmaya başladı...

Yaşamsal soru şuydu:

"Yahu bu adamın gözü bizim yerimizde değilse... Onca yazıyı niye yazdı ki?"

Can havliyle...

"Fehmi Koru / Taha Kıvanç ikilisi"nin son bir aylık yazılarını çıkarıp bir "istatistik" çalışması yapacaktım ki...

"Odatv.com" adlı internet sitesi imdadıma koştu da bu sıkıcı çabaya gerek kalmadı...

Allah kendilerinden gani gani razı olsun...

"Odatv.com"daki arkadaşlar, hiç üşenmeyip, bir istatistik çıkarmışlar...

Sadece son bir ayda, Fehmi Koru / Taha Kıvanç ikilisinin içinde "Aydın Doğan" ve "Hürriyet" geçen yazılarının bir dökümünü yapmışlar...

Sonuç: Acayip!

Şöyle ki:

Son bir ay içinde "tokgözlü" Fehmi Bey ve "tokgözlü" Taha Kıvanç Bey, "Aydın Doğan nasıl kurtulur?" ya da "Doğan Grubu yazarlarının Aydın Doğan'a ettiği fenalıklar" meselesine değinen...

Tam 20 adet yazı yazmış...

Ayrıntılı tabloya bakacak olursak:

28 gün çeken şubat ayında Fehmi Koru'nun yazdığı 20 adet yazıdan 9'u...

28 gün çeken şubat ayında Taha Kıvanç'ın yazdığı 20 adet yazıdan 11'i...

Doğrudan "Onları at / Beni al" iması taşıyan "Aydın Doğan'a mektuplar" şeklinde...

Dolaylı mektuplar ise bu istatistiğin dışında...

* * *

Bu sonucu öğrendim ya...

Ben artık pozisyonumu koruyacağımdan hiç ama hiç emin değilim...

Çünkü şu sorular beynimi kemiriyor:

Eğer "kifayetsiz muhteris" olanlar bizler isek...

"Fehmi Koru-Taha Kıvanç ikilisi"nin bu olağanüstü çabası neye delalettir?

Eğer bizler "saçmalıklar çiziktiren" adamlar isek...

"Fehmi Koru-Taha Kıvanç ikilisi" neden kendilerini bu saçmalıklara vurma gereği hissetmiştir?

Bu takıntının esbabı mucizesi nedir?

Neyse... Neyse...

Belki de en iyisi şöyle seslenmek:

"Fehmi Abi! Fehmi Abi! Ne olur doğruyu söyle... Gerçekten de yerimizde gözün yok değil mi?"


AHMET HAKAN / HÜRRİYET