18 Kas 2016 10:06
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 21:40
Ahmet Hakan, 'Tarafsız Bölge'deki tartışmayı anlattı: Reyting mi? Aman adı batsın reytingin!.
Ahmet Hakan CNN Türk'te sunduğu 'Tarafsız Bölge' programında yaşanan ve camların bardakların kırıldığı tartışmayı köşesine taşıdı.
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, CNN Türk'te sunduğu Tarafsız Bölge programında yaşanan gerginliği "İlk yumruk Ayhan Oğan’dan geldi. Önündeki kırmızı sehpaya öyle bir vurdu ki... Bardak bir yana, sehpa bir yana! Sonra kocaman gövdesiyle Aykut Erdoğdu’ya geldi sıra. O da öyle bir indirdi ki yumruğunu kırmızı sehpaya. Sular devrildi, ortalık karıştı, zavallı sehpamız yıldızları saydı" ifadeleriyle anlattı. Programda CHP'li Aykut Erdoğdu ile AKP’li Ayhan Oğan arasında 'İsrail anlaşması' tartışması çıkmış; Erdoğdu'nun "20 milyon dolara İsrail'e diz çöktünüz" demesi üzerine Oğan, "Ahlaksız, edepsiz" cevabını vermişti. Oğan'ın elini sert bir şekilde cam sehpaya vurması sonrası Erdoğdu da masaya yumruk atmış ve masayı kırmıştı.
Ahmet Hakan'ın "Yumruklar cam masaları kırarken mırıldandıklarım" başlığıyla yayımlanan (18 Kasım 2016) yazısı şöyle:
Yumruklar inmeye başladı Tarafsız Bölge'nin zavallı dekoratif unsurlarının tepesine...
İlk yumruk Ayhan Oğan’dan geldi... Önündeki kırmızı sehpaya öyle bir vurdu ki... Bardak bir yana, sehpa bir yana! Sonra kocaman gövdesiyle Aykut Erdoğdu’ya geldi sıra... O da öyle bir indirdi ki yumruğunu kırmızı sehpaya... Sular devrildi, ortalık karıştı, zavallı sehpamız yıldızları saydı. Ve işte tam da bu sıralarda ben içimden şöyle şeyler mırıldanıyordum:
- Anne! Sanırım yine sen haklı çıkacaksın, bu ikisi kendini kurtaracak ve olan yine bana olacak!
*
- Eğer birbirlerine vurmaya kalkarlarsa... Kavgayı ayıran olarak o yumrukların tümü benim kafamda patlayabilir. Ve stüdyoda her an yere serilebilirim. Hafazanallah! Hafazanallah!
*
- Darp... Darp... Darp... Bu yıl benim de kaderim bu galiba!
*
- Reyting mi? Aman adı batsın reytingin! Şu kavga hayırlısıyla bir bitseydi.
*
- Ben hayatımda şu Ayhan Oğan kadar dik dik konuşan bir adam görmedim. Adam sade kahve isterken bile polemik çıkarıyor!
*
- Aykut Erdoğdu’nun sertlik ile yumuşaklık arasında gidip gelme hızı o kadar fazla ki... Takipte zorlanıyorum.
*
- Aha! Annemden telefonuma mesaj geldi: “Yatıştırsana adamları... Ballı ıhlamur versene... Ne duruyorsun.” Of anne ya of!
*
- Aykut Bey ne yapıyorsunuz? Ayhan Bey ne yapıyorsunuz? Size bir şey söyleyeyim mi? Kendimi gitgide daha fazla Esra Ceyhan gibi hissetmeye başladım.
*
- Türkiye’nin bir beka sorunu var mı, yok mu bilmiyorum ama Tarafsız Bölge’de Türkiye’nin beka sorununu tartıştıkça... Benim de kişisel olarak programı darp edilmeden tamamlamak gibi bir beka sorunum var.
*
- “Şimdi kısa bir reklam arası” demenin kurtarıcı esenliği... Çok teşekkürler kısa bir reklam arası!
*
- Annemden yeni mesaj: “Reklam arasında verdin mi ballı ıhlamuru? Biraz sakinleştiler mi bari?”
Ahmet Hakan'ın "Yumruklar cam masaları kırarken mırıldandıklarım" başlığıyla yayımlanan (18 Kasım 2016) yazısı şöyle:
Yumruklar inmeye başladı Tarafsız Bölge'nin zavallı dekoratif unsurlarının tepesine...
İlk yumruk Ayhan Oğan’dan geldi... Önündeki kırmızı sehpaya öyle bir vurdu ki... Bardak bir yana, sehpa bir yana! Sonra kocaman gövdesiyle Aykut Erdoğdu’ya geldi sıra... O da öyle bir indirdi ki yumruğunu kırmızı sehpaya... Sular devrildi, ortalık karıştı, zavallı sehpamız yıldızları saydı. Ve işte tam da bu sıralarda ben içimden şöyle şeyler mırıldanıyordum:
- Anne! Sanırım yine sen haklı çıkacaksın, bu ikisi kendini kurtaracak ve olan yine bana olacak!
*
- Eğer birbirlerine vurmaya kalkarlarsa... Kavgayı ayıran olarak o yumrukların tümü benim kafamda patlayabilir. Ve stüdyoda her an yere serilebilirim. Hafazanallah! Hafazanallah!
*
- Darp... Darp... Darp... Bu yıl benim de kaderim bu galiba!
*
- Reyting mi? Aman adı batsın reytingin! Şu kavga hayırlısıyla bir bitseydi.
*
- Ben hayatımda şu Ayhan Oğan kadar dik dik konuşan bir adam görmedim. Adam sade kahve isterken bile polemik çıkarıyor!
*
- Aykut Erdoğdu’nun sertlik ile yumuşaklık arasında gidip gelme hızı o kadar fazla ki... Takipte zorlanıyorum.
*
- Aha! Annemden telefonuma mesaj geldi: “Yatıştırsana adamları... Ballı ıhlamur versene... Ne duruyorsun.” Of anne ya of!
*
- Aykut Bey ne yapıyorsunuz? Ayhan Bey ne yapıyorsunuz? Size bir şey söyleyeyim mi? Kendimi gitgide daha fazla Esra Ceyhan gibi hissetmeye başladım.
*
- Türkiye’nin bir beka sorunu var mı, yok mu bilmiyorum ama Tarafsız Bölge’de Türkiye’nin beka sorununu tartıştıkça... Benim de kişisel olarak programı darp edilmeden tamamlamak gibi bir beka sorunum var.
*
- “Şimdi kısa bir reklam arası” demenin kurtarıcı esenliği... Çok teşekkürler kısa bir reklam arası!
*
- Annemden yeni mesaj: “Reklam arasında verdin mi ballı ıhlamuru? Biraz sakinleştiler mi bari?”