19 Ağu 2011 05:19 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:41

AHMET HAKAN HOCASINA KIZDI: "HATAYI BİRAZ DA KENDİNDE ARA HOCAM!"

Yenişafak yazarı Hayrettin Karaman'ın "Tahammülsüzler" yazısını eleştiren Ahmet Hakan, Karaman'ı kibirli davranmakla suçladı...

Ahmet Hakan, Yenişafak yazarı İlahiyatçı Hayrettin Karaman serzenişini eleştirdi. Karaman'ın dünkü "Tahammülsüzler" başlıklı yazısında "kibir" emareleri gören Hakan, "Hayrettin hoca hatayı biraz da kendinde aramalıdır" dedi.

İşte Ahmet Hakan Coşkun'un yazısından ilgili kısım...

Kibir ki hiç yakışmaz Hayrettin Hoca’ya

YENİ Şafak yazarı ünlü fıkıhçı Prof. Hayrettin Karaman, fırtınalar koparan “Tahammül mü, hoşgörü mü?” başlıklı makalesine yönelik yazılan tepki yazılarını bir dosyada toplamış: 118 sayfayı buluyormuş tepki yazıları.
Genel olarak bakıldığında bu tepkilerin büyük bir kısmı Hayrettin Hoca’yı yerden yere vuruyormuş.

Hayrettin Hoca, dünkü Yeni Şafak’ta yayınlanan “Tahammülsüzler” başlıklı bir yazıyla kendisine tepki gösterenlere saydırmış da saydırmış.
Şöyle diyor:
“Hoşgörü şöyle dursun tahammül bile yok. Saptırmalar var. Okumadan, anlamadan, düşünmeden kaleme sarılmalar var. Çok az sayıda insaflı değerlendirmeler, eleştiri denebilecek yazılar da çok şükür var. Sonuç olarak ‘İyi ki yazmışım’ diyorum. Yazı bir laboratuvar oldu, gerçek yüzler burada daha iyi, daha yakın görüldü. Çağdaşlık, hoşgörü, çoğulculuk maskeleri altında meğer ne kadar çirkin ve sahte yüz varmış!”

Hayrettin Karaman Hoca, keşke “çirkin ve sahte yüzlerin açığa çıkması” nedeniyle duyduğu memnuniyet kadar, yazdığı yazının “yanlış anlaşılmaya” çok müsait bir yazı olması nedeniyle de hafiften bir üzüntü duyabilseydi.
Eğer bir yazar, yazdığı yazıya gelen tepkiler karşısında sürekli...
- “Ben aslında öyle demek istemedim, böyle demek istedim” demek zorunda kalıyorsa...
- “İyi niyetliler” tarafından bile yanlış anlaşılıyorsa...
- Yazdığı yazı “çarpıtmaya ve saptırmaya” hayli elverişli ise...
- “Ama ben şu kaydı koymuştum” diyorsa...
O yazarın suçun tümünü başkalarında aramak yerine biraz olsun kendisini de eleştirmesi gerekmez mi?
En azından “Belki de ben de kendimi iyi ifade edememişimdir” falan demesi nezakete daha uygun düşmez mi?
Ne de olsa “kibir ki hiç yakışmayandır” Hayrettin Hoca’ya...

AHMET HAKAN / Hürriyet