Adnan Oktar'dan kaçanlar The Times'a konuştu: Zehirli bir ilişki gibi
Adnan Oktar’a bağlılık üzerinden bir araya gelmiş ve kapalı bir kült sistemi içinde yaşayan insanlar The Times'a konuştu.
Türkiye’de ‘kedicikler’ olarak tanınan grubun kadın üyeleri ve ‘aslanlar’ olarak bilinen grubun erkek üyeleri, yaşadıkları korkunç günleri ve taciz olaylarını İngiliz The Sunday Times gazetesine anlattı.
"Adnan Oktar'ın acımasız seks tarikatı" şeklinde aktarılan haberde, Harun Yahya olan Oktar’ın, Darwin’in evrim teorisine karşı “İslami yaratılış” adını verdiği teoriyi savunduğu bir dizi kitabı bulunduğunu ve bunlarla tanındığını aktardı.
TAM 8 YIL SONRA KAÇMAYI BAŞARDI
Oktar’ın kediciklerinden biri olan Seda Işıldar, İngiliz The Sunday Times gazetesine, 16 yaşındayken tarikat lideri tarafından cinsel istismara uğradığını, 20 yaşındayken genel anestezi olmadan burun estetiği olmaya zorlandığını söyledi.
Işıldar, Oktar’ın 30’lu yaşlarındayken kendisini onunla evlenmeye zorladığını belirtirken, tam 8 yıl sonra kaçmayı başardığını ve Kanada’ya taşındığını aktardı.
Işıldar, "Sana özel olduğunu söylüyorlar. Topluluğun geri kalanından farklı olduğunu belirtiliyorlar. 15 yaşındasın. Sen o grubun bir parçasısın ve seni izole ediyorlar. Zehirli bir ilişki gibi" dedi.
Örgütün gerçek yüzünü anlatan Işıldar, Oktar'ın, kendisine cinsel tacizde bulunana kadar, "parçası olmaktan heyecan duyduğu modern bir İslam versiyonunu temsil ettiğine" inandığını kaydetti.
"BURNUMA VURULAN ÇEKİCİ HALA HATIRLIYORUM"
Adnan Oktar’ın grubuna 2006 yılında 24 yaşındayken katılan bir başka isim Ceylan Özgül de gazeteye yaptığı açıklamada, grupla birlikte yaşamayı ‘hapishanede yaşamaya’ benzetirken, Oktar’ın Türkiye’de ciddiye alınmadığını ancak yaşattıklarının ‘ciddi’ olduğunu söyledi.
Özgül de zorla anestezi olmadan burun ameliyatı geçirdiğini belirtirken, hala bu durumdan dolayı travma yaşadığını aktardı. Özgül The Sunday Times gazetesine, ‘Burnuma vurulan çekici hala hatırlıyorum. Çekiç ve keskiyi burnuma kaç kez vurduklarını sayıyordum” dedi.
Özgül, Oktar’la ilk tanıştığında eğlenceli olduğu için onunla konuşmayı sevdiğini ve onu ciddiye aldığını söyledi. Grubun uluslararası itibarının artmasına yardımcı olduğunu ve University College London dahil olmak üzere prestijli kuruluşlarla Oktar için konferanslar düzenlediğini aktardı. Ancak zaman geçtikçe hareketlerinin daha da fazla kısıtlandığını aktaran Özgül, kaldığı yerleşkenin çeşitli kameralarla sürekli izlendiğini söyledi.
GRUBA KADINLARI ÇEKMEKLE GÖREVLİ ‘ASLANLAR’ KONUŞTU
Sözcü'nün Sunday Times'dan aktardığı habere göre: grubun ‘aslanlar’ olarak bilinen erkek üyelerinden biri olan Şahin, kendilerinin daha fazla kadını gruba çekmekle görevlendirildiklerini aktardı. Oktar’ın sayesinde lüks kıyafetler giyinen ve dış görünüşüne özen gösteren Şahin kısa sürede yakışıklılığı ile kadınlar için bir ‘yem’ haline geldi.
Kendisine ve diğer ‘aslanlara’ alışveriş merkezlerinde veya kafelerde nasıl takılacağını ve oradaki kadınlarla nasıl sohbet edeceğini ve onlara bir mankenlik ajansı için nasıl teklif götürülmesi gerektiğinin anlatıldığını aktardı.
Bu düzene ‘turnike sistemi’ adı verildiğini ve yıllar içinde sayısız kadının bu şekilde tarikata getirildiğini belirtti.
“200 KADINI TARİKATA GETİRDİ”
200 kadını tarikata getirdiğini iddia eden Şahin, Oktar’ın yaptığının doğru olduğunu düşünmesi için beyninin yıkandığını söyledi. Şahin sonunda tarikattan ayrıldığını ve diğer üyelerle birlikte kovuşturma dokunulmazlığı karşılığında polisle bilgi paylaştığını açıkladı.
Adnan Oktar, Ocak ayında çocuklara cinsel istismar, suç çetesi kurma, tecavüz, şantaj, dolandırıcılık, siyasi ve askeri casusluk ve işkenceye neden olma gibi 10 ayrı suçlamadan suçlu bulunmuştu.
Duruşmalar, ürkütücü ayrıntılar ve ürkütücü cinsel suç iddiaları içerirken Oktar, Aralık ayında 1000’e yakın kız arkadaşı olduğunu söyledi.