Adil Serdar Saçan suskunluğunu bozdu; Hrant Dink suikastini...
Serdar Saçan; muhabir Sultan Akten’in sorularını yanıtlarken, 'Paralel Yapı' ile ilgili oldukça iddialı açıklamalar yaptı.
90'ların organize suçlarla mücadele şube müdürü ve F Tipi
yapılanmanın isim babası Adil Serdar Saçan, TGRT Haber’de
suskunluğunu bozdu.
Serdar Saçan; muhabir Sultan Akten’in sorularını yanıtlarken,
'Paralel Yapı' ile ilgili oldukça iddialı açıklamalar yaptı. F Tipi
örgütün Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin 'Yasama, Yürütme ve Yargı'
organlarını ele geçirmeye çalıştığını iddia eden eski organize
suçlarla mücadele şube müdürü, "Paralel Yapı uzun süredir devletin
içerisinde yapılanıyordu ve bundan da devletin istihbarat birimleri
ve adli birimleri haberdardı... Paralel Yapı zaman içinde güçlendi"
dedi.
"YAPTIKLARI OYUN DEŞİFRE OLDU"
Eski organize suçlarla mücadele şube müdürlerinden Saçan, F Tipi
örgüt olarak adlandırdığı grubun, il üyelerini devlet içerisinde
belirli kademelere getirdiklerini iddia etti ve "Son yumruğu vurmak
üzereyken yaptıkları oyun deşifre oldu. Operasyonlar yiyorlar ve
dağılma sürecine girdiler" dedi. İşte eski organize suçlarla şube
müdürü Adil Serdar Saçan'ın açıklamalarının satır başları:
"PARALEL YAPILANMA 1978’DEN BERİ VAR.
'IŞIK EVLERİ' BENCE HÜCRE EVİ"
Saçan, Işık Evleri'nden 'hücre evi' olarak bahsederken, "1978
yılında ve 1980 yılında mezun olan '3 isim', ki birisi Ramazan
Akyürek'tir, bunlar bizim Polis Koleji’ne 'sınıf komiseri' olarak
geldiler. Orada, bizim gibi 13-14 yaşında çocukların hemen hemen %
95’ini Işık Evleri'ne götürdüler. Götürenlerin başında da Ramazan
Akyürek vardı. Bu evler, Işık Evi değil; bence hücre evidir. Çünkü
bunlar terör örgütü... Devlete karşı harekete geçen her örgüt,
terör örgütüdür" ifadelerini kullandı.
"17-25 ARALIK'A DEK, EMNİYET’İN % 95’ İNİ ELE
GEÇİRMİŞLERDİ"
Paralel Yapı'nın örgütlenmesini anlatırken; 'Önce geri birimlerden
başladılar' diyen Saçan, "Daha sonra istihbarat dairesinde çok
yoğun yapılandılar. Kaçakçılık şube, asayiş daire başkanlığı,
terörle mücadele şube müdürlüğü derken; bütün bir emniyet
karargâhını ele geçirdiler. 17 ve 25 Aralık sürecine gelindiğinde
emniyetin % 95’ini ele geçirmiştiler" iddiasında bulundu.
"CUMHURBAŞKANI'NI DA BAŞBAKAN’I DA ALDATTILAR"
Saçan, "O zamanlar şöyle bir sendrom vardı: 'Ordu darbe
yapacak. Atatürkçüler, Ulusalcılar darbeye geliyor' diye…
Cumhurbaşkanı'nı bir gecede oradan oraya dolaştırdılar.
Karşısındaki adam, emniyet müdürü. Dini bütün, namazında niyazında
biri... Dedi ki; bu çocuklar dürüst... Karşı tarafa da 'ulusalcı
darbeci grup' var. Ne yapıyor; o zaman bunlara ister istemez
inanıyor. Ama yağmurdan kaçarken; doluya tutuldular" dedi.
"ERGENEKON’U KAPATMAKTAN HAPİS YATTIM; AMA SAVCI
KAPATMIŞTI"
Saçan'ın iddiaları saymakla bitmiyor... Eski polis müdürü,
savcılıktan izin alırken; binbir zorlukla çektiğini iddia ediyor ve
devam ediyor: "Adam gelmiş diyor ki; genelkurmay başkanı Hüseyin
Kıvrıkoğlu, Ergenekon Terör Örgütü'nün bir numaralı ismi... Yani;
böyle abuk subuk şeyler oldu. Savcıya gittik, dedik ki; 'Biz
telefon dinlemesi falan yapmadık bu konuyla ilgili olarak...
İstihbarat'a gönderdik. İstihbarat, hiçbir şey yapmadı. Bilgi
vermiyorlar! Ne diyorsunuz?' Savcılık, 'Getirin kağıdı' dedi. Savcı
altına imzayı attı ve 'Kapatıyorum' dedi. 'Soruşturmayı sen
kapattın' dediler. 16 ay boşu boşuna içeride yattım. Ama savcıyla
ilgili hiçbir işlem yapılmadı."
"GARDİYANLAR BİLE 'PARALEL YAPI' ADAMIYDI. İŞKENCE
GÖRDÜK"
Cezaevi sürecinde kaldıkları koğuşda işkence gördüklerini de ileri
süren Saçan, "Çocuklarımız geldiğinde iç çamaşırlarına kadar
soyulup arama yapıyorlardı. Verdikleri yiyecekleri, zehirlenmeyelim
diye, 3-4 kere sıcak suyla yıkamadan yiyemiyorduk. Yan koğuşta
yatan mahkûmla konuşmamız bile yasaktı. Resmen işkence gördük! En
ağır cezaevi kurallarını uyguladılar. Gardiyanlar bile Paralel
Yapı'nın adamıydı. Yahu; el insaf, biz de emniyet amiriydik. Bu
şubeyi kuran benim be" dedi.
"HRANT DİNK SUİKASTİNİ F TİPİ YAPTI"
Adil Serdar Saçan ayrıca, "Hrant Dink Cinayeti'nin, Hablemitoğlu
Cinayeti'nin, Zirve Yayınevi ve Danıştay Cinayetleri'nin de
müsebbibi 'Paralel Yapı'dır" dedi… Saçan son olarak, "Danıştay
cinayetiyle ulusalcıları, Dink cinayetiyle azınlıkları
ayaklandırdılar. Amaç, ülkeyi kaosa sürüklemekti" diye konuştu.