04 Eyl 2015 12:25
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:51
Abdurrahman Dilipak'tan Doğan Grubu'na operasyon çağrısı!
Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak Doğan Grubu ile ilgili bugün çok konuşulacak bir çağrıda bulundu.
Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, Koza İpek Grubu'na yönelik operasyon sonrası gündeme gelen "diğer medya ve sermaye gruplarına da baskınlar yapılacak mı" iddialarına ilişkin olarak, çok konuşulan dünkü yazısının ardından, bugün de Doğan Grubu'na operasyonun 'ertelendiği'ne vurgu yaparak "Ve tabi beklenen ve hep ertelenen Doğan Medyası ve örtülü KİT olarak Koç’a yapılacak bir operasyon da sürpriz olmayacaktır..." dedi.
Dünkü yazısında "Aydın Doğan ve medyası için hep ertelenen operasyon beklentisinin arkasındaki derin sır, CNN, RTL, Rizzoli, Murdoch işbirliği, ortaklığı olabilir mi? Koçların kurban edileceği zamanlar çok uzak olmasa gerek" diyen Dilipak 'Türkiye'deki Truva atı' olarak nitelediği Doğan Grubu ve özellikle Hürriyet için, "Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar. Kusturanları da kustururlar bir gün" ifadeleriyle kritik bir mesaj vermişti.
HÜRRİYET VE ZAMAN'IN TİRAJLARI
Dilipak bugünkü 'Yeni Ortam' başlıklı yazısında, Hürriyet ve Cemaat'e yakınlığıyla bilinen Zaman'ın tirajlarından yola çıkarak, "Hürriyet bu.. Bir zamanlar 1 milyon civarında bir tirajı vardı. Bugün 300.000’lerde. Bir zamanlar 1.400.000 tiraj açıklayan Zaman da bugün 600.000’lerde ve her hafta 10-25.000 arası tiraj kaybından söz ediyor.." dedi.
"AVA GİDERKEN AVLANIRLAR..."
"Bu partiler, bu dernekler, bu medya hâlâ büyük ölçüde soğuk savaş döneminden kalan yapılar. Soğuk savaş bitti ama bu yapılar hâlâ devam ediyorlar. Önümüzdeki günlerde ya tasfiye edilecekler ya da dönüştürülecekler.. Eskiden sol ve milliyetçi gruplara yoğunlaşıyorlardı şimdi dindarlar üzerinde yoğunlaşıyorlar." diyen Dilipak, "Devletle içli dışlı olanlar bu konuda dikkat etmezlerse bu işin nasıl olduğunu anlamadan kendileri de dönüşürler. Ava giderken avlanırlar. Bana kalırsa, sağ da, sol da, dini topluluklar/cemaatler de hep aynı çukura düşüyorlar, hem de göz göre göre.. Siyasetin, devletin büyüsü gözlerini kamaştırıyor.." diye mesaj verdi.
İşte o yazıdan çarpıcı satırlar:
"TÜRKİYE'DEKİ TRUVA ATI"
Bir zamanlar “Yeni Ortam” diye bir gazete vardı. 11 Eylül 1972’de yayına başladı. Cumhuriyet çizgisinde bir gazete. Daha sonra Yeniden Milli Mücadele tarafından devralındı.
Hürriyet hep elinin altında, sağ, sol, liberal gazete ve dergileri olsun istedi.. Hem yabancıların Türkiye’deki Truva atı olacaklar, hem “Türkiye Türklerindir” sloganı ile Atatürk ve Türk bayrağından oluşan logoyu başlığının kenarına yerleştirerek herkese mavi boncuk dağıtmaya devam edecekler.
HÜRRİYET, CUMHURİYET, KANALTÜRK, ZAMAN, TARAF...
“Hürriyet” biraz CNN, biraz RTL, biraz Rizzoli, Biraz İngiliz, biraz Fransız’dır.. Cumhuriyet gazetesinin arkasında Hürriyet de vardır.. Kanaltürk de Hürriyet desteği ile Tuncay Özkan’a hediye edilmiş, o da İpek-Koza grubuna satmış. Eee.. Zaman da el altından Taraf’ı destekliyor.. Taraf, liberal sol bir yayın organı görünümünde ama Paralel yapının Truva atı. Ergenekon, Balyoz davası ve Gezi olayları sırasında önemli bir rol üslendi..
Bu partiler, bu dernekler, bu medya hâlâ büyük ölçüde soğuk savaş döneminden kalan yapılar. Soğuk savaş bitti ama bu yapılar hâlâ devam ediyorlar. Önümüzdeki günlerde ya tasfiye edilecekler ya da dönüştürülecekler.. Eskiden sol ve milliyetçi gruplara yoğunlaşıyorlardı şimdi dindarlar üzerinde yoğunlaşıyorlar.
Bugün paralel yapının onlarca gazete, dergi, radyo ve televizyonu var.. Dünyanın bir çok yerinde çok sayıda radyo, TV, gazete, dergi, internet sitesi ve ajansa sahip.. Amiral konumda Zaman ve Samanyolu TV, Burç FM ve Cihan Haber Ajansı var.. En son MC Haber adıyla yeni bir haber kanalı kurduğu haberi geldi..
"PARALEL ÖRGÜTÜN ÖRTÜLÜ KİT'İ"
Türkiye’de yayınlanan günlük gazeteleri Zaman, Bugün, Meydan, Taraf.. Tabi Todays Zaman da var. Televizyonları Samanyolu Haber, Mehtap, Ebru, Yumurcak TV de var. Aksiyon, Sızıntı gibi dergileri var. Radyo olarak Dünya Radyo, Samanyolu Haber, internet sayfası samanyoluhaber.com, herkul.com.. Koza grubunun “Bugün” gazetesi, “Kanaltürk” radyo ve TV’si, Bugün TV’si var.. Bir de Millet gazetesi var.. Bu arada “Zaman” ve “Bugün” bedava dağıtılıyor. Bunun parasını birileri ödüyor ya da birilerinden alınıyor. Bu işletmeler paralel devletin örtülü KİT’i konumunda..
Sözcü, Paralel yapının ve ulusalcıların tetikçisi rolünü üstlendi sanki. Zaten artık kim sağcı, kim solcu belli değil.. Soğuk savaşın vuruşan kadroları bugün Ergenekon ve Balyoz’un gönüllü avukatlığına soyundu. CHP ve MHP arasında, yönetici kadro açısından farkı farketmek çok kolay olmasa gerek..
Dün Ergenekon ve Balyoz davası sırasında Paralel yapı ile CHP ve MHP karşı karşıyaydı bugün kol kolalar.. Dün Paralel yapı, KCK’ya operasyon yapıyordu, bugün KCK, PKK ve HDP ile kol kolalar.. CHP, MHP, HDP, Paralel yapıyı destekleyen medya ve STK yanında uluslararası lobi de bu ittifaka destek veriyor..
"BU KOALİSYONDA YOK YOK"
Bu piyasada kimin eli, kimin cebinde belli değil.. Bu iş dün böyle idi, bugün de böyle.. Bu koalisyonda yok yok. ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, İsrail, Vatikan, Esed, Sisi herkes bu derin yapıya destek veriyor.
Hani 28 Şubat’ta da 5’li çeteyi hatırlıyorsunuz, DİSK ve TÜRK-İŞ kol kola girmişti. Hatta TÜSİAD da bu yapıya destek veriyordu. TİSK de, TESK de, TOBB da çeteye dahildi..
Derin devletin de, Paralel devletin de bir sürü örtülü KİT’i var.. Önce devlete karşı çıkanlar sonra devleti ele geçirmek için devlete benzer bir örgütlenme içine giriyorlar.. Devleti dönüştürmek isterken, zaman içinde kendileri dönüşüyorlar..
"AVA GİDERKEN AVLANIRLAR"
Devletle içli dışlı olanlar bu konuda dikkat etmezlerse bu işin nasıl olduğunu anlamadan kendileri de dönüşürler. Ava giderken avlanırlar. Bana kalırsa, sağ da, sol da, dini topluluklar/cemaatler de hep aynı çukura düşüyorlar, hem de göz göre göre.. Siyasetin, devletin büyüsü gözlerini kamaştırıyor..
Aslında Kemalizmi eleştiren, sağ, sol, dindar kesimlerin çoğu metodik anlamda Kemalist bir çizgi izliyorlar. Akıllarında devleti ele geçirip toplumu değiştirmek isterken bu dönüştürücü güç önce kendisine dokunan örgütleri ve toplulukları dönüştürüyor..
İpek Koza’ya yapılan operasyon aslında devleri ele geçirmeye çalışan bir örtülü KİT’e yapılan operasyon olarak görülecek olursa, basın özgürlüğünden yola çıkarak yapılan yorumlar boşa çıkar.
O zaman bu operasyonun devam etmesi beklenir. Zaman, Samanyolu, Cihan için her an bir operasyon beklenebilir.. Ve tabi beklenen ve hep ertelenen Doğan Medyası ve örtülü KİT olarak Koç’a yapılacak bir operasyon da sürpriz olmayacaktır.. Örtülü bir KİT görünümündeki İŞ Bankası da yargı kararı ya da siyasi veya idari bir kararla KİT olabilir..
Bugünkü Türkiye dünkü Türkiye değil, yarınki Türkiye de bugünkü Türkiye olmayacak, birileri istemese de.. Selam ve dua ile..
Dünkü yazısında "Aydın Doğan ve medyası için hep ertelenen operasyon beklentisinin arkasındaki derin sır, CNN, RTL, Rizzoli, Murdoch işbirliği, ortaklığı olabilir mi? Koçların kurban edileceği zamanlar çok uzak olmasa gerek" diyen Dilipak 'Türkiye'deki Truva atı' olarak nitelediği Doğan Grubu ve özellikle Hürriyet için, "Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar. Kusturanları da kustururlar bir gün" ifadeleriyle kritik bir mesaj vermişti.
HÜRRİYET VE ZAMAN'IN TİRAJLARI
Dilipak bugünkü 'Yeni Ortam' başlıklı yazısında, Hürriyet ve Cemaat'e yakınlığıyla bilinen Zaman'ın tirajlarından yola çıkarak, "Hürriyet bu.. Bir zamanlar 1 milyon civarında bir tirajı vardı. Bugün 300.000’lerde. Bir zamanlar 1.400.000 tiraj açıklayan Zaman da bugün 600.000’lerde ve her hafta 10-25.000 arası tiraj kaybından söz ediyor.." dedi.
"AVA GİDERKEN AVLANIRLAR..."
"Bu partiler, bu dernekler, bu medya hâlâ büyük ölçüde soğuk savaş döneminden kalan yapılar. Soğuk savaş bitti ama bu yapılar hâlâ devam ediyorlar. Önümüzdeki günlerde ya tasfiye edilecekler ya da dönüştürülecekler.. Eskiden sol ve milliyetçi gruplara yoğunlaşıyorlardı şimdi dindarlar üzerinde yoğunlaşıyorlar." diyen Dilipak, "Devletle içli dışlı olanlar bu konuda dikkat etmezlerse bu işin nasıl olduğunu anlamadan kendileri de dönüşürler. Ava giderken avlanırlar. Bana kalırsa, sağ da, sol da, dini topluluklar/cemaatler de hep aynı çukura düşüyorlar, hem de göz göre göre.. Siyasetin, devletin büyüsü gözlerini kamaştırıyor.." diye mesaj verdi.
İşte o yazıdan çarpıcı satırlar:
"TÜRKİYE'DEKİ TRUVA ATI"
Bir zamanlar “Yeni Ortam” diye bir gazete vardı. 11 Eylül 1972’de yayına başladı. Cumhuriyet çizgisinde bir gazete. Daha sonra Yeniden Milli Mücadele tarafından devralındı.
Hürriyet hep elinin altında, sağ, sol, liberal gazete ve dergileri olsun istedi.. Hem yabancıların Türkiye’deki Truva atı olacaklar, hem “Türkiye Türklerindir” sloganı ile Atatürk ve Türk bayrağından oluşan logoyu başlığının kenarına yerleştirerek herkese mavi boncuk dağıtmaya devam edecekler.
HÜRRİYET, CUMHURİYET, KANALTÜRK, ZAMAN, TARAF...
“Hürriyet” biraz CNN, biraz RTL, biraz Rizzoli, Biraz İngiliz, biraz Fransız’dır.. Cumhuriyet gazetesinin arkasında Hürriyet de vardır.. Kanaltürk de Hürriyet desteği ile Tuncay Özkan’a hediye edilmiş, o da İpek-Koza grubuna satmış. Eee.. Zaman da el altından Taraf’ı destekliyor.. Taraf, liberal sol bir yayın organı görünümünde ama Paralel yapının Truva atı. Ergenekon, Balyoz davası ve Gezi olayları sırasında önemli bir rol üslendi..
Bu partiler, bu dernekler, bu medya hâlâ büyük ölçüde soğuk savaş döneminden kalan yapılar. Soğuk savaş bitti ama bu yapılar hâlâ devam ediyorlar. Önümüzdeki günlerde ya tasfiye edilecekler ya da dönüştürülecekler.. Eskiden sol ve milliyetçi gruplara yoğunlaşıyorlardı şimdi dindarlar üzerinde yoğunlaşıyorlar.
Bugün paralel yapının onlarca gazete, dergi, radyo ve televizyonu var.. Dünyanın bir çok yerinde çok sayıda radyo, TV, gazete, dergi, internet sitesi ve ajansa sahip.. Amiral konumda Zaman ve Samanyolu TV, Burç FM ve Cihan Haber Ajansı var.. En son MC Haber adıyla yeni bir haber kanalı kurduğu haberi geldi..
"PARALEL ÖRGÜTÜN ÖRTÜLÜ KİT'İ"
Türkiye’de yayınlanan günlük gazeteleri Zaman, Bugün, Meydan, Taraf.. Tabi Todays Zaman da var. Televizyonları Samanyolu Haber, Mehtap, Ebru, Yumurcak TV de var. Aksiyon, Sızıntı gibi dergileri var. Radyo olarak Dünya Radyo, Samanyolu Haber, internet sayfası samanyoluhaber.com, herkul.com.. Koza grubunun “Bugün” gazetesi, “Kanaltürk” radyo ve TV’si, Bugün TV’si var.. Bir de Millet gazetesi var.. Bu arada “Zaman” ve “Bugün” bedava dağıtılıyor. Bunun parasını birileri ödüyor ya da birilerinden alınıyor. Bu işletmeler paralel devletin örtülü KİT’i konumunda..
Sözcü, Paralel yapının ve ulusalcıların tetikçisi rolünü üstlendi sanki. Zaten artık kim sağcı, kim solcu belli değil.. Soğuk savaşın vuruşan kadroları bugün Ergenekon ve Balyoz’un gönüllü avukatlığına soyundu. CHP ve MHP arasında, yönetici kadro açısından farkı farketmek çok kolay olmasa gerek..
Dün Ergenekon ve Balyoz davası sırasında Paralel yapı ile CHP ve MHP karşı karşıyaydı bugün kol kolalar.. Dün Paralel yapı, KCK’ya operasyon yapıyordu, bugün KCK, PKK ve HDP ile kol kolalar.. CHP, MHP, HDP, Paralel yapıyı destekleyen medya ve STK yanında uluslararası lobi de bu ittifaka destek veriyor..
"BU KOALİSYONDA YOK YOK"
Bu piyasada kimin eli, kimin cebinde belli değil.. Bu iş dün böyle idi, bugün de böyle.. Bu koalisyonda yok yok. ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, İsrail, Vatikan, Esed, Sisi herkes bu derin yapıya destek veriyor.
Hani 28 Şubat’ta da 5’li çeteyi hatırlıyorsunuz, DİSK ve TÜRK-İŞ kol kola girmişti. Hatta TÜSİAD da bu yapıya destek veriyordu. TİSK de, TESK de, TOBB da çeteye dahildi..
Derin devletin de, Paralel devletin de bir sürü örtülü KİT’i var.. Önce devlete karşı çıkanlar sonra devleti ele geçirmek için devlete benzer bir örgütlenme içine giriyorlar.. Devleti dönüştürmek isterken, zaman içinde kendileri dönüşüyorlar..
"AVA GİDERKEN AVLANIRLAR"
Devletle içli dışlı olanlar bu konuda dikkat etmezlerse bu işin nasıl olduğunu anlamadan kendileri de dönüşürler. Ava giderken avlanırlar. Bana kalırsa, sağ da, sol da, dini topluluklar/cemaatler de hep aynı çukura düşüyorlar, hem de göz göre göre.. Siyasetin, devletin büyüsü gözlerini kamaştırıyor..
Aslında Kemalizmi eleştiren, sağ, sol, dindar kesimlerin çoğu metodik anlamda Kemalist bir çizgi izliyorlar. Akıllarında devleti ele geçirip toplumu değiştirmek isterken bu dönüştürücü güç önce kendisine dokunan örgütleri ve toplulukları dönüştürüyor..
İpek Koza’ya yapılan operasyon aslında devleri ele geçirmeye çalışan bir örtülü KİT’e yapılan operasyon olarak görülecek olursa, basın özgürlüğünden yola çıkarak yapılan yorumlar boşa çıkar.
O zaman bu operasyonun devam etmesi beklenir. Zaman, Samanyolu, Cihan için her an bir operasyon beklenebilir.. Ve tabi beklenen ve hep ertelenen Doğan Medyası ve örtülü KİT olarak Koç’a yapılacak bir operasyon da sürpriz olmayacaktır.. Örtülü bir KİT görünümündeki İŞ Bankası da yargı kararı ya da siyasi veya idari bir kararla KİT olabilir..
Bugünkü Türkiye dünkü Türkiye değil, yarınki Türkiye de bugünkü Türkiye olmayacak, birileri istemese de.. Selam ve dua ile..