Abdulkadir Selvi'den bomba iddia: FETÖ'cüler Erdoğan'a suikast girişimi için fırsat kolluyor!..
Selvi: FETÖ’cüler, darbe hedefinden ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ortadan kaldırma hedefinden vazgeçmediler...
Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, darbe girişiminin ardından Gülen
cemaatine yönelik olarak başlatılan soruşturmalarla ilgili olarak
"Gün sahte FETÖ’cüler icat edip bu mücadeleyi sulandırma günü
değil, gerçek FETÖ’yle mücadele etme günü" dedi. "FETÖ’cülerin yeni
bir darbe ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı ortadan kaldıracak bir
suikast girişimi için fırsat kolladıklarından şüphe yoktur"
görüşünü dile getiren Selvi, "Bu yüzden FETÖ’yle mücadeleye
odaklanıp suni FETÖ’cüler oluşturma gibi yanlışlara sapmamak
gerekiyor" diye yazdı.
Selvi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı
Ömer Faruk Kavurmacı ile eski Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)
Başkanı Bülent Arınç'ın damadı Ekrem Yeter'in "FETÖ'ye üyelik"
suçlamasıyla tutuklanıp daha sonra serbest bırakılmasını da
eleştirdi. Söz konusu tahliye kararlarının müthiş bir kırılmaya yol
açtığını savunan Selvi, "Ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku,
devletler hukuku gibi yeni bir dal doğdu; ‘Damatlar Hukuku"
ifadesini kullandı.
Abdulkadir Selvi'nin "Adaletin damatlarla
imtihanı" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:
FETÖ’nün psikolojik savaş unsurları pazar gecesinden itibaren yeni
bir algı operasyonuna girdi.
15 Temmuz’da MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın kaçırılacağını ihbar
ederek darbenin önlenmesinde büyük pay sahibi olan pilot binbaşı
O.K.’nın ismini deşifre etmeye başladılar.
FETÖ’cüler, darbe hedefinden ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ortadan
kaldırma hedefinden vazgeçmediler.
Eski Türk efsanelerinde sözü edilen bilincini kaybetmiş köleler,
‘Mankurtlar’vardı. Bunlar da Fetullah Gülen’in bilincini yok ettiği
‘Fankurtlar’.
FETÖ’nün ‘Fankurtlar’ının ne yapabileceğini 15 Temmuz darbe
girişimi sırasında ve Karlov suikastında gördük. O nedenle FETÖ’yle
mücadele Erdoğan’ın kişisel sorunu değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin
beka sorunu. FETÖ’cülerin yeni bir darbe ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı
ortadan kaldıracak bir suikast girişimi için fırsat
kolladıklarından şüphe yoktur. Bu yüzden FETÖ’yle mücadeleye
odaklanıp suni FETÖ’cüler oluşturma gibi yanlışlara sapmamak
gerekiyor. FETÖ’yle mücadelede, birilerinin korunduğu şeklinde bir
algının oluşmasına izin vermemeliyiz. Bir süredir, ‘Damatlar’
tartışması yaşanıyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir
Topbaş’ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı ile eski Meclis Başkanı
Bülent Arınç’ın damadı Ekrem Yeter’in serbest bırakılması, müthiş
bir kırılmaya yol açtı. Ceza hukuku, aile hukuku, ticaret hukuku,
devletler hukuku gibi yeni bir dal doğdu; ‘Damatlar Hukuku’.
İddialar doğru çıkmadı
Doğan Holding Ankara Temsilcisi Barbaros Muratoğlu, itirafçı olmak
için başvuran FETÖ’den tutuklu Avukat Ramazan Aykış’ın verdiği
ifade üzerine 1 Aralık 2016 tarihinde tutuklandı.
Telefonunda ByLock vardı denildi. ByLock olmadığı ortaya çıktı.
Telefonunda ByLock olan kişilerle görüştüğü iddia edildi. Bunların
bir kısmının kandil ve bayramlarda atılan toplu mesajlar ile
Vodafon’un telesekreter servisi olduğu belirlendi. ByLock ortaya
çıkmadan siz aradığınız şahsın telefonunda ByLock olup olmadığını
nasıl bileceksiniz? Böyle bir teknoloji vardı da Barbaros Muratoğlu
mu kullanmadı?
Gülen’le fotoğrafta, “ceketinin iki düğmesi ilikli” olduğu
gerekçesiyle tutuklandı. Ama bu, iddianamede yer almadı. Aynı
fotoğrafta olan meslektaşlarımız şimdi FETÖ’ye karşı ciddi bir
mücadelede veriyor. Ama aynı fırsat Muratoğlu’na tanınmadı.
Avukat Ramazan Aykış duruşmada ifadesinin tutanaklara yanlış
geçildiğini söyledi.
Son duruşmada atanan savcı ise daha önce ayrılmasına karar verilen
bir dosyayı, yeni bir delil varmış gibi göstererek tutukluluğun
devamını istedi. Hülasa, şu ana kadarki yargılamalarda hakkında
ileri sürülen iddialar doğru çıkmadı.
Peki Barbaros Muratoğlu, kayınpederi Kadir Topbaş olmadığı için mi
hapiste tutuluyor? Peki bu adalet terazisi Kadir Topbaş’ın hukuku
ile Barbaros Muratoğlu’nun kayınpederi ‘Osmaniyeli Mustafa’nın
hukukunu ayrı mı tartıyor? Hani biz Hazreti Ömer’in adaletini
dilimizden düşürmezdik, ne oldu?
Barbaros Muratoğlu’ndan bir FETÖ’cü çıkarmak için uğraşmak yerine,
keşke bu enerjimizi gerçek FETÖ’cülerle mücadelede
kullansaydık.
Adalet Bakanı'nın güvencesi
Ben Barbaros Muratoğlu için damatlara uygulanan kriterler
uygulansın demiyorum. Değerli bir devlet adamı olan Adalet Bakanı
Bekir Bozdağ’ın, “Bu uygulamalar Türkiye’nin hukuk devleti
olduğunun göstergesidir. Kimseye imtiyaz tanınmamaktadır.
Birilerine imtiyaz tanındığı şeklindeki sözler, Türk yargısına
yapılmış en büyük hakarettir” sözüne inanmak istiyorum. Adalet
Bakanı’nın sözlerinin gereğinin mahkemeler tarafından yerine
getirilmesini bekliyorum. Bunun yolu adaletin herkese eşit olarak
tecelli ettiğinin gösterilmesinden geçiyor. Adaletin damatlarla
imtihanını yaşıyoruz.
Mahkemelere hukuku, adaleti hatırlatmak gibi bir iş içine
girmeyeceğim. Mahkemelerin FETÖ yargılamasından dolayı müthiş bir
sosyal medya taarruzu altında olduğunun farkındayım. Maddi
delillere göre birini denetimli serbestlik kapsamında
bıraktıklarında lince tabi tutuluyorlar. O zaman bırakalım, sosyal
medya yapsın yargılamaları. O sosyal medyadakiler bundan birkaç yıl
önceFetullah Gülen adına kesip biçiyordu. Gelinen noktada
mahkemelerin de hukukunu korumak gerekiyor.
Gün sahte FETÖ’cüler icat edip bu mücadeleyi sulandırma günü değil,
gerçek FETÖ’yle mücadele etme günü.