Abdülkadir Selvi: Küfürbazlardan Başbakan olsaydı...

İşte Abdülkadir Selvi'nin "Söz Meclis'ten içeri" başlıklı o yazısı:

Kürsüde MHP milletvekili Sinan Oğan vardı.

'Cumhurbaşkanı pis işlerin içine girmiş' deyince AK Parti Grubu, gerilmiş yay gibi yerinden fırladı.

Oturumu yöneten Meclis Başkanvekili Sadık Yakut, MHP milletvekilini özür dilemeye davet etti.

Meclis'te ortam gerildi.

Sinan Oğan tekrar kürsüye çıktı. Üzüntülerini ifade etti. Ama özür dilemedi.

Bunun üzerine AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, özür dilenmesi konusunda ısrar etti.

MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu ise, 'Cumhurbaşkanı'nın internet yasasında Meclis yerine hükümeti muhatap alması pis işler içine girer' dedi.

Gerilim iyice tırmandı. Sadık Yakut, sözlerini geri almadığı takdirde Sinan Oğan'a ceza verileceğini söyledi.

MHP milletvekili bunun üzerine savunmasını yapmak üzere kürsüye geldi. Bu kez işin içine Başbakan'ı da karıştırdı. Daha ağır sözler sarf etti.

İş yumruklaşmaya doğru gidiyordu ki, Meclis başkanvekili oturuma ara verdi.

Sonra bir toplantı yapıldı, MHP milletvekili uygun bir dille özür diledi, sorun aşıldı. Meclis tekrar eski çalışma düzenine döndü.

Hani bir söz vardır ya, 'Söz Meclis'ten dışarı' diye.

Bu deyime hep itiraz ederim. Milli iradeyi temsil eden parlamentoyu küçük düşürmek için tedavüle sürüldüğünü düşünürüm.

Bu düşüncemin oluşmasında da, 12 Eylül darbesinin rüzgarlarının ortalığı kasıp kavurduğu, seçilmişlerin, eski hükümetlerin Kenan Evren tarafından, 'Tencereyi pisletenler' olarak suçladığı günlerde çıkan bir kitaptı.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız