ABD'deki Zarrab soruşturması 17-25 Aralık bakanlarına uzandı
Mahkeme, Reza Zarrab'ın 50 milyon dolar kefaletle salıverilme talebini reddetti.
ABD'de tutuklanan 17-25 Aralık yolsuzluk operasyonlarının kilit
ismi İran asıllı iş adamı Reza Zarrab soruşturmasını yürüten New
York Başsavcısı Preet Bharara, Zarrab'ın yolsuzluk, altın
kaçakçılığı, rüşvet ve fuhuşa aracılıkla suçlarken, gerekçe
dosyasında, Zarrab'ın eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve kardeşi
Mehmet Şenol Çağlayan ile eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, eski
Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'a rüşvet verdiğini savundu ve
buna ilişkin belgeleri mahkemeye sundu.
Şarkıcı eşi Ebru Gündeş ve kızı ile ABD'ye giriş yapmak isterken,
Miami Havalimanı'nda gözaltına alındıktan sonra, kara para aklama,
dolandırıcılık ve İran'a uygulanan yaptırımları delme suçlamaları
ile çıkarıldığı mahkemede tutuklanan Reza Zarrab'ın, kefaletle
salıverilme talebini geri çeviren savcılık geri çevirme
gerekçelerini mahkemeye sundu.
Zafer Çağlayan, Muammer Güler, Egemen Bağış'ın isimleri
dosyada
Zarrab'ın, yolsuzluk, altın kaçakçılığı, rüşvet ve fuhuşsa aracılık
etmekle suçlandığı dosyada, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve
kardeşi Mehmet Şenol Çağlayan ile eski İçişleri Bakanı Muammer
Güler, eski Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Halk Bankası Genel
Müdürü Süleyman Aslan'ın adları da yer alıyor.
Savcılık belgelerini de sunduğu gerekçe dosyasında, Zarrab'ın eski
bakanlara rüşvet verdiğini savundu ve buna ilişkin belgeleri
mahkemeye sundu.
'Zarrab, Türkiye'de hapisten rüşvetle çıktı'
New York Times muhabiri Benjamin Weiser, Twitter hesabından yaptığı
açıklamada, savcılık ofisinin Zarrab'ın nüfuz ve para kullanarak
Türkiye’de hapisten kaçtığını ve kefalet talebinin bu nedenle
reddedilmesi gerektiğini belirttiğini aktardı.
Zarrab'ın suçlu bulunması durumunda hapis cezası riskiyle karşı
karşıya olduğuna dikkat çeken Bharara’nın ofisinin, bu nedenle
kaçma şüphesi bulunduğunu ifade etti.
50 milyon dolarlık kefalet talebine kesinlikle karşı olduklarını
belirten savcılık, Sarraf’ın aralarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan’ın da bulunduğu üst düzey Türk yetkililerle yakın ilişki
içinde olduğuna dikkat çekti.