AA'nın yeni genel müdüründen çalışanlara tanışma mesajı!
Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Şenol Kazancı, "Size layık bir Genel Müdür olmaya çalışacağım" dedi.
Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Şenol
Kazancı, AA ve Medya-İş Sendikası arasında yapılan 2. Toplu
İş Sözleşmesinin, AA Konferans Salonu'nda düzenlenen imza
törenindeki konuşmasına, ajans çalışanlarıyla ilk kez bir araya
gelmesinin bu tören dolayısıyla olmasından duyduğu memnuniyeti dile
getirerek başladı.
100 yıla yakın geçmişi, 33 ülkede ofisi, 86 ülkede temsilcisi
bulunan AA'nın Türkiye'de çok güçlü bir haber ajansı olduğunu
kaydeden Kazancı, "Kurumun iki günlük Genel Müdürü olarak
huzurlarınızdayım" dedi.
Kazancı, AA ile Medya-İş arasındaki 2. Toplu İş Sözleşmesi'nin 13
toplantının ardından imzalanma aşamasına geldiğini belirterek,
şöyle konuştu:
"Başarının iki sebebi olabilir, bunun izahının iki yolu olabilir:
Birincisi mükemmel bir Genel Müdürünüz vardır, gelir gelmez iki
günde halletmiş olabilir ya da Sendika tarafından, Ajans
tarafından, Yönetim Kurulu üyelerimizden güç alan, selefim, eski
Yönetim Kurulu Başkanımız, Genel Müdürümüz Kemal Öztürk'ten devam
eden ve en son kıymetli Başbakan Yardımcımız Yalçın Akdoğan'a kadar
uzanan ciddi bir emek ve gayret vardır. Bu ikisinden birini tercih
etmek lazım. Ben işinizi kolaylaştırayım, ben mükemmel bir Genel
Müdür değilim ama size layık bir Genel Müdür olmaya çalışacağım.
Teşekkür ediyorum, hayırlı olsun."
Ajans'ın dünyaya açılan kapısından Hak-İş de dünyaya
açıldı
Hak-İş Genel Başkanı Arslan da işçi-işveren ilişkilerini bir
uzlaşma ve diyalog üzerine inşa etmeye çalıştıklarını belirterek,
"Bugüne sürdürdüğümüz ilkeli, kararlı yolculuğumuzda özellikle emek
dünyası ve medya dünyasının en önemli amiral gemisi olan Anadolu
Ajansında örgütlenmek, burada toplu sözleşmesi yapmak ve bir
sendika ile var olmak gerçekten bizim için de ayrıcalık. Ajansın
dünyaya açılan kapısından Hak-İş'in de dünyaya açıldığını
memnuniyetle ifade etmek istiyorum" diye konuştu.
Medyada çalışmanın, gazetecinin mesai kavramının çok da olmadığını
dile getiren Arslan, "Onların mesleğini severek yapması için
işyerinde ve geleceğe yönelik endişelerinin, kaygılarının olmaması
gerekiyor. Bunun için bu arkadaşlarımız, daha çok ücreti hak
ediyorlar" diye konuştu.
Kurumlarını geleceğe taşımak için gece gündüz fedakarca görev yapan
AA çalışanlarına teşekkür eden Arslan, "Görevlerini fazlasıyla
yapmak için çaba sarfeden yurtdışındaki emekçi arkadaşlarımız ile
birlikte gerçekten destanlar yazıyorlar" dedi.
Anadolu Ajansının kuruluşunun 100. yılında dünyanın 5 büyük
ajansından biri olma hedefini sonuna kadar desteklediklerini
bildiren Arslan, "Türkiye bunu hak ediyor, biz bunu hak ediyoruz"
ifadesini kullandı.
Hak-İş olarak yeni Türkiye'nin inşasında kendilerini görevli kabul
ettiklerini anlatan Arslan, "Hak-İş olarak 20. yüzyılda kalan
sendika söylemleri yerine 21. yüzyılı da kucaklayan, anlayan, ifade
eden, onu anlamlandıran yeni bir sendikal vizyonu inşa etmek
zorundayız. Slogan atarak sadece Türkü söyleyerek, sadece ideolojik
birtakım tatmin noktaları ile sınırlandırarak sendikacılığı
geleceğe taşımanın ne yazık ki imkanı yok" değerlendirmesini
yaptı.
Türkiye'deki yaklaşık 13 milyon sendikalı işçinin, yaklaşık 1
milyonunun sendikalı olduğuna işaret eden Arslan, sendikal dünyanın
içine düştüğü bu sorun için vizyonları ve projeleri olduğunu
söyledi.
Asgari ücret komisyonununda sadece tek bir konfederasyondan
temsilci olmasını eleştiren Arslan, "Ben temsil edeyim' demiyorum
ama üye oranında buralarda temsil edilmeliyim, buralarda
bulunmalıyım. Bu Türkiye'nin de hayrınadır, çalışanların da
hayrınadır. Bu örgütün adına da olumlu bir gelişmedir" diye
konuştu.
Medya-İş'in Basın Enformasyon Genel Müdürlüğünde, Basın İlan
Kurumu'nda da temsilcisi bulunması gerektiğini ifade eden Arslan,
"Bu sendikanın buralarda, bir kısım yasal mevzuatlar da bahane
edilerek, yer alması engellenmeye çalışılıyor. Bu konuda
sıkıntılarımızı da kendileriyle paylaşacağım, o konuda
desteklerinizi de bekliyoruz" diye konuştu.
Basın özgürlüğünün yolu, sendikal mücadeleden
geçer
Medya-İş Genel Başkanı Gürsel Eser, AA'da örgütlü olan eski
sendikanın üyelerini sadece toplu iş sözleşmelerinde hatırladığını
ve diğer zamanlarda ise başka bir misyonun aracı gibi hareket
ettiğini belirttti.
"İdeolojik tavırları, sendikacılıktan çok, siyasi bir partinin
sözcüsü gibi davranmalarına neden olmuştur" diyen Eser, AA
çalışanları olarak buna dur demek için yola çıktıklarını
söyledi.
Medya-İş'in emekten yana sendikacılık anlayışına sahip olduğunu
vurgulayan Eser, "Bugün imzaladığımız sözleşmemiz ise bunun en
büyük kanıtıdır" diye konuştu.
Sözleşmenin her aşamasında yardım ve emeği olan AA yönetimine,
Hak-İş toplu sözleşme uzmanı İsmail Özgüven'e, AA Yönetim Kurulu
Başkanı ve Genel Müdürü Şenol Kazancı'ya teşekkür eden Eser,
"Anadolu Ajansı çalışanlarının birikim hedefiyle kurmuş olduğu
yardımlaşma sandığının durumu, hepimizin malumudur ama bugün bu
sandığın tekrar yaşatılmasına, içinde bulunduğu durumdan
kurtarılmasına destek veren, işveren destek payını artırarak
işçinin yanında yer alan Yalçın Akdoğan Beyefendi'ye sonsuz
teşekkürlerimi arz ediyorum" ifadelerini kullandı.
Medya-İş'in, AA'nın yanı sıra Devlet Malzeme Ofisi Basım İşletme
Müdürlüğü, Başbakanlık Resmi Gazete çalışanlarını bünyesine katarak
yetki aldığını ve toplu sözleşme görüşmelerini başlattığını aktaran
Eser, şunları kaydetti:
"Bugün burada imzalayacağımız toplu iş sözleşmesi, umarım diğer
basın kuruluşlarına ve medya patronlarına örnek olur. Ülkemizde son
dönemde yaşanan maden kazalarında sendikal haklardan bahseden ve
bunu manşetlere taşıyan medya patron ve yöneticileri, artık kendi
çalışanlarının sendikal örgütlenmesinin önünden çekilirler,
çalışanları sendikalı oldu diye işten çıkarmazlar."
Medya patronlarının basın özgürlüğü önünde en büyük engel olduğunu
ifade eden Eser, "Türkiye'de son zamanlarda basın özgürlüğü lafı
çok sevilmiştir. Basın özgürlüğünün hiçbir gereğini yerine
getirmeyen bazı çevrelerin, basın özgürlüğünü sadece hükümeti
eleştirirken kullanmaları düşündürücüdür. Hatta bu basın
özgürlüğü lafı o kadar sevilmiştir ki paralel yapıya hizmet edenler
dahi gözaltına dahi alındığında basın özgürlüğü zırhını
kullanmışlardır. Ben, buradan bir kez daha basın emekçilerine
seslenmek istiyorum, basın özgürlüğünün yolu, sendikal mücadeleden
geçer" diye konuştu.
Sendikal örgütlenmede Medya-İş'in kapılarının herkese ardına kadar
açık olduğunu bildiren Eser, toplu sözleşmenin herkese hayırlı
olmasını diledi.
AA ile Medya-İş arasında toplu iş sözleşmesi
imzalandı
Konuşmaların ardından Başbakan Yardımcısı Akdoğan, AA Yönetim
Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kazancı, Hak-İş Genel Başkanı Arslan
ve Medya-İş Genel Başkanı Eser, toplu iş sözleşmesinin imzalanması
için sahneye davet edildi.
Sözleşmeye AA Genel Müdürü Kazancı ve Medya-İş Genel Başkanı Eser
imza attı.
Sözleşmenin hayırlı olmasını dileyen Başbakan Yardımcısı Akdoğan,
günün anısına sunulan hediyeyi "Bugün Başbakanımız bir açıklama
yaptı. Bundan sonra plaketleri kaldırıyoruz. Bu plaket değil ama bu
uygulamanın da son örneği olması şartıyla alıyorum" diyerek kabul
etti.
Akdoğan, Kazancı, Arslan, Eser, AA Yönetim Kurulu üyeleri ve
Medya-İş temsilcileri fotoğraf çektirdi. (AA)