95 tutuklu gazeteci için akreditasyon kartı: 'Onların adına sorun'
Avrupalı Gazeteciler Cemiyeti Bulgaristan şubesi Varna’da yapılacak AB-Türkiye zirve toplantısına Türkiye’deki tutuklu gazeteciler için akreditasyon kartı bastırdı.
26 Mart’ta Bulgaristan’ın Varna şehrinde yapılacak zirve öncesi
basın özgürlüğüne dikkat çekmek isteyen cemiyet, “95 Türk
meslektaşımız maalesef bu zirveyi takip edemeyecek, eğer
tutuklu olmasalardı burada sorularını soracaklardı. Onlar
parmaklıların ardında. Bu yüzden zirveyi takip edecek Bulgar ve
Türk gazetecileri bu kartları yakalarına asmaya ve o sorularını o
gazeteciler adına sormaya davet ediyoruz” dedi.
Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov’un ev sahipliğinde yapılacak
zirveye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AB Konsey ve Komisyon
başkanları Donald Tusk ve Jean-Claude Juncker’in katılması
bekleniyor.
Resmi olmayan zirvede basın ve ifade özgürlüğünün gündeme geleceği,
AB liderlerinin Türkiye’ye bu yönde talep ve uyarılarını
yineleyeceği bekleniyor.
Türkiye’deki tutuklu gazetecilere dikkat çekmek isteyen Avrupalı
Gazeteciler Cemiyeti cezaevindeki 95 gazeteci için basın
akreditasyon kartı hazırladı ve gazetecilere şu çağrıda
bulundu:
‘Tutuklu gazeteciler adına sorunuzu sorun'
“Maalesef, 95 Türk meslektaşımız bu zirveyi takip edemeyecek ve
politikacılara verdikleri sözün hesabını soracak sorular
soramayacak, işlerini yapamayacaklar, çünkü onlar parmaklıların
ardında. Bu yüzden zirveyi takip edecek Bulgar ve Türk gazetecileri
bu kartları yakalarına asmaya ve o sorularını o gazeteciler adına
sormaya davet ediyoruz.”
Basın ve fikir özgürlüğünün başka suçlamalarla bastırılmasının
doğru olmadığını vurgulayan cemiyet siyasetçilere de şu çağrıda
bulundu:
‘Gazeteciler terörist değildir’
“Gazeteciler terörist değildir ve işlerinden dolayı terörist
muamelesi görmemeliler. Eleştirel gazeteciyi hapse atsanız bile
onları duymaktan kaçamazsınız, başkaları onlar adına seslerini
yükseltecektir. Biz onların sesi olacağız.
Hazırladığımız bu sembolik 95 basın kartı çok bir şey ifade
etmeyebilir ancak her kartın ardında bir insan, onların ardında
aileleri, arkadaşları, okuyucuları, izleyicileri, dinleyicileri
olduğunu tasavvur edebilir misiniz? Nihayetinde biz hepimiz tüm
topluma hizmet eden gerçek bir gazeteci gibi bu karttaki insanın
arkasındayız.
Gazetecilerin çoğu özgürlüklerinden yoksun bırakıldığı zaman Martin
Luther King’in o meşhur sözünü hatırlamalıyız: Hepimiz özgür olana
dek hiç birimiz özgür değiliz.”
Ankara ile yakınlaşmanın ön şartı olmalı
Avrupalı Gazeteciler Cemiyeti’nin en önemli çağrısı ise
Türkiye’ye:
“İşlerinden dolayı tutuklanan gazetecilerin hemen serbest
bırakılması çağrısında bulunuyoruz. Avrupa Birliği bu konuda
sessiz kalmamalı ve tutuklu gazeteciler konusunu Ankara ile
yapılacak her tür yakınlaşmaya ön şart koşmalı.”