"Almanya’ya döndüğümde bu olanlara sinirlendim. Şunu fark ettim, biz kitap okumayı sevmiyoruz ama resimlerine bakmayı seviyoruz" diyen sanatçı "Müzik kültürü insanların çoğunda yok. Bir arkadaşımın stüdyosuna gittim ve küçük klavyemin düğmesine bastım ‘tik tak tik tak’ diye ritim tutmaya başladım. Ardından ‘Ben sizin babanızım, ben ne dersem o olur’ diye sözleri söylemeye başladım. Arkadaş yerlere yattı gülmekten. Şarkıyı da gülmekten kaydedemiyordu. Abartılı anlatmaya başladım her şeyi." dedi.
Hayrettin "Bir hafta sonra Türkiye’ye bu şarkıyı götürdüm. Şarkıyı duyar duymaz durdular ve ‘olay bu’ dediler. Ardından arkadaşımın şirketinde şarkıyı çıkarmaya karar verdim. Mizahla müziği birleştirdim. Buna görsel açıdan da absürt bir klip çektim. Kocaman gözlük, papyon ve renkli bir ceket giydim. Klip televizyona çıktığı ilk an ise bomba etkisi yarattı.” diye konuştu.
Barbaros Hayrettin, Türkiye’de güzel geçen birkaç yılın sonunda Almanya’ya dönmeye karar veriyor. O zamanları sanatçı "Bir komedi dizisi yapmaya karar verdik. Adı da ‘Ben Sizin Babanızım’ olacaktı. Ama yapım şirketiyle anlaşmazlıklar oldu. En verimli zamanımda beni çok üzdüler. Hakkımı yedirmek istemedim. Berlin’e kırgın döndüm. Hayallerim vardı. Orada iyi bir program yapımcısı olup, insanlara ışık tutmak istiyordum. İnsanlara da kendimi tam tanıtamadım. Hep hop hop, zıp zıp uçarı bir adam olarak hafızalarda kaldım." diyerek anlattı.
Şarkıcı daha sonra Berlin’e dönünce ticarete atıldığını “Bir kanalın Avrupa yayınında 2000’lerin başında bir sene Deniz Seki ile şov programı yaptık. O bittikten sonra arkadaşların tavsiyesiyle ticarete atıldım. Mükemmel dükkanlar açıp kapattım." ifadeleriyle anlattı.