‘KOPYALA-YAPIŞTIR'CI BİR YAZAR DAHA DUVARA TOSLADI! HANGİ YAZAR, OKUR MEKTUBU SANARAK BİR BAŞKA YAZARIN YAZISINI AYNEN YAYINLADI? (MEDYARADAR/ÖZEL)
Bir yazar daha, internetteki mail gruplarında köşe yazısı dolaştıran okurların kurbanı oldu!
Her gün yazı yazmak gerçekten zor iş olsa gerek… Her gün ayrı bir konu bulacaksın, diğer 600 köşe yazarından farklı bir yorum getireceksin, bir tezin olacak…
Ama bazı yazarlar var ki; durum onlar için çok daha zor…
Çünkü onlar “parçalı köşe” yazdıkları için her gün 4-5, yani haftada en az 20-25 konu bulup, farklılık yaratmak zorundalar…
Bu da doğal olarak her zaman mümkün olmuyor ve o tür köşeleri yazan yazarlar büyük sıkıntı çekiyor…
Bu sıkıntıdan kurtulmanın en kestirme yollarından biri, okur mektuplarına sarılmak…
Ama bu kestirme yol, ne yazık ki aynı zamanda çok tehlikeli…
Çünkü bazı gazete okurları, sevdikleri eski yazıları, mail gruplarındaki binlerce kişiye gönderiyor…
Bir bakıyorsunuz; bir-iki yıl önce yazdığınız bir yazı, imzanız kaybolduktan sonra dönüp dolaşıp size bile yollanmış…
İşte; en tehlikelisi de bu “imzası düşen” yazılar…
Konu bulma derdindeki bazı yazarlar, okurlarının kendilerine gönderdiği bu mailleri köşelerinde aynen yayınlayıp, günü kurtarıyorlar…
Ama yazının kime ait olduğunu araştırma zahmetine katlanmadıkları için, bir yazarın başına gelebilecek en büyük talihsizliği, “yani başka bir yazarın yazısını kopyalayıp yayınlayan gazeteci olarak tarihe geçmeyi” sık sık yaşıyorlar…
Hatırlarsınız; böyle bir şanssızlık 2010’un Kasım ayında Gazete Habertürk’ün Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı’nın başına gelmişti.
Altaylı “bir okurundan gelen” dosyayı “Güzel Yazı” başlığıyla köşesine taşımıştı.
Ama Medyaradar, bu yazının Yılmaz Özdil’e ait olduğunu ve birkaç hafta önce Hürriyet’te yayınlandığını ortaya çıkarmıştı…
Benzer bir olay bu kez Vatan Gazetesi’nin deneyimli yazarı Can Ataklı’nın başına geldi.
Ataklı dünkü köşesinde, “AKP’den neler öğrendik” başlıklı bir yazıya yer verdi ve yazının girişine aynen şunları yazdı:
“Bir dostum göndermiş. Muhtemelen internetteki mail zincirlerinde de dolaşıyordur. Ama görmeyenler için burada da tekrarlamak istedim.”
Can Ataklı farkında bile değildi; ama köşesine aldığı yazı Yeniçağ Gazetesi yazarı Sabahattin Önkibar’a aitti ve 9 Ocak’ta “AKP’ye Niçin Teşekkür Etmeliyiz” başlığıyla yayınlanmıştı.
Yani bir yazar daha, internetteki mail gruplarında köşe yazısı dolaştıran okurların kurbanı oldu!
Peki; nasıl oluyor da koskoca yazarlar, ellerine geçen yazının bir satırını google’a yazıp, yazarın kimliğini arama zahmetine bile katlanmıyorlar?
Böyle bir “kontrol” ihtiyacı akıllarına mı gelmiyor, yoksa bilmiyorlar mı?
Gerekçe ne olursa olsun; adını vermeden bir yazarın yazısını alıp aynen basmak hem yasalarımıza göre “telif suçu”dur; hem de mesleki bir ayıptır…
Turgay Ciner zaten gazeteci kökenli olmadığı için Fatih Altaylı’nın gafını karşılıksız bırakmasını anlarım da…
Eğer Zafer Mutlu, eski Zafer Mutlu olsaydı, bu hatanın bedelini Can Ataklı’ya fazlasıyla ödetirdi.
Meraklılar için, sözünü ettiğim yazılara ulaşabilecekleri linkleri de vereyim…:
Can Ataklı’nın yazısı için:
http://haber.gazetevatan.com/Haber/354569/1/Gundem
Sabahattin Önkibar’ın yazısı için:
http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=16476
VAROL ERSOY
