54. Uluslararası Antalya Film Festivali

ANTALYA (AA) - Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, "Sinema Yasası'nın Türk film endüstrisi için hayati, devrim niteliğinde bir adım olduğunu şimdiden paylaşmak isterim. Böylece film endüstrisine verilen destekler daha fazla artacağı gibi sadece yerli filmleri üretenlerin değil, yabancı yatırımcıların da Türkiye'de film endüstrisine yatırım yapmalarının önü açılacak, teşvik edilecektir." dedi.

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 54'üncüsü düzenlenen Uluslararası Antalya Film Fesitvali kapsamında kırmızı halı ve kapanış töreni düzenlendi.

Bakan Kurtulmuş, EXPO 2016 Antalya Kongre Merkezi'ndeki törende yaptığı konuşmada, 1964'ten bu yana yapılan değerli festivalin önümüzdeki yıllarda uluslararası boyutu daha da yükseltilerek, yoluna devam edeceğini ve Türkiye'nin uluslararası alanda yüz akı olmayı sürdüreceğini söyledi.

Salonda bulunanların hepsinin ortak noktalarından birinin sinemanın dili olduğunu ifade eden Kurtulmuş, "Sinema kendi içinde bütün sanatları, çok farklı sanatları barındıran, birleştiren bir sanat dalı ve ortaya koyduğu dille insanların gönül coğrafyalarını, düşüncelerini, dünyaya bakışlarını, kainata bakışlarını çok güzel yansıtan en önemli sanat alanlarından birisi. Dolayısıyla bu festivalin oluşmasında emeği olan bütün sanatsever arkadaşlarıma, yönetmeninden oyuncusuna ışıkçısından seslendirene kadar herkese yürekten teşekkür ediyorum." diye konuştu.

- "140 ülkede Türk dizileri oynuyor"

Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak sinema sektörüne katkı sunmayı vazife olarak gördüklerini belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Türkiye'de 2002'de bir yılda üretilen film sayısı sadece 9'du. 2016 yılı itibarıyla Türkiye'de üretilen yerli film sayısı 135. Kültür Bakanlığı, sinema destekleriyle Türkiye'nin sinema, film endüstrisine katkıda bulunmaya devam edecektir. Bu bizim milli bir vazifemiz, milli bir sorumluluğumuzdur. Aynı şekilde Türkiye'de sineme filmlerine verilen destekler, önceki dönemlerle kıyaslandığında 35 kat artarak 190 küsur milyon dolara çıkmıştır. Son 6 yılda Türkiye, Avrupa içinde yerli filmlerin seyredilmesi bakımından birincidir. Avrupa ülkeleri arasında 2016 yılındaki rakamımız toplam film içinde yüzde 53'ü yerli filmlerdir, yerli film izlenmesidir. Bu bizim için önemli bir seviyedir. Bu tür festivallerle artık Türkiye'de film endüstrisi uluslararası alanda rekabet edebilecek bir düzeye gelmiştir. Filmlerimizin yanı sıra dizilerimizde de büyük bir başarıya doğru gidiyoruz. 140 ülkede Türk dizileri oynuyor. Türk dizileri büyük bir endüstri haline gelmiş, yıllık hacmi 350 milyon dolar seviyelerine yükselmiştir."

Bakan Kurtulmuş, bir adım daha ileriye gitmenin, Türk film endüstrisini uluslararası alanda ciddi bir rekabet edebilirlik seviyesine çıkarmanın herkesin vazifesi olduğunu vurgulayarak, bu tür festivallerin Türkiye'nin uluslararası alanda rekabet etmesinin önünü açacağını dile getirdi.

- Sinema Yasası

Sinema sektörüne yönelik önemli bir adım atacaklarını belirten Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Arkadaşlarımızla birlikte sektörün bütün temsilcileriyle neredeyse mutabakat düzeyinde müzakereler sonucunda oluşturduğumuz yeni Sinema Yasası önümüzdeki günlerde Başbakanlığa havale edilecek, oradan da inşallah parlamentoya gelerek Türk sinemasının daha ciddi bir şekilde desteklenmesi sağlanacaktır. Sinema Yasası'nın Türk film endüstrisi için hayati, devrim niteliğinde bir adım olduğunu şimdiden paylaşmak isterim. Böylece film endüstrisine verilen destekler daha fazla artacağı gibi sadece yerli filmleri üretenlerin değil, yabancı yatırımcıların da Türkiye'de film endüstrisine yatırım yapmalarının önü açılacak, teşvik edilecektir."

Kurtulmuş, Türkiye'nin uluslararası alanda son derece önemli film platolarını yapabilecek bir noktada olduğunu, başta TRT olmak üzere birçok kuruluşun da bu alanda adım atacağına inandığını ifade etti.

İstanbul'da sanatçılarla birlikte bir proje başlattıklarını dile getiren Kurtulmuş, şu bilgileri verdi:

"Sinemaya Gitmeyen Çocuk Kalmasın Projesi. İstanbul dahil olmak üzere birçok ilimizde öğrencilerimizin önemli bir kısmının hayatlarında hiç sinemaya gitmediğini anladık. Dedik ki 'Sinemaya gitmeyen çocuk kalmasın kampanyasını oluşturalım.' Böylece sadece büyükşehirlerimizde değil, Türkiye'nin bütün şehirlerinde öğrencilerimizi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerimizi sinemayla tanıştıralım ve sinemaya gitme alışkanlığı kazansınlar. Bu çerçevede bu yıl 1 milyon öğrencimizi sinemayla buluşturacağız, sinema salonlarında onları ağırlayağız. Böylece Türkiye'de hem Türk sinemasının gelişmesi hem de Türk sinemasının uluslararası alanda rekabet edebilmesi için Kültür Bakanlığı olarak bütün alanlarda üzerimize düşen desteği vermeye hazır olduğumuzu bir kere daha ifade ediyorum. Sorumluluklarımızı hep beraber sanatseverler olarak, sanatçılar olarak, sinema camiası olarak hep beraber yerine getireceğiz ve inşallah Türkiye bu geldiği yerden çok daha ileri noktalara giderek, sinemada dünyanın en önemli ülkelerinden birisi haline gelecektir."