10 Oca 2013 15:21 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 14:37

"3 YILDIR NEREDEYDİNİZ?" ORTAYLI'DAN ERDOĞAN'A MUHTEŞEM YÜZYIL TEPKİSİ!

Kanal D'de ekrana çıkan İlber Ortaylı Başbakan Erdoğan'ın Muhteşem Yüzyıl için sarfettiği sözlere isim vermeden öyle bir tepki gösterdi ki.

İlber Ortaylı, Abbas Güçlü ile Genç Bakış'ta gençlerin sorularını cevapladı.

Başbakan Erdoğan'ın ismini hiç anmadan konuşan Ortaylı bir yandan diziyi beğenmediğini ancak oyunculuk ve tekstil sanayinin bir ihtişam yarattığını itiraf etti ve ekledi: "Bunlar bizim ecdadımız mı diyor... E ecdadınız değil ama 3 yıldır neredeydiniz? 3 yıl geçtikten sonra bu gibi saldırıların manası yok."

İşte Ortaylı'nın Abbas Güçlü'nün sorularına verdiği yanıtlar:

OYUNCULUK GERÇEKTEN İYİ

Abbas Güçlü: Gerekli miydi? Bu tür diziler hiç yapılmamalı mı? Yoksa hoşgörü ile mi bakmak gerekir?

İlber Ortaylı : Valla benim bildiğim iki yılı aşkın süredir ekranları işgal ediyor. Bu arada beğenelim ya da beğenmeyelim, realiteyi konuşmak lazım, sınırları aştı. Hatta galiba yurtdışında belirli ülkelerde ekranları bizden daha çok işgal ediyor. Nedenleri çok farklıdır. Birincisi gerçekten bir plastik başarı, yani oyuncular hakikaten iyi. Bizim alıştığımız sinema oyuncuları değiller. Biz mesela gençliğimizde tarihi sinema diye kötü şeyler görüyorduk.

Abbas Güçlü: Tarkan, Karamurat filan...

TEKSTİL SANAYİ GELİŞTİ

İlber Ortaylı : Karamurat'ın ne kılığı uyuyordu. Cüneyt Arkın mesela boylu poslu adamdır. Kuşağına göre yani. Fahrettin adıyla İran'da mesela iş yaptı bir süre... Ki kendi adı da odur. Prenses Eşref dahil bir sürü hayranı vardı. Bunlar bilinen şeyler. Sokakta Türkiye'den daha fazla ihtiram ile giderdi. Bir Karaoğlan dizisi oldu. Bunlar tamam. Fakat filme baktığın zaman, ne kılık ne kıyafet... Dekor hiç bir zaman realiteye yakın olmayan, mahmutpaşa işi dediğimiz, gülünç şeylerdi. Figüranlara doğru gittikçe oyunculukla alakası olmayanlar... Bu tarihi filmlerde falan figüranın kötü ve eğitim olması çok sırıtır. Eğer normak bir filmde, komedide olduğu gibi yardımcı oyuncuların affedilir bir tarafı yoktur. İstanbul'u kuşatıyorsun, o tamamen figüranın başarısı. Esas oyuncudan daha önemli. Burada dikkat ettim. Bizim saray'da çevriliyor. Destur hünkar diye bağırıyor yeniçeri... Hakikaten de yeniçeri adam. Boylu boslu, uzun bacaklı. Badi badi koşmuyor. Bu realiteye uygun oluyor. Bunlar devşirme çocuklar... Seçilirler. Padişahın kendi öyle. Vezir öyle... Malkoçoğlu diye yakıştırma bir tip var, tarihte yeri yok ama olsun. O öyle... Bize ziyarete geldikleri vakit, biz de neredeyse kapıda eğilecektik. Söyledim. Tekstil sanayi de gelişti. Bütün bunlar dışarıyı etkiliyor.

Abbas Güçlü: İhtişam etkiliyor...

3 YILDIR NEREDEYDİNİZ?

İlber Ortaylı : Ottoman imajı. Dil mil anlamıyor zaten onlar. Ta Slovakya'ya kadar, Monako'ya kadar seyircisi var. Para da geliyor. 3 yıl geçtikten sonra bu gibi saldırıların manası yok. "Bunlar bizim ecdadımız mı?" diyor. Değil. Değil ama 3 yıldır neredeydiniz. Bu arkadaşlar bana müşavirlik teklifi ile geldiklerinde eksik olmasınlar, "Ben size müşavirlik falan yapmam" dedim. Çünkü başına geleceği biliyorum. Mühim olan para kazanmaktır.

Abbas Güçlü: Bu dizi Avrupa'da iş yapar mı?

İlber Ortaylı : Yapıyor zaten. Tonla para geliyor. Filmi yapanın da derdi o. Onu anlatıyorum deminden beri. Bunların hiç biri Passolini'yi filan tanımadı. Filmlerini gördüm ben de... Bizim rejisörlerin, bu işe para yatıranların hiç biri o adamlar değiller.

Abbas Güçlü: Ama film yapmayı iyi biliyorlar...

İlber Ortaylı : Bir şey bildiği yok.

Abbas Güçlü:
İzletiyor ama...

MENSUCAT İŞİMİZ İYİ

İlber Ortaylı : İzletiyor, çünkü bunlar ortada. Film diye tanıdığımız dünyanın içinde iyi olan tek payımız var, biz buradaki Kanuni modern dans biliyor, tiyatrocu, boyu posu var... Yanındaki öyle. Bunlar yürüdüğü zaman hayran oluyorsun. Rap rap rap uçar gibi balet gibi yürüyorlar. Biz bunu yetiştirmişiz, Cumhuriyet döneminde. Bu konservatuarların başarısı. Bir de biz iyi mensucat işi yapmışız. Perdeliklerimiz bile işe yarar filmde. Bundan dolayı... Başka bir şey yok, entelektüel rejisör yok, kültürel meraklı bir yatırımcı yok. Bunlardan şikayet etmesin. Şimdi devlet müdahale eder mi? Eder... Her yerde eder para yatırır. Bu sansür değildir. Burayı bölmeyin yanlız bu en önemli şey. 3 yıl geçip bu iş piyasada tutunduktan sonra bağırmakla olmaz. Kusura bakmasınlar.

FUTBOL İLE KİMSE UYUMAZ

Abbas Güçlü: Dizilere bu kadar ilgi var. Eskiden futbolla uyutuluyordu insanlar...

İlber Ortaylı : Yo futbol ile de uyutulmuyordu kimse, dizilerle de uyutulmuyor. Bunlar bilinçli olarak, Afedersiniz ama Hitler'e has laflardır. Futbol ile milletleri uyutuyorsun. Ne demek benim tanıdığım, Balkanların en önemli, dünya görüşünü tasvip de etmem ama Dimitri Angelof balkanların en önemli tarihçilerinden biri futbol delisiydi. Maç oldu mu bağlayamazdın adamı. Maç oldu mu akademinin toplantısını terkedip koşardı. Futbol izleme ile uyumanın ne alakası var. Ben futbol seyircisi de değilim. Hiç seyretmem.

Abbas Güçlü: Dizi izliyor musunuz?

İlber Ortaylı : Kolay kolay dizi de izlemem. Bunu da çok sıkıldım. Rahmetli Neslişah Sultan da "çok sıkılıorum" derdi hiç bakmazdı. Ama birileri dizi seyreder birileri de futbol seyreder. Milletler futbol da seyreder. Futbolda da bir zeka vardır. Kolay değildir o topu bulup oradan geçirmek kaleye. Zeka ister.