British Museum küratörü Dr. Irving Finkel’e göre; söz konusu "Parsiktu" terimi, antik Babil metinlerinde geminin büyüklüğünü tanımlamak amacıyla kullanılmış. "Dev bir tekne" olarak tanımlanabilecek 'parsiktu' ölçümü yalnızca bir kez çivi yazılı tabletlerde bulunduğunu belirten Dr. Finkel, "Bu, teorik olarak Nuh'un Babil versiyonuna göre inşa edilen geminin tasviri" değerlendirmesinde bulundu.
Nuh'un Gemisi ile Babil mitolojisindeki Tanrı Ea'nın tufandan koruma amacıyla insanları gemi inşa etmeye yönlendirmesi arasında benzerlik olduğuna dikkat çeken Dr. Finkel, "Bu anlatıda ayrıntılar yer alıyor; Tanrı, 'Bunu yapmalısın' diyor ve Babil Nuh'u, 'Bunu yaptım!' diye yanıt veriyor" ifadelerini kullandı.
NUH'UN GEMİSİ AĞRI DAĞI'NDA MIYDI?
Antik metinlerde Mezopotamya’dan Urartu’ya uzanan yolculukların izlerine rastlanırken, bu tablet üzerindeki haritada dağ sembolleri bulunması, bu yolculuklarda Ağrı Dağı'ndan bahsedildiğini ortaya koyuyor. Gılgamış Destanı gibi Sümer anlatılarında da görülen Tufan öyküsü, yaklaşık 5 bin yıl öncesine dayanan Babil efsaneleriyle ilişkilendiriliyor.
Geminin Ağrı Dağı'nda karaya oturduğu iddiası hala bilim dünyasında tartışılıyor. Bazı bilim insanları bu oluşumun doğa tarafından meydana geldiğini iddia ederken, bazıları ise bunun yüce bir güçten kaynaklandığı kanısında.