06 Mayıs 2013 18:08
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:09
100 BİN TL İÇİN SAKATLANMAYAN ÜNLÜ KALMADI!
Ben Burdan Atlarım'da ünlü isimler tramplenden atlarken sık sık kaza geçirse de büyük ödülü 100 bin TL'yi almak için hırsları şaşırtıyor.
Ünlülerin kuleden havuza hayatlarının atlayışını yaptıkları Med Yapım’ın yapımcılığını üstlendiği "Ben Burdan Atlarım", her hafta heyecanlı anlara sahne oluyor. Sık sık kaza geçiren yarışmacılara programa nasıl hazırlandıklarını, şimdiye kadar hangi kazaları geçirdiklerini, havuz buyundaki klordan etkilenip etkilenmedikleri, yarışmanın hayatlarına neler kattığını sorduk.
ASENA: "BUNLAR BENİM İÇİN ÇEREZ"
* Mart ayından beri düzenli olarak egzersizler yapıyoruz. Her gün Bağlarbaşı’nda jimnastiğe gittik .Gündüzleri orada çalıştık, geceleri de havuzda antrenman yaptık. * Ben sporcuyum ve aynı zamanda dans ettiğim için bu durum benim için daha farklı... Zaten mesleğim gereği de bunu günlük hayatımda uyguluyorum. Dans etmeden önce 4-5 saat yemek yemem. Çünkü bu mideyi ve vücudu yorar. Buna dikkat ediyorum. Yarışma öncesi de kendimi fazla yormuyorum. Çünkü son gün kendinizi ne kadar yorarsanız geri dönüşü olumsuz olur. Bir şeyin fazlası her zaman keyif kaçırır. Ben de yapmam gereken çalışmaları tadında bırakıyorum. * Benim normalde toza karşı alerjim var. Genelde vücudumda kızarıklıklar olarak ortaya çıkar. Havuzda da nadiren kızarıklık oluyor. Ama buradaki havuz o bakımdan oldukça iyi bende büyük bir olumsuz durum yaratmadı. Kötü bir kaza geçirmedim. Yalnız bir kez popo üzeri düşmüştüm. Bu da bende morarmalar oluşmasına sebep oldu. Genelde morarmamaya özen gösteriyorum. Benim için en önemli kısım bu... Çünkü ben fiziğiyle para kazanan biriyim. Doğal olarak buna özen göstermeliyim.
* Ben zaten yıllardır dans eden ve düzenlü olarak spor yapan biriyim. Ben de herhangi bir değişiklik yok.Çok daha fazlasına alışığım. Sporla yeni tanışanlar için değişiklik olmuştur mutlaka ama bunlar benim için çerez. SEMİHA YANKI : "BELİM SAKATLANDI"
* Yaklaşık iki aydır süre gelen çok yoğun bir çalışma tempomuz var. Bizler profesyonel olmadığımız için tabii ki zorlanıyoruz.Hareketleri çıkaramıyoruz,aksilikler yaşıyoruz.Havuz dışında öncelikle karada çok çalıştık.Kapalı spor salonunda trambolinde,minder üzerinde çalıştık.Sıçrama.amuda kalkma,salto yapma ,takla atma gibi...
Program öncesi aç kalmıyorum. Çünkü aç kalmaya dayanamıyorum. Ben biraz değişik bir kadınım. Suya yiyip yiyip atlıyorum ve bu beni etkilemiyor. Herkes şarkı söylemeden önce belirli bir zaman aç kalmayı tercih eder. Ama ben aç kaldığımda sesim kısılır. Mutlaka karnım tok olmalı...
Antrenmanlardan sonra uzun bir süre kafanızı yere doğru eğdiğinizde burnunuzda keskin bir klor kokusu oluyor. Beni en çok rahatsız eden bu olabilir ve sanırım yine klordan kaynaklanan bir durum sırtımda sivilceler çıkmaya başladı. Şu an belim sakat. Daha önce omzum sakattı hala da devam ediyor omuz sakatlığım. Şimdi bir de buna bel eklendi. 5 metreden atlıyoruz ve su beton etkisi yaratıyor. Hareketlerin getirdiği bazı pozisyonlarda mesela vücut yarım ay şekline geldiğinde bu bazı sakatlanmalara yol açabiliyor. Ben bu hafta 5 metreden balıklama atlıyorum. Onun çalışmaları sırasında sakatlıklar kendini gösterdi.
* Ben hayatımda hiç spor yapmadım.O yüzden olumlu bir geri dönüş aldım diyebilirim. Mesela popom Jennifer Lopez gibi oldu. Ve vücudum daha da şekillendi.
VERDA PENSO : SES TONUM DEĞİŞTİ
* 2 aydır, önce spor salonunda ön bir hazırlık yaptık, sonra geceleri havuzda çalışmalar yaptık. Yoğun bir çalışma temposuydu.
* Yarışma günü hocalarımız çekimden 4-5 saat önce en fazla 3 tane atlama yapmamıza izin veriyor. Vücudumuzu fazla yormak istemiyorlar. Çünkü ne kadar fazla atlama yaparsanız hareketin bozulma olasılığı artıyor. Açlık tokluk konusuna gelince; aç kalmıyorum açıkçası ama çok da tok olmuyorum ve ısınma - esneme hareketlerimizi de atlama sıramız gelmeden hemen önce yapıyoruz genelde.
Klorlu su aslında bende çok fazla fiziksel değişiklik yapmadı. Bir tek ses tellerimde sanırım biraz tahribat var. Yarışmaya başladığımdan beri ses tonum değişti.
Ben provalar sırasında atlayışımı yaparken suya yüzümü çarptım. Daha doğrusu yüzümün üzerine düştüm. O basınç ve çarpma etkisiyle yüzümde morluklar oluştu ve gözümde kanama oldu. Bir süre bunun sıkıntısını çektim. Ama onun dışında bir sakatlığım olmadı. Bazen kas ağrılarım oluyor.O da çok normal ve doğal bir reaksiyon... Her yeni harekete başlarken bu tür ağrılar olabiliyor.
Ben düzenli olarak zaten spor yapan biriyim.Ama evet benim fiziksel görünümümde de bir değişim oldu diyebilirim.Çünkü suya her girişte ciddi bir basınç oluyor.Bu başınçta haliyle vücudun kasılmasına sebep oluyor. Her kasılma şekillenmeye destek oluyor. Tüm bu koşullar ve çalışmalar vücut direncini ve gücünü arttırıyor diye düşünüyorum.
Atilla Taş: Kafamı patlattım
* 2 aydır çalışıyoruz. İlk 15 gün Samsun’da kampa girdik ve o dönem oldukça zor geçti diyebilirim. Hepimiz için yorucu bir süreçti.
İlk zamanlarda bilemedik ve atlayış öncesi yemek yedik. Bu da bize sıkıntı çektirdi. Aramızda oldukça zorlananlar oldu. Zaten artık atlama stresi yüzünden iştahımız kalmadı. Atlama öncesinde en az 2 saat yemek yemiyorum sağlıksız bir durumla karşılaşmamak adına.
Önder Bekensir: Sırtımı ve belimi incittim
* 2 aydır çalışıyoruz. Haftada 3 - 4 gece havuzda antrenman yaptık. İlk 1 hafta da kapalı spor salonunda egzersiz yaptık. Jimnastik yaptık ve trambolin üzerinde çalıştık.
* Normal olanı zaten atlamadan birkaç saat önce yemek yememektir. Ben de öyle yapıyorum.Hayatımda da uyguladığım gibi spor yapmadan 2-3 saat önce yemeği keserim. Atlamadan önce de öyle yapıyorum. Isınma hareketlerimi de gün içerisinde değil atlamadan 1 saat önce yapmaya başlıyorum.
İlk gün suya popo üzeri düştüm ve bu da belimde ve bacaklarımda morluklar oluşmasına neden oldu. Daha sonra antrenman sırasında trambolin üzerinde çalışma yaparken sırtımı ve belimi incittim. Bu da hala devam ediyor zaten.
Spor yapan biriyinmgünlük hayatımda.Ama tabiki etkisi oldu.Daha fit bir vücut oldu.Kilo verdim ve denge kontrolünü öğrenmiş oldum.
ASENA: "BUNLAR BENİM İÇİN ÇEREZ"
* Mart ayından beri düzenli olarak egzersizler yapıyoruz. Her gün Bağlarbaşı’nda jimnastiğe gittik .Gündüzleri orada çalıştık, geceleri de havuzda antrenman yaptık. * Ben sporcuyum ve aynı zamanda dans ettiğim için bu durum benim için daha farklı... Zaten mesleğim gereği de bunu günlük hayatımda uyguluyorum. Dans etmeden önce 4-5 saat yemek yemem. Çünkü bu mideyi ve vücudu yorar. Buna dikkat ediyorum. Yarışma öncesi de kendimi fazla yormuyorum. Çünkü son gün kendinizi ne kadar yorarsanız geri dönüşü olumsuz olur. Bir şeyin fazlası her zaman keyif kaçırır. Ben de yapmam gereken çalışmaları tadında bırakıyorum. * Benim normalde toza karşı alerjim var. Genelde vücudumda kızarıklıklar olarak ortaya çıkar. Havuzda da nadiren kızarıklık oluyor. Ama buradaki havuz o bakımdan oldukça iyi bende büyük bir olumsuz durum yaratmadı. Kötü bir kaza geçirmedim. Yalnız bir kez popo üzeri düşmüştüm. Bu da bende morarmalar oluşmasına sebep oldu. Genelde morarmamaya özen gösteriyorum. Benim için en önemli kısım bu... Çünkü ben fiziğiyle para kazanan biriyim. Doğal olarak buna özen göstermeliyim.
* Ben zaten yıllardır dans eden ve düzenlü olarak spor yapan biriyim. Ben de herhangi bir değişiklik yok.Çok daha fazlasına alışığım. Sporla yeni tanışanlar için değişiklik olmuştur mutlaka ama bunlar benim için çerez. SEMİHA YANKI : "BELİM SAKATLANDI"
* Yaklaşık iki aydır süre gelen çok yoğun bir çalışma tempomuz var. Bizler profesyonel olmadığımız için tabii ki zorlanıyoruz.Hareketleri çıkaramıyoruz,aksilikler yaşıyoruz.Havuz dışında öncelikle karada çok çalıştık.Kapalı spor salonunda trambolinde,minder üzerinde çalıştık.Sıçrama.amuda kalkma,salto yapma ,takla atma gibi...
Program öncesi aç kalmıyorum. Çünkü aç kalmaya dayanamıyorum. Ben biraz değişik bir kadınım. Suya yiyip yiyip atlıyorum ve bu beni etkilemiyor. Herkes şarkı söylemeden önce belirli bir zaman aç kalmayı tercih eder. Ama ben aç kaldığımda sesim kısılır. Mutlaka karnım tok olmalı...
Antrenmanlardan sonra uzun bir süre kafanızı yere doğru eğdiğinizde burnunuzda keskin bir klor kokusu oluyor. Beni en çok rahatsız eden bu olabilir ve sanırım yine klordan kaynaklanan bir durum sırtımda sivilceler çıkmaya başladı. Şu an belim sakat. Daha önce omzum sakattı hala da devam ediyor omuz sakatlığım. Şimdi bir de buna bel eklendi. 5 metreden atlıyoruz ve su beton etkisi yaratıyor. Hareketlerin getirdiği bazı pozisyonlarda mesela vücut yarım ay şekline geldiğinde bu bazı sakatlanmalara yol açabiliyor. Ben bu hafta 5 metreden balıklama atlıyorum. Onun çalışmaları sırasında sakatlıklar kendini gösterdi.
* Ben hayatımda hiç spor yapmadım.O yüzden olumlu bir geri dönüş aldım diyebilirim. Mesela popom Jennifer Lopez gibi oldu. Ve vücudum daha da şekillendi.
VERDA PENSO : SES TONUM DEĞİŞTİ
* 2 aydır, önce spor salonunda ön bir hazırlık yaptık, sonra geceleri havuzda çalışmalar yaptık. Yoğun bir çalışma temposuydu.
* Yarışma günü hocalarımız çekimden 4-5 saat önce en fazla 3 tane atlama yapmamıza izin veriyor. Vücudumuzu fazla yormak istemiyorlar. Çünkü ne kadar fazla atlama yaparsanız hareketin bozulma olasılığı artıyor. Açlık tokluk konusuna gelince; aç kalmıyorum açıkçası ama çok da tok olmuyorum ve ısınma - esneme hareketlerimizi de atlama sıramız gelmeden hemen önce yapıyoruz genelde.
Klorlu su aslında bende çok fazla fiziksel değişiklik yapmadı. Bir tek ses tellerimde sanırım biraz tahribat var. Yarışmaya başladığımdan beri ses tonum değişti.
Ben provalar sırasında atlayışımı yaparken suya yüzümü çarptım. Daha doğrusu yüzümün üzerine düştüm. O basınç ve çarpma etkisiyle yüzümde morluklar oluştu ve gözümde kanama oldu. Bir süre bunun sıkıntısını çektim. Ama onun dışında bir sakatlığım olmadı. Bazen kas ağrılarım oluyor.O da çok normal ve doğal bir reaksiyon... Her yeni harekete başlarken bu tür ağrılar olabiliyor.
Ben düzenli olarak zaten spor yapan biriyim.Ama evet benim fiziksel görünümümde de bir değişim oldu diyebilirim.Çünkü suya her girişte ciddi bir basınç oluyor.Bu başınçta haliyle vücudun kasılmasına sebep oluyor. Her kasılma şekillenmeye destek oluyor. Tüm bu koşullar ve çalışmalar vücut direncini ve gücünü arttırıyor diye düşünüyorum.
Atilla Taş: Kafamı patlattım
* 2 aydır çalışıyoruz. İlk 15 gün Samsun’da kampa girdik ve o dönem oldukça zor geçti diyebilirim. Hepimiz için yorucu bir süreçti.
İlk zamanlarda bilemedik ve atlayış öncesi yemek yedik. Bu da bize sıkıntı çektirdi. Aramızda oldukça zorlananlar oldu. Zaten artık atlama stresi yüzünden iştahımız kalmadı. Atlama öncesinde en az 2 saat yemek yemiyorum sağlıksız bir durumla karşılaşmamak adına.
Önder Bekensir: Sırtımı ve belimi incittim
* 2 aydır çalışıyoruz. Haftada 3 - 4 gece havuzda antrenman yaptık. İlk 1 hafta da kapalı spor salonunda egzersiz yaptık. Jimnastik yaptık ve trambolin üzerinde çalıştık.
* Normal olanı zaten atlamadan birkaç saat önce yemek yememektir. Ben de öyle yapıyorum.Hayatımda da uyguladığım gibi spor yapmadan 2-3 saat önce yemeği keserim. Atlamadan önce de öyle yapıyorum. Isınma hareketlerimi de gün içerisinde değil atlamadan 1 saat önce yapmaya başlıyorum.
İlk gün suya popo üzeri düştüm ve bu da belimde ve bacaklarımda morluklar oluşmasına neden oldu. Daha sonra antrenman sırasında trambolin üzerinde çalışma yaparken sırtımı ve belimi incittim. Bu da hala devam ediyor zaten.
Spor yapan biriyinmgünlük hayatımda.Ama tabiki etkisi oldu.Daha fit bir vücut oldu.Kilo verdim ve denge kontrolünü öğrenmiş oldum.
